By M. Bahadır Akgün / info@eurohoops.net
Bu yaz Fenerbahçe Beko’dan ayrılarak Olimpia Milano ile anlaşan Gigi Datome, yeni takımı için imza törenine katıldı ve resmen basın mensupları ile kamuoyuna sunuldu.
Olimpia Milano‘nun resmi internet sitesinde genel menajer Christos Stavropoulos ve tecrübeli yıldızın açıklamalarına da yer verildi. Stavropoulos, “Her şeyin ötesinde liderlik, deneyim ve atletizme sahip daha dengeli bir takım kurduk. Gigi Datome ile birlikte burada olduğumuz için çok ama çok mutluyuz” ifadelerini kullandı.
Neden Milano’yu seçtiği ile ilgili konuşan Datome’nin açıklamaları şu şekilde:
“Yüzeysel konuştuğumu biliyorum ama Milano, hedefleri ve yapısı açısından büyümekte olan bir kulüp. Hep İtalya’da bir şeyler kazanmayı düşünüyordum. Yurt dışında güzel bir yolculuğum oldu ama artık bir İtalyan takımında İtalya’da kazanmak istiyorum. Sonra bir de Armani, Milan ve Olimpia var. Çok havalı bir laf ediyormuşum gibi gözükebilir ama Ettore Messina gibi bir koç, birlikte oynamak için sabırsızlandığım takım arkadaşlarım var. Hepsi fazlasıyla motive edici.
Bana çok şey vermiş ve çok yakın olduğum Fenerbahçe gibi bir kulüpten ayrılırken doğru adımları atmak için bazı şeyleri anlamak üzere bekledim. Kontratımdan çıkma şansı verdikleri için Fenerbahçe’ye bir kez daha teşekkür etmek istiyorum. Biraz zaman aldı çünkü her şeyi doğrusuyla yapmak istiyordum. Bunun gerçekleşeceğini biliyordum çünkü iki taraf da istekliydi ancak hiçbir konuda acele etmek istemedim. Evet, etrafta biraz telaş olduğunu gördüm.
NBA’den sonra mümkün olan en üst seviyede, başrol oyuncusu olarak oynamak istiyordum. En iyi koşulları Fenerbahçe’de buldum. Bu kez farklı bir karar verdim ve umarım o tercih kadar doğrudur bu da. Yine büyük hedefler için oynayacağım. Her gün insanı salona götüren ve hiçbir şeyi şansa bırakmamak üzere çalışmaya motive eden şey de bu.
Tarihi bir dönemde geri dönüyorum. Naçizane çabalarımızla insanların gününü aydınlatabilir, mevcut ekonomik duruma rağmen onları eğlendirebilirsek çok hoş olur. Dışarıdan baktığım zaman son yıllarda herkesin sevdiği, takdir ettiği, belki de içeride olduğundan çok dışarıdan takdir edilen bir ülke gördüm. Çok sayıda genç insanın hayallerini burada gerçekleştirememiş olması nedeniyle üzgünüm ama bence burası ayrıcalıklı bir ülke. Lig, birçok sebeple gücünü biraz kaybetti ama büyük oyuncuların gelişi ile geçen yıldan bu yana işler değişiyor. Milano, yazın harika işler yaptı ve biz de beklentileri boşa çıkarmamalıyız. Bununla birlikte insanların basketbol tutkusu hiçbir zaman soru işareti de olmadı. Umarım bu tutkuyu yakında salonlarda görebiliriz.
Birçok oyuncu yetenekli ama belli seviyelerde oynama deneyimi gerçekten önemli. Ben de Milano’ya bunu getireceğim, Fenerbahçe’de yaptığım şeyleri, ABD’de veya Roma’da yaptığım şeyleri getireceğim. Ancak burada ihtiyacımız olan her şeyi benden de iyi bilen birçok oyuncu ve koç var.
Koç Messina ile milli takımda birlikte çalıştım. Onu tanıyorum ve daha da iyi tanıyacağım çünkü milli takım deneyimi, birkaç aylık bir deneyim. Sanırım oyuncu ve insan olarak beni takımında istedi. Liderliğe masada karar verilmiyor, soyunma odasında, salonda, sahada belli oluyor lider. Bu sezon umarım normal bir şekilde başlar, devam eder ve biter. Örneğin EuroLeague’de seviye çok yüksek olacak. Birçok oyuncu kendilerini bu koşullar altında daha iyi hazırlayabildi ve harika değerler katacak, bu durumdan fayda sağlayacaklar.
Bir oyuncu her zaman oynamak, sahaya çıkıp orada kalmak ister. Türkiye’de kural nedeniyle dışarıda kaldığım zaman mutsuz oluyordum. O günleri en iyi şekilde geçirmeye çalışıyordum ama sahaya çıkabildiğim zaman mutluyum. Burada ise takımın bana ihtiyacı olan her şey için uygun olduğumu düşünüyorum.
Lige verilen arayı vücudum için çalışmakla geçirdim. Normalde bunu yapamıyorum. Milli takımda geçen birçok yaz boyunca tatmin oldum ve duygu doldum ama o yazlar sizden bir şeyler de alıp götürüyor ve bacaklarınızın yorgunluğu artıyor. Yalnız antrenman yapmaktan sıkılmış olsam da bu durumda elimden gelenin en iyisini yapmaya çalıştım. Tekrar takım arkadaşlarımla çalışmaya başlayabildiğim için mutluyum.
Milano’nun bana böyle sıcak bir karşılama yapması beni çok şaşırttı. Bu, Roma’da olsa normaldi ama ben taraftarlara çok teşekkür ederim. Beni şaşırttı bu karşılama. Ancak açıkçası benim tercihim basketbolla alakalıydı. Basketbol için en iyi durumu seçtim. Bu durum da Milano’ydu. Benim önceliğim basketbol. Ayrıca Milano, İtalya, taraftarlar, dostlarıma olan yakınlığım da bu tercihte basketbolun ötesinde katma değerler.
İtalya’da kolay maç olacağını sanmıyorum çünkü herkes Milano’ya karşı elinden gelenin en iyisini yapmak isteyecek. Ben bu durumu Fenerbahçe’de yaşadım. Ayrıca daha yoğun duygulu, daha gergin maçlar olacak. Basında bile bu böyle gözükecek ama bu maçlar, herkesin oynamak istediği maçlar.
11 ay boyunca yoğun bir basketbol sezonu bizi bekliyor, uzun bir süre. Eğer sağlıklı olursam her zaman olduğu gibi milli takıma giderim. Herkes, umudumuz olmadığını söylüyor, o yüzden belki de önemli bir şeyler yapmamızın zamanı gelmiştir. Ancak turnuvaya uzun bir süre var ve biz de sezonun bitmesini bekleyeceğiz. Her şey olabilir.”
Basketbol gündemindeki en son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!