Roko Ukic: “Fenerbahçe’deki Yıllarım Kariyerimin En İyi Dönemiydi”

by Can Bedel / info@eurohoops.net

Fenerbahçe’de 3 sezon forma giyen ve Unics Kazan’a attığı son saniye basketiyle hafızalarda yer edinen Roko Leni Ukic, Eurohoops’a samimi açıklamalarda bulundu. Kariyerinin en iyi dönemini Fenerbahçe’de geçirdiğini ifade eden tecrübeli oyun kurucu, o dönemi çok özlediğini de ifade etti.

Öncelikli olarak şu an The Last Dance gündemde bunla alakalı görüşlerini almak istiyorum. Diziyi izledin mi ve izlediysen neler söylersin?

Elbette Last Dance’i izledim. Biz Hırvatlar için çok daha özel bir belgesel çünkü efsane Chicago Bulls kadrosunda Toni Kukoc da vardı. O zaman ve hala bizi temsil ettiği için oldukça gururluyuz. Ben bir NBA ve basketbol sever olarak belgeseli sevdim.
 
2 sezon NBA’de forma giymiştin ve bu sene NBA’in efsane ismi Kobe Bryant hayata gözlerini yumdu. NBA’de oynadığın dönemde Kobe’yle unutamadığın bir anın oldu mu?
Kobe Bryant’a karşı iki maç oynadım, 20 dakikanın üzerinde. Benim için çok özeldi. Hayatının trajık şekilde son bulması herkesi üzdü. Biliyorsunuz, çocuklarınıza torunlarınıza anlatacağınız gurur duyduğunuz hayatınız olmalı. Onunki de böyleydi. Tüm zamanların en iyisiydi
 
NBA’den devam edecek olursak ilk yılında Toronto’da iyi bir sezon geçirip 72 maça çıkmış olsan da ertesi yıl Milwaukee’de sadece 13 maç oynamıştın. Bucks’ta neden işler yolunda gitmedi?
Evet, Toronto’da çok iyi sezon geçirdim fakat sonra takasım oldu ancak ikinci yılımda yeni takımımda çok şans bulamadım. Kadroda üçüncü tercihe kadar düştüm, oynamanın tek yolu ya birkaç dakikalık aralıklar ya da birilerinin sakatlanması olacaktı. Christmas zamanı Fenerbahçe’den teklif alınca hiç düşünmeden kabul ettim çünkü ben bir basketbol oyuncusuyım ve sürekli süre bulmak istiyorum. Bu yüzden üç senelik teklifi kabul ettim. Şu an 36 yaşında olmama rağmen hala büyük takımlardan teklifler alıyorum, bana 10 dakikalık süreler için teklifte bulunuyorlar. Fakat ben bunun yerine daha düşük takımlarda daha çok süre almayı tercih ederim çünkü bu oyunu seviyorum ve sürekli parkede kalmak istiyorum. Ben basketbola hiçbir zaman sadece para kazanılacak bir meslek olarak bakmadım ya da fabrikada çalışılan sıradan bir iş gibi görmedim. Oyundan çok keyif alıyorum ve sürekli parkede olmak istiyorum dolayısıyla Fenerbahçe’nin teklifini kabul edip orada bolca süre alarak oyunun tadını çıkardım.
 
Fenerbahçe’de oynadığın dönemde taraftarın sevdiği isimlerdendin. Fenerbahçe döneminle ilgili neler söylersin, Fenerbahçe’yi hala takip ediyor musun?
Fenerbahçe’de geçirdiğim 3 sezon kariyerimin özeti gibidir. En iyi ve verimli dönemim orada geçti. NBA’den hırslı ve heyecanlı bir şekilde geldim, yaş olarak 25-28 arası oldukça iyi dönemimdeydim. İlk iki sezonum çok iyiydi fakat son sezona sakat (ayağım kırık) girdim bu yüzden de ritmi yakalayamadım. Sanırım 2 lig şampiyonluğu 2 de yerel kupa kazandığım o üç yılda boş geçtiğimiz tek yıl da son yılımdı. Fenerbahçe’deki yıllarım kariyerimin en iyi dönemiydi, o atmosferi ve aile ortamını oldukça özlüyorum.
 
Fenerbahçe’yle 2011-2012 sezonunda Galatasaray’ı yenerek şampiyonluğa ulaşmıştınız. O sezon ve o final serisi hakkında neler söylersin?
İki yılım muhteşemdi. EuroLeague’in efsane oyuncularından Mirsad ve Lavrinovic ile oynadım. Marko Tomas, Ömer Onan ile beraber muhteşem bir grafik sergiledik. Harika bir takım, harika bir ekiptik. Bence EuroLeague de güzel geçiyordu ama TOP 16’ya oldukça şanssız bir şekilde başladık ve sakatlıklarla boğuştuğumuz (Mirsad aşili koparttı, Marko iki maçı kaçırdı) için toparlayamadık, inanılması güç bir 3 maç oldu ve kaybettik. Onun dışında sezon genelinde oldukça dominant oynadık, finalde Galatasaray’ı devirdik. Kazanırken en keyif aldığım kupaları aldık.
 
Unics Kazan maçında son saniyede attığın basketle maçın uzamasını ve sonrasında da galibiyetin gelmesini sağlamıştın.  
O son saniye basketim çok özeldi. Çünkü ilk maçı deplasmanda 5 sayı farkla kaybettiğimiz için gruptan çıkma şansını devam ettirebilmek adına Unics Kazan’ı sahamızda en az 6 sayı farkla yenmemiz gerekiyordu. Ya iki sayı atıp, maçı uzatmaya götürecektim ya da üç sayı atarak kazanacaktık. O anda onu denemekten başka bir şansım yoktu, kazanmaktan başka bir şey düşünmemiştim. Benim için özel bir andı, TOP8 için aday olduk ancak bunun devamını getiremedik. Sonucunda Kazan’ı yenerek şansımızı sürdürmüştük fakat bunun havası bir hafta sürdü ve ertesi hafta Milano’da kaybettik ve elendik.
 
Gelecekle ilgili planların neler basketbolu bırakmayı düşünüyor musun?

Kariyer planlarımla ilgili şu an çok emin değilim. 36 yaşındayım ve bu yaşta insan kariyerini net bir şekilde planlayamıyor. Elbette ki daha fazla oynamak istiyorum çünkü 1 sene sonra Olimpiyatlar oynanacağı için bir kere daha Olimpiyat görmek istiyorum. Daha önce Olimpiyatlar’a katıldım ve çok güzel bir deneyimdi.

Umarım gelecek yaz elemeleri geçebiliriz. Biz de Türkiye gibi, ilk turda 2 maç kazandık ve 2 maç kaybettik. Ve şimdi eleme grubunda yer alacağız.

Bir sonraki Olimpiyat elemeleri de Hırvatistan’da yapılacak. Olimpiyatlar için bir daha oynayacağız. Ama şu an 36 yaşında olmam sebebiyle hiçbir konuda emin değilim. Kariyerinizin ne olacağı sizin elinizde değil.

Son olarak EuroLeague’de sezonun iptal edilmesiyle ilgili neler söylersin?
Herkes EuroLeague’in devam etmesini isterdi ancak böyle bir karar alındı. Bununla ilgili söylebileceğim çok bir şey yok. Muhtemelen sezonu devam ettirmek çok karmaşık olacaktı. Detaylar hakkında bir bilgi sahibi olmadığım için bir şey diyemeyeceğim. Bu konuda uzman değilim.

Basketbol gündemindeki en son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!

Related Post