[lptitle title=”Geri sayıma başlayın”]
[lpcontent]
By Aris Barkas/ barkas@eurohoops.net
Eurobasket’in başlamasına bir haftadan az kaldı ve işte şovun yıldızları. Eurohoops elitlerin elitlerini seçti, sadece takımının yıldızı olmayan ama aynı zamanda bazı durumlarda dünya basketbolunun efsaneleri arasında yer alan 20 oyuncuyu belirledi.
Kolay bir seçim değildi ve birçok büyük isim dahil edilmedi. Olimpiyatlar öncesi yıldayız ve her oyuncu için ülkesinin formasını giyip Eurobasket’i kazanmak ve aynı zamanda Olimpiyatlara kalma başarısını göstermek en büyük motivasyon kaynaklarından birisi. Son yılların en iyi turnuvalarından birini bekliyoruz ve işte bu beklentimizin sebebi olan beyefendiler de bunlar…
[/lpcontent]
[lptitle title=”20. Bogdan Bogdanovic“]
[lpcontent]
Sırbistan’la çok iyi bir Dünya Kupası’ndan ve Fenerbahçe‘de yüksek beklentiler altında geçirdiği bir sezondan geliyor. Harika bir üç sayı şutörü ve bu onun en büyük silahı olarak duruyor. Şimdi ise ondan beklentiler daha da fazla ama o da bu beklentileri gerçekleştirmek için daha da hazır.
Yüksek kaliteye sahip Eurobasket’te Bogdanovic’in takım lideri Teodosic’in en büyük yardımcılarından biri olması gerekiyor ki herkes onun Sırbistan’ın arka alanında Milos’un veliahdı olmasını bekliyor. Öte yandan onu draft eden Suns da onu izliyor olacak…
[/lpcontent]
[lptitle title=”19. Dario Saric“]
[lpcontent]
Hırvatistan’ın “harika çocuğu” büyüdü ve Sixers tarafından draft edildi. Kariyerinde ilk kez oynadığı Euroleague seviyesinde bocaladı ama geleceği oldukça parlak ve gelişimi de bariz. Anadolu Efes‘te Cibona’daki gibi yüksek rakamlara ulaşamadı ama geçmişte sahip olduğundan daha yetenekli oyuncular grubunda kendini bulması kesinlikle ona yardım etmiştir.
Hırvatistan milli takımında onun varlığı başarının kilit noktalarından birisi ki bu geçtiğimiz yılki FIBA Dünya Kupası’nda barizdi. Bir yıl sonra, daha olgun ve daha hazır ve listemizdeki bir sonraki Sırp oyuncunun sahip olduğu role benzer bir role sahip olacak…
[/lpcontent]
[lptitle title=”18. Nemanja Bjelica“]
[lpcontent]
“Profesör” kariyerindeki bir sonraki adımı atıyor ve Fenerbahçe‘den Minnesota için ayrıldı. Apoletine Euroleague’in MVP’si unvanını eklediği bir sezonun ardından, Bjelica oynadığı her takımın mutlak odak noktasında olan oyuncu.
İhtiyaç halinde her şeyi yapabilen bir oyuncu. Sayı atabiliyor, pas verebiliyor, savunma yapıyor ve ribauntları alıyor. Sırbistan’ın geçtiğimiz yıl FIBA Dünya Kupası’nda yaşadığı başarıda onun rolü belirleyiciydi ve koç Sasa Djordjevic’in “Kartallarının” benzer bir başarıyı tekrarlaması için en az o turnuvadaki kadar iyi olmak zorunda. Bjelica’nın en iyi yanlarından birisi de, yetenekleri sayesinde her zaman faydalı olmanın bir yolunu buluyor.
[/lpcontent]
[lptitle title=”17. Zaza Pachulia“]
[lpcontent]
Pachulia NBA’de kendini kanıtlamış bir oyuncu, kendi jenerasyonunda Avrupa’nın en iyi pivotlarından birisi ve milli takım onu çağırdığında hep göreve hazırdı. Ancak Gürcistan onu daha verimli kılacak yeteneklere sahip değildi. Şimdi ise işler değişti. Gürcistan şu ana kadar sahip olduğu en geniş kadroya sahip ama yine de ikinci tura kalmaları garanti değil. Yine de üçüncü gruptaki takımların kalitesini düşündüğümüzde şansları hiç de az değil.
Bu performansta Pachulia büyük bir rol oynayacak. Dallas’ın yeni pivotu, 31 yaşında kariyerinin en iyi turnuvasını yaşamak ve takımının kendisini aşmasını sağlamak üzere. Bu yüzden ne Gürcistan’ı ne de onu hafife alın.
[/lpcontent]
[lptitle title=”16. Ersan Ilyasova“]
[lpcontent]
Türkiye bir geçiş döneminde ve takımın 28 yaşındaki yıldızı değişmeyen tek faktör. 2010’da Türkiye’de düzenlenen Mundobaket’te bronz madalya kazanan takımda da oynayan İlyasova, genç oyuncularla birlikte kurulan yeni iskeletin lideri olacak yeteneğe ve tecrübeye sahip.
Türkiye gençlerde ve genç erkeklerde “altın” jenerasyonlara sahip ama Ersan İlyasova şu anda koç Ergin Ataman’ın sahip olduğu en güvenilir isim. Oldukça fazla katkı vereceği aşikar ama diğer genç oyuncuların da ona ne kadar eşlik edebileceği ve ne kadar katkı verecekleri çok kritik.
[/lpcontent]
[lptitle title=”15. Giannis Antetokounmpo“]
[lpcontent]
Basketbol sahnesine kendini tanıtma konusunda neredeyse hiç zaman kaybetmedi ve aslında bu onun Yunan milli takımıyla ikinci turnuvası olacak. Turnuvanın en çok ilgi çeken oyuncularından biri olacak. Listede ondan daha genç bir oyuncu yok ve bunun nedeni de oldukça basit.
Henüz kariyerinin başlarında olmasına rağmen, Giannis şovu çalmayı başardı ve potansiyeli herkesin hayal gücünün de ötesinde. Antetokounmpo’nun turnuvada skorer olmasını beklemeyin, çünkü boşluk çok kısıtlı olacak ve açık saha bulmak kolay değil. Savunmadaki varlığı ve uzun kolları, Yunanistan’a bu turnuvada her daim yardımcı olmuş basketbol stiliyle birlikte fark yaratabilir.
[/lpcontent]
[lptitle title=”14. Rudy Fernandez“]
[lpcontent]
Onu sevin ya da nefret edin ama Rudy Euroleague’deki en iyi kısa forvet. İspanya milli takımında çok dikkat çekici performanslar sergileyip NBA’e sıçradığı zamanda ondan beklendiği gibi net bir lidere evrilemese de fark yaratabilen bir oyuncu, özellikle açık sahada.
Rolü, İspanyolların arka alandaki eksiklerinin ışığında, çok önemli olacak ve eğer o iyi bir turnuva geçiremezse “Matadorlar” problem yaşayabilir. Kendi standartlarında en iyi seviyede olamadığı bir sezondan sonra bu onun için sahada yanıtlayabileceği kişisel bir meydan okuma olabilir.
[/lpcontent]
[lptitle title=”13. Marcin Gortat“]
[lpcontent]
Polonyalı, Gürcü Zaza Pachulia gibi, Avrupa’da kendi jenerasyonunun en iyi pivotlarından birisi ve ,NBA’de de kanıtladığı üzere, dünyanın da en iyilerinden birisi, ama aynı zamanda en şanssızlarından birisi. 31 yaşında, milli takımı nadiren kaçırdı ama Polonya onu destekleyebilecek yeteneklere sahip değil ve nadiren mücadeleci olabiliyorlar. Bunun sonucu olarak, bireysel rakamları harika ama genel resimde çok bir şey ifade etmiyor.
İlk kez, bir şeyler başarma şansları kayda değer seviyede. Rusya’daki ve Bosna’daki eksikler, Polonyalıların bir sonraki tura geçmelerine imkan tanıyor ve o noktadan sonra her şey olabilir. Eğer bu adımı atabilirlerse, o zaman Gortat’ın bu performansıyla belirleyici bir rol oynamama ihtimali yok.
[/lpcontent]
[lptitle title=”12. Marco Belinelli“]
[lpcontent]
Yeteneğine rağmen sakatlıklarla boğuşan takım arkadaşı Danilo Gallinari’nin aksine, Belinelli İtalya’nın son yıllarda milli takımlar seviyesinde oynayan en iyi oyuncusu. Geçtiğimiz Eurobasket’te kısıtlı yeteneklere sahip olan bir takımın lideriydi ve ilk aşamada etkileyici bir basketbol oynamışlardı.
İtalyanların hücumda bireysel yeteneklere fazlasıyla önem verdiğini düşünürsek, Belinelli ve şut yeteneği takımın barometresi olacak. Eğer Gallinari’yle iyi bir ikili olabilirlerse, roller ve şutlar düzgün bir şekilde dağılırsa, o zaman bu ikili rakiplere hücumlarıyla ciddi zararlar verebilir.
[/lpcontent]
[lptitle title=”11. Sergio Llull“]
[lpcontent]
Real’in guardı kariyerinin en iyi sezonunu geçirdi, Calderon ve Rubio’nun yokluğunda milli takımda da belirleyici bir rolü olacak. Az kalsın Houston Rockets‘a gidiyordu, Matadorların arka alanına en uygun oyunculardan birisi ve takımı geleneksel olarak “kısalara” dayalı basketbol oynuyor ve Gasol’ün kendisini destekleyecek birine ihtiyacı var.
Büyük turnuva şansı Llull’ün ellerinde ve şimdiden Real’le dört şampiyonluk (kupa, lig, süper kupa, Euroleague), bir madalya daha taşımak için iştahlı olacağı aşikar.
[/lpcontent]