by Buğra Uzar / info@eurohoops.net
7DAYS EuroCup şampiyonu Darüşşafaka‘nın, şampiyonlukta büyük pay sahibi yıldız ismi Scottie Wilbekin, Eurohoops’a özel bir röportaj verdi.
Amerikalı guard, şampiyonluk hissinden gelecek planlarına, sezona dair heyecan duyduğu anlardan şampiyonluk partisine kadar samimi açıklamalarda bulundu.
Lafı fazla uzatmadan Scottie Wilbekin’ın Eurohoops’a verdiği röportajla sizleri baş başa bırakıyoruz…
– EuroCup şampiyonluğunuz için tebrikler öncelikle. Bu konuda neler söylemek istersin? EuroCup şampiyonu olmak nasıl bir his?
– Gerçekten iyi bir his. Aslında o his biraz kayboldu, çünkü Türkiye Ligi’ne geri döndük ancak ama gerçekten iyi bir his.
– EuroCup şampiyonu olduğunuz anda ne hissettin peki?
– Mutluydum yalnızca. Başka hiçbir şey düşünmüyordum, sadece kutlamak istiyordum.
– Hem normal sezonda hem de final serisinde MVP oldun. Kendi performansınla ilgili neler söylemek istersin? Zira muhteşem bir performans ortaya koydun.
– Hiçbir şey. Söyleyebileceğim bir şey yok. Ben sadece çalışmaya devam etmeye çalışıyorum. Ve sezon içinde bile gelişebileceğim ne nokta varsa o noktayı geliştirmeye çalışıyorum.
– Bayern Münih ile oynanan yarı final serisinde bir maçta 41 sayı attın. Bu nasıl bir olay? Yani 41 sayı ve şut üstüne şut soktun… Bu konuda neler söylemek istersin?
– Elim ısınmaya başlayınca güzel şutlar da bulmaya başladım. Öyle olunca şutlar da girdi. Eğer boşsam ve şut atmıyorsam takım arkadaşlarım bana bağırıyorlar. O yüzden her şutu atmam lazımdı.
– Koç Blatt, bu organizasyonda büyük bir başarı yakaladı. Onunla çalışmak nasıl bir his?
– Harika… Bir oyuncu olarak onunla çalışmak… Bir koç olarak onu çok seviyorum. Harika bir koç, çok zeki, basketbolu biliyor. İki yıldır onunla çalışıyorum ve harika bir iki yıl oldu.
– Aslında şampiyonluğa giden yol sizin için zorlu bir yoldu. Yarı finalde karşılaştığınız Bayern Münih, kendi sahasındaki bütün maçlarını kazanmıştı. Sonra da Lokomotiv Kuban ile oynadınız ve onlar da namağlup gelmişlerdi. Bu durum size ekstra bir özgüven verdi mi? Mesela Bayern’i deplasmanda yendikten sonra kendinize daha çok inandınız mı?
– Hayır ama biz aslında herkesi her yerde yenebileceğimizi biliyorduk. Bu yüzden rakiplerimizin serisi gerçekten önemli değildi. İyi ve zekice oynarsak herkesi yenebileceğimizi biliyorduk.
– Yaz döneminde takıma çok sayıda ekleme yapılmıştı ve yeni bir takım kurulmuştu aslında. Tam olarak ne zaman bu takımın EuroCup şampiyonu olabileceğini fark ettiniz?
– Aslında playofflarda düşündük ama yıl boyunca, en başından beri aklımızda ‘Belki kazanırız’ düşüncesi vardı. Ama biz turları geçtikçe bu başarı giderek daha da yakınlaştı.
– Bu başarıda kilit noktalar neler oldu peki?
– Asıl kilit nokta savunmaydı.
– Bir de sen tabii.
– (Gülüyor.) Ama ondan da önemlisi büyük maçlarda takım olarak çok iyi oynadık ve herkes savunmada farklı bir seviyeye çıktı. Büyük maçları da böyle kazanıyorsunuz zaten.