By Stathis Trapezanlidis/ info@eurohoops.net
Her Eurobasket finali kendine has bir güzelliğe sahiptir ve ilgi her zaman oldukça fazladır. Ancak, Eurohoop burada sizlere 1951’deki Sovyetler Birliği ve Çekoslavakya finalinden J.R. Holden’ın 2007’de Madrid’de İspanya’ya karşı attığı kritik şuta kadar en heyecan verici Eurobasket finallerini kronolojik olarak sunar!
6. 1951: Sovyetler Birliği – Çekoslavakya 45-44
Çizgide miydi yoksa değil miydi?
İki takım da altın madalyanın büyük favorisiydi ve Sovyetler’in ilk karşılaşmayı kolayca kazanmasından sonra turnuvada ikinci kez finalde karşılaştılar. Bu kez Parislilerin de (Turnuva Fransa’da düzenlenmişti) desteğini arkasına alan Çekoslavaklar çok savaştı ve maç oldukça yakın geçti.
Hakemlerin verdiği ve Çekoslavakların şiddetle eleştirdiği bir karar maçın galibini belirledi. Butautas sürenin bitimine bir saniye kala serbest atış kazandı. Sovyetlerin en iyi oyuncusu sayıyı attı, iki hakem 20 dakikadan fazla oyuncunun çizgiye basıp basmadığını ve serbest atışın iptal edilip edilmeyeceğini tartıştılar. Sonuçta atış geçerli sayıldı ve Sovyetler tarihlerindeki ikinci altın madalyayı kazandılar. Ancak seremonide SSCB milli marşı protestolar eşliğinde çalındı.
5. 1971: Sovyetler Birliği – Yugoslavya 69-64
Bir kez daha Sovyetler kazandı
Sovyetler’in üst üste 8 altın madalya arasında, son olanı en zoruydu. Maç oldukça yakındı ve Yugoslavya Sovyetlere o zamana kadar üç final kaybetmiş olsa da rakibini ciddi şekilde tehdit etti. Belov, Zharmukhamedov ve Paulauskas gibi yıldızlara sahip Sovyetler bir kez daha kazandı.
Kazanan takımda Sergei Belov 14 sayı üretti ama turnuvanın MVP’si kaybeden takımdan Cosic oldu. Hırvat pivot, birkaç yıl sonra tekrar turnuvanın MVP’si olmuştu, Eurobasket’i maç başına 15 sayı ortalamasıyla tamamladı.
4. 1987: Yunanistan – Sovyetler Birliği uzatmada 103-101 (89-89’dan)
Yunanistan’ın uyanışı
Sonuç uzatmanın beş dakikası içerisinde belirlendi ve bu da gerekli her şeyi söylüyor. Nikos Galis tarafından sürüklenen ev sahibi Yunanistan, Sabonis’in yokluğuna rağmen altın madalyanın en büyük favorisi Tkachenko’nun Sovyetler Birliği’ni yenmeyi başardı. Yunan skorer turnuvada bir olağanüstü performans daha sergiledi ve takımını galibiyete taşıdı.
Sovyetler normal sürede maçı kazanma şansı yakaladı ama üç sayılık atış iki hakem tarafından da süre dolduğu gerekçesiyle iptal edildi ve Liveris Andritsos da serbest atış çizgisinden 2/2 attı. Uzatmanın 5 dakikasında sonucu belirleyen isim ise sürenin bitimine birkaç saniye kala iki serbest atış isabeti bulan Argiris Kambouris oldu ve Yunanistan 103-101 kazandı. Galis maçın en skorer ismiydi (40 sayı) ve turnuvanın hem en skoreri hem de MVP’si oldu. Kaybeden tarafta ise Valters 21 sayı üretti.
3. 1993: Almanya – Rusya 71-70
Kahraman Welp
1993’te unutulmaz bir final sonucu Almanlar büyük bir sürprize ima attı. Finalde, Rusya maçın kontrolüne sahip gibi gözüküyordu ama sonuçta Almanlar maçın bitimine saniyeler kala son hücumu kullanmak için faul yaptılar ve Christian Welp’in inanılmaz üçlüğüyle maçı kazandılar.
Alman pivot (18 sayı) , Nurnberger’le (14 sayı) birlikte Pesic’in takımının en iyi oyuncularıydı. Kaybeden tarafta ise Babkov (22 sayı) ve Mikhailov (16 sayı) harika turnuva geçirdiler.
2. 1995: Yugoslavya – Litvanya 96-90
Djordjevic’in Şovu
Litvanyalıların hakemleri protesto ettiği olaylı bir finalde, hatta maçın son dakikalarında maçtan çekilmekle dahi tehdit ettiler, Yugoslavya çok önemli bir galibiyet aldı (96-90). Aleksandar Djordjevic hayatının en iyi maçını oynadı! Sırp oyun kurucu 9/12 üç sayı isabetiyle 41 sayı üretti, bir oyuncunun finalde gösterdiği en iyi performanstı ve Yugoslavya altın madalyayı kazandı.
Marciulionis ve Sabonis’in Litvanya’sı harikaydı ama sonuçta gümüş madalyayla yetinmek zorunda kaldılar. Mağlubiyete rağmen, Saruna Marciulionis’in harika performansı da tarihteki yerini aldı. Marciulionis oldukça verimli bir şekilde 31 sayı attı, ayrıca 6 ribaunt alıp 6 da asist yaptı. Herkesin akıllarında kalan görüntü ise Arvydas Sabonis’in Atina’daki finalin bitimine saniyeler kala göz yaşlarına boğulması oldu.
1. 2007: Rusya – İspanya 60-59
Holden ve Rusya’nın harika destanı
En güncel heyecanlı geçen final, maçın bitimine dört saniye kala J.R. Holden’ın basketiyle belirlendi (60-59). Ev sahibi İspanya sadece ev sahibi olduğu için değil aynı zamanda en iyi kadroya sahip olan takım olduğu için turnuvanın en büyük favorisiydi. Tüm bunlara rağmen Andrei Kirilenko’nun sürüklediği David Blatt’in Rusya’sı sürprizi yaptı ve altın madalyayı kazandı. Bunu başarmak için çift hanelerdeki farkı kapatmaları ve son 10 dakika daha da yaklaşmaları gerekti ve bunu inanılmaz savunmalarıyla başardılar.
İspanya eğer şut atabilme şansı yakalasa son saniyelerde galip gelme şansını yakalayabilirdi ama Holden topu Pau Gasol’ün ellerinden çaldı, olabildiğince süreyi eritti ve şut saati dolmak üzereyken orta mesafeden şutunu gönderdi. Pau Gasol maçı kazanmak için bir şut şansı daha yakaladı ama zor koşullar altında orta mesafe şutu sayıya çeviremedi.