NBA’in En Çok İstenen 30 Oyuncusu: 15-11

05/Haz/17 11:51 Haziran 5, 2017

admin69

05/Haz/17 11:51

Eurohoops.net

İşte karşınızda yetenekten kontrata, zamanlamadan potansiyele, ücrete kadar tüm unsurlar ele alındığında NBA’in en çok istenen 30 oyuncusu.

by Matt Moore / Çeviri: Yılmazcem Özardıç

Bu yazı ilk olarak 25 Mayıs 2017 tarihinde CBSSports.com’da yayınlanmıştır.

Diyelim ki bu yaz taraftarı olduğunuz takım Draft’tan, serbest oyuncu piyasasından (piyasa değerine bakılarak), veya takas yoluyla (yine piyasa değerine bakılarak) kadrosuna eklemeler yapabilir. Hedef tahtası boş ve tahtayı doldurmaya siz başlayacaksınız.

Draft’taki birinci tur hakkı için takas yapabilir, Paul George’u takasla kadroya katabilir veya Gordon Hayward gibi isimlerle kontrat imzalayabilirsiniz. Kimin peşinden gitmelisiniz?

İşte karşınızda yetenekten kontrata, zamanlamadan potansiyele, ücrete kadar tüm unsurlar ele alındığında en çok istenen 30 oyuncusu.

Seride sıra 15-11 arasındaki isimlere geldi:

Daha önceki yazıları okumak için

15-  Carmelo Anthony / Kısa Forvet / New York Knicks

Bu gerçekten çok acayip. Melo bir süper yıldız, 10 kez All-Star ve tarihin en iyi bire bir skorerlerinden biri.

Etrafına nasıl bir takım kurarsınız? 32 yaşında önümüzdeki iki yıl boyunca 50 milyon dolardan fazla kazanacak bir oyuncunun stilini değiştirmemesi nedeniyle ona uymak zorunda kalan bir takım. Melo aynı şekilde savunma da yapmıyor.

Cleveland Cavaliers Melo’yu mu Tatum’u mu tercih ederdi? Muhtemelen Melo’yu seçerlerdi, ancak takımda gençlik ateşi olması da fena olmaz diye düşünme ihtimalleri de yok değil. Peki orta-alt seviye takımlar? Muhtemelen Tatum veya Jackson’ın potansiyelini veya Millsap’in savunması ile devamlılığını tercih ederlerdi.

Anthony kötü bir oyuncu değil. Facia bir form durumunda da değil. Sadece pahalı, ve Knicks’in tüm çabalarına rağmen bu yıl bir türlü kendisine talip bulamamasının tabii ki bir nedeni var.

14-  Jayson Tatum / Kısa Forvet / Duke Blue Devils

Tatum için hak ettiğinden az değer görüyor ya da önemsenmiyor denilebilir. Tatum neyse ne diyip geçebileceğiniz bir isim değil. Tobias Harris ve Blake Griffin arasında bir profili var. İyi bir şut menzili ve kanat açıklığı bulunsa da, soru işaretleri de bol.

İyi bir savunmacı olabilecek mi?

İyi bir pasör olabilecek mi? NBA üçlük çizgisinin arkasından ne kadar güvenilir şut atacak?

Patlayıcılık eksikliği bitiriciliğini kısıtlayacak mı?

Tatum pick and pop’ı en iyi zamanlarındaki David West’in küçük hali gibi oynayan bir oyuncu da olabilir, görev tanımını asla tam olarak netleştiremeyen bir sönük yıldız adayı da. Ancak işin hücum tarafındaki potansiyeli ve çaylak kontratı göz önüne alındığında, yatırıp yapmak gerçekten kolay oluyor.

13-  D’Angelo Russell / Oyun Kurucu / Los Angeles Lakers

Son dönemlerde çıkan haberlere göre, Ball’u seçmeye doğru adım adım yaklaşan Lakers, D’Angelo Russell için gelen tekliflere göz atmaya başlamış. Russell’ın bu listede bulunup 13.sırada yer teşkil etmesi, olumlu veya olumsuz anlamda da komik gözükebilir. Russell lige korku salan acayip bir skorer de olabilir, takım arkadaşı ve koçlarıyla sürekli kavga edip sıkıntı çıkaran arıza bir karakter de.

Russell’ın süper yıldız potansiyeli var ancak bunu sahaya yansıttığı şu ana kadar pek de söylenemez.

 

12-  Andre Drummond / Pivot / Detroit Pistons

Drummond’ın bu listede bulunup, bu kadar düşük sırada kendine yer bulması sürpriz olarak nitelendirilebilir. İki yıl önce birçok otorite tarafından ligin en iyi beş pivotundan biri olarak gösterilirken geçtiğimiz yıl yaşadığı düşüş ve Van Gundy ile yaşadığı sıkıntılar, Drummond’ın takas dedikodularında yer almasına neden oldu.

Eğer gerçekten Pistons onu yollamayı düşünüyorsa, göndermek istedikleri oyuncunun halen temelde bakıldığında inanılmaz bir ribauntçu ve ikili oyunlarda büyük bir alley-oop tehditi, savunmada da hala tam olarak ortaya koyamadığı büyük bir potansiyele sahip olduğunu söylemek yanlış olmaz. Eğer savunma potansiyeline de ulaşırsa, Drummond dominant bir uzun profili sergileyecektir.

Diğer taraftan bakıldığında da Drummond bazı dönemlerde, sadece maç değil belki de haftalar boyunca parkede fiziksel olarak bulunup aklı başka yerde göründüğünü ve bunun artık gençliğe değil de net şekilde bir konsantrasyon eksikliğine yorulmaya başlandığını söyleyebiliriz.