by Eurohoops Team / info@eurohoops.net
Olympiakos’un yıldızı Sasha Vezenkov; Fenerbahçe Beko serisi, MVP ödülü, milli takım tercihi, NBA hayali ve birçok konuda “Game Night Late” programında açıklamalarda bulundu.
Yıldız oyuncunun röportajından öne çıkan kesimler şu şekilde:
MVP ödülü için:
“Hayatımda işlerin peşinden sona ermeden koşmayı sevmem. Sözleriniz için teşekkür ederim. Klişe gözükebilir fakat benim için önemli olan Final Four’a gitmek.”
Stres yönetimi ve odak:
“Stres her zaman var. Beklentilerin yüksek olduğu bir sezon geçirdik, çıtayı çok yükselttik. Final Four’a gitmek birçok kişi tarafından hafife alınabilir fakat işler öyle değil. İyi bir kadroya, iyi bir koça sahip bir takımla karşılaşmak zorundayız. İşler göründüğü kadar basit olmayacak. Mücadele etmemiz, %100’ümüzle oynamamız gerekecek. Hepimiz odaklanmış durumdayız. Burada ne kadar istediğiniz ve ne kadar çalıştığınız önemlidir çünkü başarısız olursanız normal sezonda ne yaptığınızı kimse hatırlamaz.”
Fenerbahçe serisi ve playofftaki değişim:
“Geçen yıla kadar bir değişiklik olmuyor diye düşünüyordum. Ne değişir ki, normal sezon gibi diyordum. Alakası yok. İki hafta boyunca karşılaşacağınız bir rakip var. Onlar sizi tanıyor, siz onları tanıyorsunuz, saklayacak hiçbir şey yok ve herkes Final Four için oynuyor çünkü playoff farklı bir olay. Normal sezonda kaybederseniz başka zaman kazanabiliyorsunuz. Bazı takımlar iyi başlayamayabiliyorlar. Hataların telafisi olabiliyor. Playoffta %100’ünüzü vermek zorundasınız.”
Final Four formatı:
“Final Four seyirciler için daha güzel. Tahmin edilemezlik var. Fakat sekiz ay boyunca savaşmışsınız, lider olmuşsunuz ve her şey iki haftada belli oluyor. Neyin adil olup neyin olmadığına ben karar veremem. Futbolda 10 ayın sonunda kim liderse o kazanıyor, bazı ülkelerde playoff var.”
Sezon sonunda rakip seçme işi oluyor mu?:
“Rakibini seçmek ve kendi yolunu çizmek isteyen kimseyi yargılamam. Onlar da turnuvanın bir parçası. Fikstürde bu duruma izin veriliyor çünkü son hafta her maç aynı saatte oynanmıyor. Senaryolar yazmak mümkün fakat biz Olympiakos, ben de Sasha olarak herhangi bir maçı kaybetmek istemiyorum.”
Lider olmalarına rağmen Fenerbahçe eşleşmesi:
“İşin bir de bu tarafı var. Lider oluyorsunuz fakat çok iyi, yüksek bütçeli, birçok iyi oyuncunun bulunduğu ve sezon başında farklı beklentiler olan bir takımla eşleşiyorsunuz. Diğer yandan siz de tetiktesiniz. Fener ile oynayacağınızı bildiğiniz günden beri odağınız %100. Hiçbir şeyi hafife alamazsınız. Bu yüzden tetikteyiz. Büyük bir rakibimiz var, maç maç bakacağız. Sezonu iyi bitirdik ve yolumuza devam ediyoruz.”
Neden Yunan Milli Takımı’nı seçmedi?:
“Bütün hikayeyi anlatırsam 15-20 dakika yetmez. Şu an zamanı değil.”
Ona bunu teklif eden oldu mu?:
“2011 yılında Bay Yiannopoulos gelmişti ve ‘keşke bizim için oynayabilseydin’ demişti. Bunun ardından tartışılacak bir şey olmadı. 18 yaş altından itibaren Bulgaristan forması giydim. Senaryo daha karmaşıklaştı. Ne, neden ve eğer hakkında düşünmek istemiyorum. Eğer geriye dönüp araştırırsanız bir sezon ligde olmadığımı görürsünüz. Yetkililer bunun sebebini ve nasıl olduğunu biliyor.”
Oynamak ister miydi?:
“Şu anda kendime ve milli takımlara bakınca, dünyanın buna verdiği önemi görünce kötü bir kıskançlık asla değil fakat Dünya Kupası, gerçekçi bakınca asla gidemeyeceğim Olimpiyatlar gibi şeyler gerçekten güzel şeyler. Yanlış anlaşılmasın, Bulgaristan Milli Takımı’nda oynamak çok keyifli. Sadece Yunanistan’da yaşıyorum, hayatımın birkaç yılı burada geçti, takım arkadaşlarım Yunanistan forması giyiyor ve bu durum hem Yunan sporunu hem bütün Yunanları etkiliyor. Yazın da bunu gördük. Ben de şahit oldum. Normalde basketbol izlemeyen insanlar milli takımı izliyor.
MVP ve şampiyonluk gelirse NBA zamanı gelir mi?:
“Kulağa muhteşem geliyor. Harika bir senaryo fakat uçmak da istemiyorum. Ben böyle bir insanım, o kadar geleceği düşünmek istemiyorum. İki önemli kupa hedefimiz var ve önümüzde kritik maçlar var. Eğer aynı soruyu haziran ayında sorarsanız cevap verebilirim.”
Basketbol gündemindeki en son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!