by Can Bedel / info@eurohoops.net
Turkish Airlines EuroLeague’de yeni sezon öncesinde Barcelona’dan ayrılarak Olimpia Milano‘nun yolunu tutan Nikola Mirotic açıklamalarda bulundu. Olimpia Milano‘nun websitesine konuşan Nikola Mirotic birçok konuda soruları yanıtladı.
Çocukken futbolcu olmayı hayal edip etmediği sorulan Mirotic, “Evet hayal ettim. Altı yaşındayken futbol oynamaya başladım. Benden üç yaş büyük erkek kardeşimle oynardım ve ben de iyiydim. Uzun bir çocuktum ama çok uzun değildim. Yedi yıl boyunca 13 yaşıma kadar futbol oynadım. Sonra bir yaz mevsiminde çok boy attım, uzadım. Bir gün futbol antrenmanını atlayıp basketbolu denemeye ve nasıl olduğunu görmeye karar verdim” dedi.
Çalıştığı ilk koç sorulan Mirotic, “Jadran Vujacic ile hayatımın ilk basketbol antrenmanına çıktığımda tanıştım. Futbol antrenörüme neden antrenmana gitmediğimi söylememiştim. Benim düşüncem basketbola bir şans vermekti. Eğer basketbolu seversem kalırdım ve futbolu bırakırdım. Jadran’la tanışır tanışmaz onunla aramda inanılmaz bir bağ oluştuğunu hissettim. O kadar alçakgönüllü ve iyiydi ki bana nasıl oynayacağımı öğretmek istedi. Daha önce hiç oynamamıştım; bir-iki adım atmayı ve turnike atmayı bilmiyordum. Ama ellerim iyiydi, topu iyi tutuyordum ve bacaklarım da iyiydi. Hemen sevdim. Ve böylece kararımı verdim: Futbolu bıraktım” sözlerini söyledi.
Kısa sürede Real Madrid‘e transfer olması sorulan Mirotic, “İlk antrenörüm olan Jadran, aynı zamanda bugün hala yazın benimle çalışan antrenör. İlk günden itibaren benimle harika bir iş çıkardı, bireysel antrenmanlar, takım antrenmanları… Çok çalışmıştık ve ikinci yılımda da zaten daha iyi olmuştum. Altı günlüğüne Zaragoza’da bir yaz kampına gittim. Real Madrid gözlemcileri beni gördüler ve takip ettiler. İki yıl sonra da Madrid’e gittim” ifadelerini kullandı.
Real Madrid genç takımından A Takım’a yükselmesi sorulan Mirotic, “A takımla çalışmaya başladığımda bana A Takım’da kalabilen son kişinin yirmi yıl önce bunu başardığını söylediler. Bana bunun zor, neredeyse imkansız olduğu söylendi. Ama biri bana bir şeyin imkânsız olduğunu söylediğinde, bunu bir meydan okuma olarak kabul ederim. Elimden gelen her şeyi yaptım, çok çalıştım ve her yazımı basketbola, vücudum ve oyunum üzerinde çalışmaya adadım. A takıma alındığımda 17 yaşındaydım, koç Joan Plaza’ydı. Antrenman yapıyordum, arada sırada iki ya da üç dakika oynuyordum ama özel bir şey yoktu. Sonra Ettore Messina ile tanıştım” dedi.
Ettore Messina’nın kendisine olan güvenine değinen Mirotic, “Bir yıllığına ikinci lige biraz süre almak ve biraz tecrübe kazanmak için gittim ama her zaman Real Madrid’in bir parçasıydım. Ettore Messina bana inandığını gösterdiğinde 18 yaşındaydım. Bana ‘Evlat, çok çalıştığını görüyorum, sana verecek dakikalarım yok ama fırsat geldiğinde hazır ol’ dediğini hatırlıyorum. Sabah akşam daha da sıkı çalıştım. Her zaman salona ilk gelen ve son çıkan ben oldum. Bir gün, Kasım sonu ya da Aralık başıydı, bir maç kaybettik ve Koç bana gelip şöyle dedi: ‘Bir sonraki maçta sana ihtiyacım var’ Titremeye başladım, cidden titriyordum. Ama İspanya liginde bir maçta 17 sayı atmıştım, süper bir oyuncu, bir efsane olan Jorge Garbajosa’nın yerine oynamıştım. Medya bile bununla ne yapacağını tam olarak bilmiyordu. Şüpheler vardı. Sonra EuroLeague’de Siena’ya gittik. Ve onları mahvettim. O maçı kazandık, 18 sayı attım, 13’ü dördüncü çeyrekte. Ve o andan itibaren her şey yoluna girdi. Onun için oynadım, bana güvenen ve şans veren bir koçum olduğu için şanslıydım. Bir oyuncu olarak burada olmamın nedenlerinden biri de Koç Ettore Messina’dır çünkü geldiğim yer Karadağ gibi küçük bir ülke ve Real Madrid’de oynamak inanın bana kolay değildir” sözlerini söyledi.
NBA kariyeri ile ilgili de konuşan Nikola Mirotic, “Aslında Draftlar’da Houston Rockets tarafından seçilmiştim ancak hakkımı Chicago Bulls takaslamıştı. Amacım draftta seçilmek ancak hemen oraya gitmemekti. Bulls‘a gitmeden önce üç yıl bekledim. Doğru zamanda gitmek istedim, gidip benchte oturmak istemedim. Bu yüzden bekledim. Daha tecrübeli olduğumda gittim ve aslında hemen maç başına yirmi dakikadan fazla oynadım. Bu bir rüyanın gerçekleşmesiydi, benim için başka bir meydan okumaydı çünkü çok fazla harika oyuncuları vardı. Derrick Rose, Joakim Noah, Jimmy Butler ve Pau Gasol’le takımda birlikteydik. Çılgınca iyi bir takımdı. Bunun bir parçası olmak ve yaklaşık 20-21 dakika oynamak olağanüstü bir şeydi. Yeni bir role adapte olmak kolay olmadı, özellikle de tarzları ve sahip oldukları zihniyet için. Ama mutlu bir dönemdi. Sonunda üç yıldan fazla kaldım” sözlerini söyledi.
Kariyerinde NBA’de birçok yıldızla oynadığını söyleyen Mirotic, içlerinden birini seçmesi gerekmesi halinde ise bunun Giannis Antetokounmpo olacağını söyledi ve, “Birçok süper yıldızla oynadım, hepsi özel oyuncular, inanılmaz yetenekliler ama birini seçmem gerekseydi bu Giannis olurdu. O karakterini sadece maçta değil her gün gösteren bir adam. O bir süper yıldız ama aynı zamanda çok alçakgönüllü. Seyahat ederken fotoğraf çektirmek ve imza vermek için her zaman bekler, hayranlarıyla konuşmak için durur. Oynadığı zaman da deliriyor resmen, çok yetenekli, atletik ve her gün daha iyi olmak için de çalışıyor. İki kez MVP olmasının bir nedeni var sonuçta” ifadelerini kullandı.
Avrupa’ya dönüşü sorulan Mirotic, “Amerika’daki son yılımda New Orleans’tan Milwaukee’ye takas edildim. Oğlum yeni doğmuştu, iki aylıktı ve daha fazla istikrara ihtiyacım vardı, doğru yerde olmak istedim, çocuklarımın okula gidebileceği ve büyüyebileceği bir yerde. Ayrıca sahada daha önemli bir rol üstlenmek istiyordum. NBA’de önemliydim ama asla birinci, ikinci ya da üçüncü opsiyon değildim. Dakikalarım vardı, şutlarım vardı ama bazen kendimi rahat hissetmiyordum. Motive olmak, baskı altında hissetmek istedim. Bir lider olmak istedim. Ailenin etkisi ve profesyonel anlamda önemli olma arzusu karar verici faktörlerdi. Oyunumun zirvesindeydim, biliyorum ama aile her şeyden önce gelir” açıklamasını yaptı.
Gittiği kulüplerde uzun yıllar kaldığı hatırlatılan Mirotic, “İstikrar her oyuncu için önemlidir. Özellikle de hayattan beklentilerinizi bildiğinizde, baba olduğunuzda istikrar aradığınız bir şey haline gelir. Ancak istikrarın konfor alanıyla karıştırılmaması önemli. İkisi farklı şeylerdir. Ben her zaman bir kulübe uzun süre orada kalmak için gittim, hatta daha sonra beni takas etseler bile. Barcelona’da harika yıllar yaşadım, güzel insanlarla tanıştım ve iyi vakit geçirdim. Şimdi de Milano‘ya çok şey vermeyi umuyorum. Bu yüzden bu sözleşmeyi imzaladım, kısa vadeli bir şey istemedim” sözlerini söyledi.
Olimpia Milano‘nun büyük bir organizasyon olduğunu söyleyen Mirotic, “Baskı altında hissetmeyi seviyorum. Olimpia Milano büyük bir organizasyon. Oyuncular burayı seviyor, birçok insan sizin için çalışıyor. Şehir güzel, salon harika ve koç da öyle. Artık ileriye doğru bir adım atmanın ve gerçekten büyük zorlukları kabul eden ve kucaklayan bir takım olmanın zamanı geldi. Potansiyelimiz çok büyük. Sahip olduğumuz potansiyele, yeteneklere ve koçlarımıza bakarak harika bir sezon geçirebileceğimizi düşünüyorum. Bu takım özel olması için kuruldu” dedi.
Yeni takım arkadaşları Nicolo Melli ve Kyle Hines hakkında da konuşan yıldız oyuncu şu sözleri söyledi:
“Melli‘yi çocukluğumdan beri tanıyorum. Onunla oynamak eğlenceli olacak. O harika biri Birbirimize rakip olarak geçirdiğimiz onca yıldan sonra birlikte oynayacağımız için mutluyum. Birbirimizi geliştireceğimizi düşünüyorum. Ona karşı oynamak zor çünkü o her zaman zirvede, atletik ve zeki. Ve artık ona karşı oynamak zorunda olmadığım için bu çok güzel. Birlikte herkese karşı mücadele edebiliriz. Bunu dört gözle bekliyorum.
Kyle Hines’ın sahaya girdiğini görür görmez onun Olympiacos‘ta olduğu ve benim de Madrid’de olduğum zamanlar aklıma geldi. Hızlı hücumdaydım ve o arkamdan gelip şutları bloklamıştı. Aklıma gelen ilk şey buydu. Onu takım arkadaşım olarak görmek büyük bir zevk. Saha içinde ve dışında oyuna yaklaşımı ve liderliği ona büyük saygı duyuyorum, genç oyuncular için mükemmel bir örnek. Herkes ona bakmalı. Onu daha iyi tanımak için sabırsızlanıyorum, zaten aramızda iyi bir bağ var”
Basketbol gündemindeki en son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!
Eurohoops’un DEV Dünya Kupası rehberine ulaşmak için tıklayın!