by Bilal Baran Yardımcı / info@eurohoops.net
Fenerbahçe Beko, ilk üç maçının aksine zorlandığı ve uzun süre geride götürdüğü Valencia mücadelesinde ikinci yarıda gösterdiği mental dayanıklılık ve karakterle sahadan galip ayrılan taraf oldu.
79-77’lik skorla galip gelen Fenerbahçe, 2016-17 sezonundan sonra ilk kez bir EuroLeague sezonunda dört maçta dört galibiyet alarak başladı.
Galibiyetin kahramanlarından Nigel Hayes-Davis, maç sonunda Eurohoops’a özel bir röportaj verdi.
İlk olarak maçın ikinci yarısında takımın değiştirdiği şeylerden bahseden Nigel, basketbol tanrılarının kendilerini ödüllendirdiğini söyledi:
“Amerika’daki bir başka ligde, NBA’de, ‘isabetler ve kaçan şutların belirlediği lig’ sloganını söyleyen televizyon şovları oluyor. Bugün bizim için bu geçerliydi. İlk yarıda yayın gerisinden 3/16 ile attık. Savunmamız harika değildi, idare eder düzeydeydi ve çok fazla boş şut kaçırdık. İkinci yarı basketbol tanrılarının bizi ödüllendirdiğini düşünüyorum çünkü savunmadaki yoğunluğumuza ulaştık, daha iyi ribaund aldık, daha fazla mücadele ettik, daha fazla enerjiyle oynadık ve bütün bunların yanında şutlarımızı soktuk. Üçüncü çeyrekte çok iyiydik fakat onlar da harika bir takım. Savaştılar ve geri döndüler. Son anlar çok heyecanlıydı, kazanmayı bildik.”
Koç Dimitris Itoudis, maçın ardından düzenlenen basın toplantısında oyuncusu Nigel Hayes’ten övgüyle söz etmiş, ASVEL maçının ardından salonda şut antrenmanı yaptığını söylemiş ve çok değerli cümleler kurmuştu. Nigel’a bunu sorduğumda kendisinden başka kredisi verilmesi gereken insanlar da olduğunu vurguladı, çalışmanın her zaman karşılığını vereceğini söyledi:
“Itoudis şu ana kadar muhteşem. Her zaman aynı eforu sergilemeye çalışıyorum. Burada yeterince fark edilmeyen isimlerden malzemecilerimizden Uğur, yardımcı kondisyonerimiz Erdal ve asistan koçumuz Erdem’e kredi vermek istiyorum. Bu üçlü gerçekten çok iyi iş yapıyor. Burak da, evet… Burak’tan bahsetmeliyim. Ribaund konusunda bana çok yardımcı oldular. Itoudis’in de dediği gibi, maçtan sonra salonda kaldım ve 200 ya da 300 şut attım. Sonra da antrenmandan önce gelip 300 ya da 400 tane daha attım. Çalışma her zaman karşılığını verir. Koç da antrenmanda çok pozitif yaklaştı. Bana bunların iyi şutlar olduğunu söyledi. Bir sonraki maçta bu şutları daha da özgüvenle atmamı istedi. Ben de sahaya çıktım ve bunu yaptım. Takım arkadaşlarım beni buldu, bana özgüven verdiler. Takım olarak birlikte oynuyoruz, topu paylaşıyoruz ve beraber mücadele ediyoruz. Mücadele edip takım olarak oynadığınızda güzel şeyler yaşanıyor. Biz de bugün ne mutlu ki kazandık.”
Çift maç haftasının ikinci maçında son iki çeyrekte kenara gelmeyen Nigel, uzun dakikalar sahada kaldı. Başarılı oyuncu, bu konuda kendisine diyetinin yardımcı olduğunu düşünüyor:
“Yorgun değilim. Takım arkadaşlarım diyetim yüzünden, vegan olduğum için benimle dalga geçmeye bayılıyor. Ben de onlara her zaman ‘bitkiler yorulmaz’ diyorum. Uzun süreler boyunca kendimde enerji bulabiliyorum. Diyetim işe yarasa da yaramasa da kullanıyorum, belki de sadece plasebo etkisidir fakat benim zihnimde bu, işe yarıyor. Parkedeyken takımım için elimden gelen ne varsa yapmaya çalışıyorum, koç da bana güveniyor ve parkede bırakıyor. Ben de takımın kazanmasına yardımcı olmaya çalışıyorum.”
Basketbol gündemindeki en son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!