By Semih Tuna /info@eurohoops.net
Yeni sezon hazırlıklarını Kartepe The Green Park Hotel’de sürdüren Mamak Belediyesi DSİ’nin oyun kurucusu Tutku Açık, Eurohoops’a özel bir röportaj verdi.
2.5 senelik aranın ardından sahalara geri dönen Tutku; Galatasaray döneminden Mamak ile neden anlaştığına kadar birçok konuda önemli açıklamalar yaptı.
2.5 senedir parkelerde göremiyorduk seni. Sakatlık dışında senin parkelere dönmeni engelleyen herhangi bir sebep var mıydı?
Hemen hemen 2.5 sene olmak üzere. Bunun 1.5 senesinde sakatlıklarla boğuştum. İlk ameliyatım başarısız oldu, bir ameliyat daha oldum. İkinci ameliyatımdan sonra sezonun sonu yaklaşıyordu, bitime yaklaşık 4 ay vardı. Doğal olarak herhangi bir takımla anlaşamadım. Ertesi sezon gelen teklifleri beğenmedim, İstanbul dışına çıkmak istemedim. İstanbul içinden de bir takımdan teklif gelmedi. Sezon ortasına kadar beklemek istedim, o arada da tendomu biraz daha kuvvetlendiririm diye düşündüm. Dediklerimi de yapıp vücut olarak kendimi hazırladım ama bu kez de gelen teklifler cazip değildi. Dolayısıyla ara verdim. Sonrasında da kısmet buraya oldu.
İstanbul dışında oynamak istemediğini söyledin. Mamak tercihi neden oldu peki?
İlk olarak basketbolu çok özledim ve kafaca bir türlü bırakamadım. Basketbolu sahada bırakmak istiyordum. Bu sebeple elime oynama fırsatı gelince değerlendirdim. Antrenörümüz Haydar Kemal Ateş’in de benim 19 yaşında lige adım atmam da çok büyük bir payı vardı. Açıkçası onunla ilişkimiz de farklı ve kuvvetli. Karşılıklı olarak anlaştık, söyledikleri bana cazip geldi. Oynamak istediğimden dolayı kabul ettim.
Basketbolu bir türlü bırakamadım lafını kullandın. Emekliliği düşünmüş müydün?
Emeklilik fikri şu şekilde oldu. Bu sakatlıklar beni psikolojik olarak yıprattı. Çünkü çok oynamak istiyordum. Ancak bu sakatlıklar bazen bir takım şeyleri engelliyor. Dönüşümde de istediğim teklifleri alamayınca biraz bozuldum. Doğal olarak bırakma zamanım geliyor mu gelmiyor mu diye düşündüm. Vücudumu denemem oldu ve iyi tepkiler aldım. Sahada bırakmam benim için daha mantıklı olur diye düşündüm.
Kartepe’de geçireceğiniz 10 günlük kamptan senin beklentin nedir? Fiziksel olarak şu an ne durumdasın?
İniş çıkışlarla geçen 2.5 senede, transfer dönemlerinde kondisyonerle çalıştım. Transfer olamadım, istediğim teklifler gelemeyince moral olarak düştüm. Çünkü ben sezon bittiğinde en erken sözleşme imzalayan oyunculardan biriyim. Daha önce hiç ‘Sezon ortasına kadar bekleyip eksik olan bir takıma gideyim’ şeklinde bir anlayışa sahip olmadığım için buralarda hep psikolojik olarak etkilendim. 2.5 sene de 2 ameliyat geçirmiş bir sporcu için oldukça uzun bir süre. Benim beklentim, basketbola çok aç olduğum için biraz yavaş başlamak. Bunu yapmaya çalışıyorum, antrenörlerim de bu konuda yardımcı olmaya çalışıyorlar. Biraz beni durdurmaya çalışıyorlar ama sanırım mantıklı olan bu. Vücudumla kavga etmeden mantıklı hareket edip biraz daha ağırdan almak.
Mamak ile anlaşalı çok uzun süre geçmedi. Bu esnada Süper Lig’den teklifler oldu mu?
Bu sene Süper Lig’den teklifler almadım ama geçen sene 2 takım beni istedi. Ama bu sene, doğal olarak, 2 senedir oynamamış bir oyuncuya karşı takımlar da biraz mesafeli yaklaştı.
En formda olduğun zamanlarda Milli Takımın son 12 kişilik kadrosunda yoktun. Bunun için sana Milli Takım yetkililerinden neden olmadığına dair bir açıklama yapıldı mı?
Dönem dönem Milli Takımlar’da bulundum ama son dakikalarda kadroya giremedim. 2001’de Ülker ile şampiyon olmuştuk ve iyi bir sezon geçirmiştim. Orada tercih edilmedim, geri döndüm. Tanjevic zamanında, çok iyi sezon geçirdiğim yıllarda kadroya davet edildim fakat yine tercih edilmedim. Kimi zaman daha genç oyun kurucularla devam etmek istediler. Antrenörün kararlarına saygı duymak gerekir ama o dönem de kendimi Milli Takım’a hizmet edecek kapasitede görüyordum. Oraları maalesef pas geçtik. Benim hayatımda eksik bir yandır.
Bu soru sana muhtemelen çok geliyor ama sormadan da olmaz. Luksa Andric ile olan ikili oyunlar halen çoğu taraftarın aklında. Senin için Andric ne ifade ediyor?
Biz onunla çok iyi bir uyum sağladık. Çünkü onun atletik özellikleri, bitirişleri, bir uzuna göre çabuk olması… Benim pick and roll’ü okuyuşum vs. Bunların dışında takımın organizasyonu bizim pick and roll’ümüzün gelişmesinde çok büyük bir pay sahibiydi. Daha önce de bir röportajımda söylediğim gibi herkes pick and roll’ün 1-5 numaralardan ibaret olduğunu sanıyor ama bu tamamen yalan. Fakat sahadaki diğer 3 kişinin de rolleri çok önemli.
Birlikte oynamaktan en keyif aldığın pivot kimdi?
En keyif aldığım Luksa idi.
Aklıma Telekom yıllarından Erwin Dudley de geliyor…
Onun da hakkını yememek lazım. Daha değişik özellikleri var, Andric pota altında bitirirdi ama Erwin de orta mesafeden leblebi gibi atardı.
İçinde yer aldığın en iyi takım hangisi?
2001 Ülker ile şampiyon olduğumuz sene Quadre Lollis, Ben Handlogten, Harun Erdenay, Goljovic’li takımı sayabilirim. Telekom ile final oynadığımız sene iyiydik. Haluk Yıldırım, Muratcan Güler ve Khalid El-Amin’li sene ve 2010 Galatasaray.
Bunlardan birini seçecek olan hangisi öne çıkardı?
Galiba Galatasaray ağır basıyor. Biz bütçe olarak çok düşük bir takımla iyi işler yaptık. Tabii taraftarın desteği bütçe açığını kapatıyor. İşin bir de o yönü var.
Peki hedef tam olarak ne senin için? Mamak ile veya Mamaksız Süper Lig’e geri dönüş mü?
Şu anki hedefim oynadığım her dakikadan zevk almak. Ne kadar oynayabilirsem benim için o kadar önemli. Onun dışında kendime hedefi en üst seviyede koyuyorum. Buradan bir sıçrama da yapmak istiyorum. Hedeflerim arasında sadece burada oynayıp bırakmak değil, buradan tekrar üst seviyeye dönmek istiyorum. Bu Mamak da olabilir, başka bir kulüp de olabilir.
Son olarak, Kartepe’de yeni yapılan tesis hakkındaki düşüncelerin neler?
Burası çok güzel. Yıllarca Bormio’ya gidiyorduk, burada kendi yemeklerimizi yiyiyoruz. Kendi kültürümüz. Salonlar mükemmel. Maç organizasyonu da olduktan sonra harika bir kompleks olacak. Bir sporcunun isteyebileceği her şey var.