by Melikşah Bayrav / info@eurohoops.net
Turkish Airlines EuroLeague’de ilk dokuz hafta sanki göz açıp kaparcasına geride kaldı.
Bu beş haftalık süreçte biz basketbolseverler, heyecan dolu geçen mücadelelere ve birbirinden etkili bireysel performanslara şahitlik ettik. Yine de bazı sürprizler de yaşanmadı değil.
Mesela sezon başında Final Four adayı olarak gösterilen bazı takımlar, sahada aldığı sonuçlarla ve parkedeki basketboluyla hayal kırıklığı yarattı. Sadece takımlar da değil, oyuncularda da bir benzerini gördük.
Bazen de bu durumun 180 derece tersi yaşandı.
Sezon başında soru işaretleriyle anılan takımlar, oyuncular veya başantrenörler, sezon başında kimsenin onlardan beklemediği kadar sezona iyi bir başlangıç yaptı ve bir anda dikkatleri üstlerine çekti.
Bu kesintisiz heyecan fırtınasının ardından Eurohoops Fırın, siz değerli okuyucularımıza sezonun şu anki bölümüne kadar dikkat çekenleri huzurlarınıza taşımaya karar verdi.
Hazırsanız, karşınızda sezonun ilk bölümünde beklentilerin üstüne çıkanlar:
Derece: 8 maç, 8 galibiyet, 0 yenilgi!
Evet, listenin başında Real Madrid‘i görünce çoğunuzun aklından nelerin geçtiğini biliyorum. Real Madrid zaten ligin açık ara en iyi kadrosuna sahipti, Facu Campazzo’nun gelişiyle birlikte geçen sezonun şampiyonu olarak bu sezona da kupanın bir numaralı favorisi olarak başladılar.
Yine de dürüst olalım, eflatun-beyazlı ekibin yeni sezona bu kadar ‘kusursuz’ bir başlangıç yapmasını çok azımız tahmin edebilirdik.
Real Madrid, 2023-24 sezonuna olabilecek en iyi başlangıcı yaptı. Önce Süper Kupa finalinde ezeli rakibi Barcelona’yı deviren İspanyol devi, yeni sezona kupayla başladı. Ardından da koç Chus Mateo’nun ekibi, tam iki ay boyunca tek bir maç bile kaybetmedi.
EuroLeague’de şu ana kadar çıktığı sekiz maçın hepsini kazanan Real Madrid, İspanya Ligi’nde ise dokuzda dokuz yaptı. İspanyol devinin tüm kulvarlardaki galibiyet serisi ise pazar günü (19 Kasım) Unicaja karşısında son buldu.
Real Madrid bu süreçte sadece kazanmakla kalmadı, oynadığı maçların çok büyük bölümünde rakiplerini domine etti. Zaten Dzanan Musa, Mario Hezonja, Walter Tavares, Guerschon Yabusele ve Gabriel Deck gibi yıldızlarla halihazırda çok kaliteli bir kadroya sahip olan eflatun-beyazlı ekip, yazın üzerine bir de Facu Campazzo’yu ‘yuvaya döndürdü’.
Campazzo takviyesiyle birlikte son şampiyon Real Madrid, olduğundan çok daha dominant bir takıma dönüştü. Sezona adeta fırtına gibi giren Arjantinli yıldız, yaptığı asistlerle ve üstün top yönlendiricilik becerisiyle takımının çok daha dengeli hücum etmesini sağladı.
Böyle olunca Walter Tavares’in ilk haftalarda yaşadığı sakatlık sorunlarına rağmen Real Madrid, her oyuncusundan verim alan ve maçlarını rahatlıkla kazanabilen bir takım görüntüsü sergiledi.
Buna karşın İspanyol ekibi, her şey iyi giderken bir sakatlık haberiyle sarsıldı. Sezona müthiş başlayan Fransız forvet Guerschon Yabusele, yaşadığı diz sakatlığı nedeniyle sahalardan bir süre uzak kalacak. Bu gelişmenin ardından Real Madrid, EuroLeague’deki yenilmezlik serisini daha ne kadar ileri götürebilecek?
Bunu hep beraber bekleyip göreceğiz.