by Melikşah Bayrav / info@eurohoops.net
Turkish Airlines EuroLeague’de artık zaman final zamanı. Yıl boyunca kıran kırana geçen mücadeleler ortaya koyan Anadolu Efes ve Real Madrid, Final Four’da şampiyonluk kupasına erişebilmek için birbirleriyle kıyasıya rekabet edecekler.
Final Four ilk maçında temsilcimiz Anadolu Efes, Olympiakos’u Vasilije Micic’in son saniye üçlüğüyle 77-74 mağlup ederek ilk finalist olmayı başardı. Karşılaşmanın oynandığı Stark Arena’daki 12.000 Olympiakos taraftarının gürültüsüne rağmen ayakta kalmayı başaran temsilcimiz, üst üste 3. kez EuroLeague finalinde boy gösterecek.
Öte yandan Real Madrid ise Final Four’un ikinci karşılaşmasında ezeli rakibi Barcelona ile karşı karşıya geldi. İlk yarısını çift haneli farkla geride kapattığı mücadelenin ikinci devresinde 52 sayı bulan koç Pablo Laso’nun ekibi, Barcelona’yı 86-83’le geçerek final biletini kaptı.
EuroLeague’de finale çıkmayı başaran Anadolu Efes ile Real Madrid’in ilk bakışta göze çarpan bariz bir ortak noktaları var. 2021-22 sezonuna fazlasıyla iddialı bir giriş yapan iki takım da yıl içerisinde ciddi istikrar problemleriyle karşı karşıya kaldı.
Son şampiyon Anadolu Efes, kadrosunun neredeyse tamamını korumuş olmasına rağmen normal sezonun ciddi bir bölümünü ilk 8 sıranın dışında geçirdi. Lige etkili bir başlangıç yapan ve zirvenin en ciddi adaylarından biri olarak gözüken Real Madrid ise sezonun ikinci kısmında arka arkaya gelen mağlubiyetlerle sarsıldı. Normal sezonda oynadığı son 4 maçı da kaybeden İspanyol temsilcisi, liderlik yarışının çok uzağında kaldı.
Yaşanan tüm sorunlara rağmen her iki takım da reaksiyon vermeyi başardılar. Sezonun en kritik noktasında form düzeylerini zirveye çeken Real Madrid ve Anadolu Efes, EuroLeague’in en büyüğü olabilmek için maça çıkıyor.
Eurohoops Fırın, bugünkü serisinde EuroLeague şampiyonluğuna giden yolun şifrelerine göz atıyor.
Anadolu Efes: Öne Çıkan Detaylar
Artık neredeyse herkesin ezberlediği üzere Anadolu Efes, Shane Larkin ve Vasilije Micic gibi iki süper yıldızıyla Avrupa basketbolunun belki de en iyi hücum takımı. Şut atabilen, pas verebilen ve etkili şekilde çembere atak edebilen bu ikili, doğru yan parçalarla tamamlandıkları zaman durdurulması büyük ölçüde imkansız bir hale geliyorlar.
Anadolu Efes‘in EuroLeague’e damga vurduğu 4 yıllık süreçte Rodrigue Beaubois ve Krunoslav Simon ikilisi, takımın yıldız oyun kurucularını belki de olabilecek en iyi şekilde tamamlayabiliyorlardı. Halihazırda devam eden sezonun büyük bölümünü sakatlık problemleri nedeniyle kaçıran Simon ve bel sakatlığı sebebiyle bir süredir sahada kalmakta çok zorlanan Beaubois’nın yoklukları, temsilcimizin hücum gücünü bir miktar azaltmış durumda.
Playofflardaki Olimpia Milano serisinde alışılageldiğin aksine Anadolu Efes, İtalyan temsilcisinin agresif switch (perde sonrası oyuncu değişimi) savunmasına karşı çözüm üretmekte çok zorlanmıştı. Önceki yıllarda çok rahat şekilde 80’li, 90’lı sayıları bulabilen lacivert-beyazlı ekip, seri boyunca oynanan 4 karşılaşmada en fazla 77 sayıyı bulabildi.
Ligin en az sayı yiyen takımı Olimpia Milano‘ya karşı Anadolu Efes’in hücum etmekte çok zorlanması, yine de temsilcimizin seriyi 3-1’le geçerek Final Four biletini almasına engel olamadı. Normal sezonun aksine savunmada adeta bambaşka bir boyuta çıkan koç Ergin Ataman’ın ekibi, hücumda yaşanan tüm problemlere rağmen eşleşmenin zora girmemesini sağladı.
Temsilcimizin son olarak Olympiakos’a karşı oynadığı mücadelede de çok benzeri bir senaryodan bahsetmek mümkün. İlk yarıda potasında 43 sayıya izin veren Anadolu Efes, özellikle ikili oyun savunmasında ciddi sorunlar yaşamıştı. Moustapha Fall ve Hassan Martin’i boyalı alanda durdurmakta çok zorlanan temsilcimiz, Tyler Dorsey ve Sasha Vezenkov gibi yıldızların hiç devreye girememiş olmalarına rağmen potasında çok fazla kolay sayıya izin vermişti.
Anadolu Efes’i bu girdaptan çıkaran bir numaralı detay ise yine savunması olmuştu. Bryant Dunston ve Chris Singleton ikilisinin boyalı alan savunmasındaki varlıkları, Olympiakos’un ilk yarının aksine neredeyse tamamen boyalı alanın dışına püskürtmüştü. Hücumda yaşanan tüm ciddi sorunlara rağmen savunmasıyla ayakta kalan lacivert-beyazlı ekip, iyi hücum etmeden de maç kazanabileceğini bir kez daha tüm Avrupa’ya kanıtladı.
Maç boyunca 5 numaradan şut tehdidiyle sahayı açma konusunda büyük katkı veren Tibor Pleiss’tan neredeyse hiç verim alınamamış olmasına rağmen Anadolu Efes, Adrien Moerman’ın da pek ortalarda olmadığı bir günde Bryant Dunston ve Chris Singleton ikilisiyle galibiyete uzandı. Kadrodaki bu kalite ve çeşitlilik, temsilcimiz için Real Madrid karşısında da belirleyici olacak.