By Patrick Kingsley / Çeviri: Mehmet Bahadır Akgün (@mbakgun)
Bu yazı ilk olarak 30 Haziran 2017 tarihinde The New York Times’ta yayınlanmıştır.
Amerikalı basketbol oyuncusu Ekpe Udoh, İstanbul’daki takımında modern zamanların Gulliver’inin Lilliput’ta gezinmesi gibi salınarak dolaşıyor.
Bay Udoh, 30 yaşında 2,08’lik bir heykel. Onu bekleyen yüzlerce Fenerbahçe taraftarı önemli ölçüde kendisinden kısa. Jonathan Swift’in hicvindeki minik Lilliputlular gibi onlar da bu devin gözlerinin önünden ayrılmasını istemiyorlar.
Ancak bu taraftarlar barışçıl yaklaşıyor, Ekpe Udoh ile bir selfie çekilmek istiyorlar, onun özgürlüğünü değil. “Ekpe, bu tarafa!” diyorlar. Dönüyor Ekpe, gülüyor, basıyorlar tuşa. “Ekpe, buradayım!” Dönüyor. Gülümsüyor. Tuşa basılıyor. Güçlükle bir iki basamak inebiliyor ancak, yedi dakika sürüyor Bay Ekpe’nin aşağıdaki sokağa inmesi.
“O sadece bir oyuncu değil,” diyor 29 yaşındaki bir taraftar: Emre Elmas kendisine Bay Udoh’a olan tutkusu sorulduğunda. “Türk kültürünü araştırıyor. Türk halkını anlıyor” diyor.