Sasha Djordjevic “Birinci Hedefim Fenerbahçe’nin Geleceğini Oluşturmak”

2021-12-22T11:07:02+00:00 2021-12-22T11:18:36+00:00.

Can Bedel

22/Ara/21 11:07

Eurohoops.net

Fenerbahçe Beko başantrenörü Sasha Djordjevic, birçok konuda açıklamalarda bulundu.

by Eurohoops Team / info@eurohoops.net 

Fenerbahçe Beko başantrenörü Sasha Djordjevic, FB TV’ye açıklamalarda bulundu. Birçok konuda konuşan Djordjevic, takımın yeni transferi Jehyve Floyd’a değindi.

Sözlerine, fikstürün sezon başındaki zorluğundan bahsederek başlayan Djordjevic, “Çok zor bir programdı fikstür olarak baktığımızda. Sezona inanılmaz deplasmanlarla başladık. Evde olup onun avantajını yaşama şansımız olmadı. Yeni bir takım yeni bir antrenör… Her şeyi oturtmak için bir sürece ihtiyacımız vardı. Sabır gerekti. Ama çok mücadele eden bir takımız. Bu benim çok hoşuma gidiyor. Savunma karakteri olan bir takımız. Mücadeleye bu şekilde devam ediyoruz.” dedi.

Takımın savunmasıyla ilgili Djordjevic, “Savunma açısından kesinlikle memnunum ama unutmamak gerek ki bu süreçte çok önemli eksiklerimiz var. Taktiksel olarak savunma açısından karakterimizi gösterecek kişilerden biri de Danilo. Sanırım sadece 1 ya da 2 maç oynamış oldu. Onun dışında Dyshawn da 1 aya yakın bir süre yoktu. Takımın o karakterini öne çıkarabilecek oyuncularımızdı. Eksiklerini yaşadık ama diğer oyuncularımızla bunu başarabildik. Çok detay gerekiyor, çalışmak gerekiyor. Takımın kimyasının oluşması için zaman gerekti. Ama şu an çok sert bir taş gibi olduğumuzu düşünüyorum. Rakibin çarpmak istemeyeceği sertlikte bir kaya gibi.” değerlendirmesini yaptı.

Hücumdaki gelişmeyi ise tecrübeli çalıştırıcı, “(Hücum) Oyunumuzun biraz daha akıcı olmasını sağlıyor. Daha fazla silahımız oluyor elimizde maçlar esasında. Sezon başındaki ve şu andaki rakamların da belli sebepleri var, sakatlıklar gibi. Sezon başında oynadığınız takımlar oturmuş takımlar. Uzun süre birlikte çalışan ve aynı antrenörü olan takımlar. Onların da öyle avantajları olabiliyor, bunları hafife almamak gerek. Adım adım her gün çalışarak daha güçlü bir takım olmaya devam ediyoruz. Sakatlıklardan dolayı herkese şans vermeye çalışıyoruz. Rotasyonu da kısalttık, başta yapamamıştık. Herkesin katkısı çok önemli ve gün geçtikçe daha da iyi oluyor. Bizim en iyi dostumuz zaman, her gün daha da iyi olabilmek için. Aslında bir nokta daha var. Hücum açısından bizim için çok önemli bir oyuncusuz başladık. Geçen sezondan kalan bir sakatlığı vardı Guduric’in. Hala da kendini en iyi formda bulmaya çalışıyor. Diğer yandan Şehmus transferi de sahada bize çok farklı bir yön getirdi. Derin analiz yapmak için çok erken, bazı şeyler yeni oturuyor.” şeklinde yorumladı.

Sezon başında kaybedilen maçlara rağmen mental olarak diri kalması ve takımı da motive etmesiyle ilgili Djordjevic, “Aslında benim yaradılış şeklim biraz böyle. Duruşum böyle. Hiçbir zaman bir rakibi kendimden daha üstün görmem ta ki o rakip beni yenene kadar. O zaman saygıyla kendisinin elini sıkarım. Karakterim bu şekilde. Sanırım oyunculara da bunu aşılamayı başarabildim. Aslında bu işin en önemli tarafı analitik olmanız. Tahminlerde bulunmanız gerekiyor. Bu sezon çok uzun başka bir sezondan sonra başladı. Arada olimpiyatlar vardı. Hatta Henry bize çok geç katıldı Afrika’daki olimpiyat mücadelesine devam ettiği için. Tüm bunları analiz ettiğinizde ayaklarımızın yere basması ve çok mütevazı olmamız gerekiyor. En önemlisi de bir sonraki maçımız hayatımızın en önemli maçı. Şu an Asvel. Asvel’den sonra Türk Telekom.” açıklamasını yaptı.

Takımın yeni transferi Jehyve Floyd’la ilgili görüşlerini de paylaşan tecrübeli koç, “Öncelikle O’na ‘hoş geldin’ demek istiyorum. İnanılmaz atletik bir oyuncu. Çok iyi bir vücudu var. Özellikle uzunlar açısından Ahmet’in sakatlığı, Booker, Barthel… Jan Vesely’e biraz daha fazla süre vermek adına bizim için çok önemli bir transfer. Bu açılardan bize destek olmasını bekliyoruz.” diye konuştu.

Sol dizine artroskopik cerrahi uygulanan Danilo Barthel’e de geçmiş olsun dileklerini ileten Djordjevic, “Ona da geçmiş olsun diliyorum ve yağmurdan sonra güneş çıkacağına eminim.” dedi.

Maccabi Tel Aviv maçının ardından basın toplantısında söylediği ve sosyal medyada da çok konuşulan ‘Duygular bu işteki en büyük düşmanlarımızdan biridir’ ifadesiyle ilgili de konuşan Djordjevic, “Büyük bir oluşumun parçası olmak hatta kulüpten çok daha öte bir şeyin parçası olmak Fenerbahçe’de yaşamak. İşler iyi gidince bu büyüklüğün getirdiği inanılmaz bir duygu ve sevgi var. İşler kötü gidince de tam aksine ters duygular olabiliyor. O yüzden o cümlemde söylediğim gibi duygularla hareket etmememiz gerekiyor çünkü taraftarlar yaşıyorlar. Her mağlubiyet ve galibiyet duygularını anlayabiliyorum. Koçlar yeni bir takıma geldiğinde aslında o takımın en büyük taraftarı olmaya başlıyor. Zaten o şekilde işinizi düzgün yapabiliyorsunuz. Duygulara çok fazla takılmamamız gerekiyor çünkü geceleri uyuyamazsınız, düzgün düşünemezsiniz vs. Her şeyi analiz edip sakin bir şekilde oyunculara aktarmak gerekiyor. Yoksa o duygu iniş-çıkışlarıyla yaşarsak bir gün güler bir gün ağlarız. Antrenörlük bir yandan da tiyatroculuk gibi bir şey oluyor. Bazen çok üzgün de olsanız, ağlamak isteseniz de oyuncudan iyi bir şeyler çıkarmak için gülerek bunu anlatmanız gerekir. Veya tam tersini de yapmanız gerekebilir oyuncudan en iyisini çıkarabilmeniz için. O yüzden o cümleye çok inanıyorum.” ifadelerini kullandı.

EuroLeague’deki ilk yarıyı da değerlendiren Djordjevic, “Sezon sonunda analiz yapmayı severim. Martta hangi noktalarda olunduğu çok öneli. Hala boğazımda düğümlenmiş bir şey var o da Panathinaikos mağlubiyeti. Çok şey değişebilirdi. O maçı biz kazanmıştık ama kaybettik. Sonrasında zincir reaksiyonu gibi geldi. Çok az sayılarla kaybetmelere vs. Onları unutup tekrar savaşçı kimliğimizi sahaya yansıtmak en zor görevlerimizden biriydi. Ben bunu antrenör ve taraftar olarak söylüyorum, ikisinin karışımı gibi bir şey. O maçı kazanabilseydik çok fazla şeyi değiştirebileceğine inanıyorum.” şeklinde konuştu.

Son olarak genç oyuncularımızın gelişimiyle ilgili konuşan Djordjevic, “Benim birinci hedefim ve odaklandığım en önemli nokta Fenerbahçe’nin geleceğini oluşturmak. Bir takımın geleceği ve uzun vadede alttan gelen oyuncuları geliştirmesi için yerel oyuncular bu konuda çok önemli. Aynı şekilde milli takıma oyuncular üretmek için ve milli takımdan olan oyuncuların da mevcut takımdaki gençlere destek olması çok önemli. Fenerbahçe’de de iki tane rolünüz ve hedefiniz oluyor. Bir yandan kupaları kazanmanız, şampiyonluklar almanız gerekiyor, aynı zamanda gençlere de şans verip onları da yetiştirmeniz gerekiyor. Bu ikisini bazen dengelemek kolay olmuyor, hepsini entegre etmek gerekiyor. Ben bu şekilde yetiştirildim, benim antrenörlerim de bana bunu yaptı. Ben de ayı şekilde bunu entegre etmek istiyorum. Örneğin Şehmus’u point guard olarak daha çok yetiştirmek istiyorum sadece 2-1, 1-2 değil. O açıdan da oyunu anlaması önemli. Aynı şekilde Tarık’ın fiziksel rolü ve gelişimi de çok önemli. Metecan Birsen’in de olabileceğinin en iyisi olması gerekiyor ama bunların hiçbiri bir gecede olabilecek şeyler değil. Çok büyük bir çalışma süreç gerekli. Bizim görevimiz de omuzlarımıza basmalarını sağlayıp onları taşımak.” diyerek sözlerini tamamladı.

Basketbol gündemindeki en son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!