by Melikşah Bayrav / info@eurohoops.net
Eurohoops Türkiye’nin Instagram hesabını takip etmek için tıklayın!
Turkish Airlines EuroLeague’de artık sezonun son düzlüğüne giriş yaptık. Kıran kırana geçen Playoff serilerinin ardından adını Final Four’a yazdıran dört takım da belli oldu ve bizleri heyecan dolu karşılaşmalar bekliyor.
Normal sezonda sakatlıkların da etkisiyle zaman zaman istikrar sorunları yaşayan Olympiakos, ilk dört sıraya dahil olamasa bile beşinci sırayı aldı ve bir kez daha adını Playoff’a yazdırdı.
Playoff’ta saha avantajının olmamasına rağmen Barcelona engelini aşmayı başaran Yunan ekibi, üst üste üçüncü kez Final Four biletini aldı.
Son şampiyon Real Madrid ise normal sezonun açık ara en dominant takımıydı. Kadro kalitesini sahaya yansıtarak liderliği haftalar öncesinden garantileyen Madrid, Playoff’ta ise beklendiği gibi Baskonia karşısında hiç zorlanmadı ve rahat şekilde Final Four’a kaldı.
Hal böyle olunca geçtiğimiz sezonun finalistleri, bu kez birbirlerine yarı finalde rakip oldular. Eurohoops Fırın, bugünkü serisinde Olympiakos – Real Madrid maçının öne çıkan noktalarına göz atıyor.
“İntikam… İntikam istiyor mu?”
Geçtiğimiz sezon kulüp tarihinin en başarılı normal sezon performanslarından birine imza atan Olympiakos, kadro kalitesi bakımından soru işaretleri yaratsa bile müthiş işleyen sistemiyle fark yaratmış ve beklenenden çok daha rahat şekilde zirveyi kapmıştı.
Playoff’ta temsilcimiz Fenerbahçe Beko’ya karşı çok zorlanan Olympiakos, buna rağmen bir şekilde seriyi 3-2 kazanmış ve üst üste ikinci kez Final Four’a kalmıştı. İlk maçta AS Monaco engelini aşan Yunan ekibi, finalde Real Madrid‘in karşısına dikilmişti.
Maçın büyük bölümünü üstün götüren ve son bölüme çok ciddi bir avantajla giren Olympiakos, tam 10 yıl aranın ardından bir kez daha Avrupa’nın zirvesine çıkmaya çok yakındı. Buna karşın Real Madrid‘in tecrübeli yıldızları, bu planları bozmaya kararlılardı.
Sergio Rodriguez’in müthiş eforuyla birlikte Real Madrid, son bölüme girilirken maçın içine dahil olmayı başardı. Bitime dört saniye kala o ana kadar sayısı olmayan Sergio Llull”ün 2.18’lik Moustapha Fall’ın üzerinden bulduğu basket, Olympiakos oyuncularını tam anlamıyla bir yıkıma uğrattı.
Geçtiğimiz sezon oynanan final maçında yaşananlar, bu maçın anlamını farklı bir boyuta taşıyor. Yazın Kostas Sloukas ve Sasha Vezenkov gibi çok büyük iki yıldızını kaybeden Olympiakos, zaten halihazırda epey güçlü olan kadrosunu Facu Campazzo’yla iyice güçlendiren Real Madrid ile bu kez yarı finalde kozlarını paylaşacak.
Elbette maçın favorisi Madrid ekibi olarak gözükse de Final Four’un tek maçlık sistemi, her türlü sonuca açık. Ayrıca şu bir gerçek ki Olympiakos, rakibinden geçen sezonun intikamını alabilmek için ekstra motive olacak.
The Last Dance
Açıkçası şu ana dek 2023-24 sezonu, Real Madrid için epey ilginç bir şekilde ilerliyor. Sezon başından bu yana EuroLeague şampiyonluğunun en büyük adayı olarak gösterilen Madrid, bu beklentilere uygun bir şekilde pek zorlanmadan Final Four’a geldi. Buna karşın İspanyol devi için saha dışı konular, neredeyse saha içinden daha çok konuşuldu.
Elbette bunun olması anormal değil çünkü Real Madrid kadrosuna baktığımızda gerçekten ilginç bir durumla karşı karşıya olunduğunu görebiliyorsunuz. Şu sıralar Avrupa basketbolu tarihinin en güçlü kadrolarından birine sahip olan Madrid, önümüzdeki yaz çoğu oyuncusunu kaybedebilir.
Daha şimdiden İspanya basketbolu tarihinin en büyük efsaneleri arasına giren 39 yaşındaki Rudy Fernandez, 2024 Paris Olimpiyatları’ndan sonra basketbolu bırakacağını resmen açıkladı. Bu yaz kontratı sona erecek olan Sergio Llull, henüz takımıyla yeni sözleşme imzalamadı. Tıpkı Llull gibi kontratı sona erecek olan Sergio Rodriguez’in takımda kalması ise beklenmiyor.
Öte yandan sözleşmesi sona erecek olan oyuncular, yalnızca ‘yaşlılardan’ ibaret değil. Takımın en skorer oyuncusu konumundaki Hırvat yıldız Mario Hezonja’nın yazın ayrılmasına kesin gözüyle bakılıyor. Ayrıca Walter Tavares ve Vincent Poirier’in gelecekleri de halen belirsizliğini koruyor.
Hal böyle olunca Real Madrid’in tüm bu oyuncuları kadrosunda tutabileceğini düşünmek biraz hayalcilik olur. Kadro kalitesi bakımından açık ara ligin üst düzey takımı olan Madrid, muhtemelen bu oyuncularla son kez bir arada Final Four’da mücadele edecek.
Dolayısıyla Real Madrid, The Last Dance’i üst üste ikinci EuroLeague şampiyonluğuyla taçlandırmak isteyecektir.
Yıldızsız Olympiakos, Real Madrid‘e Direnebilecek Mi?
Geçtiğimiz sezon Real Madrid‘e karşı finalde EuroLeague şampiyonluğunun eşiğine kadar gelen Olympiakos, sonunu getirememiş ve kupayı rakibine kaptırmıştı. O günden bugüne baktığımızda Yunan ekibi için birçok şeyin değiştiğini görebiliyoruz.
2022-23 sezonu kadrosunda Kostas Sloukas ve Sasha Vezenkov gibi iki yıldızı bulunduran Olympiakos, buna rağmen kadro kalitesi bakımından soru işaretleriyle yaklaşılan bir takımdı. Özellikle kadrodaki yaratıcı oyuncu sayısının azlığının bir noktada Olympiakos’u sınırlaması bekleniyordu.
Bu sezon ise Yunan ekibi için işler daha da karmaşık bir hal aldı. Vezenkov’u NBA’e, Sloukas‘ı ise Panathinaikos‘a kaptıran Olympiakos, iki oyuncunun da yerini transferle dolduramadı. Her ne kadar Alec Peters, zaman zaman Vezenkov’u andıran türden performanslar sergilese de kadronun yetenek seviyesi geriye gitti.
Tüm bunlara rağmen müthiş bir oyun ezberine ve sisteme sahip olan Yunan ekibi, Playoff’ta Barcelona gibi çok zorlu bir rakibi saha avantajı olmadan elemeyi başardı. Şimdi ise karşılarında daha zorlu bir rakip olacak.
Yazın kadrosunu Facu Campazzo hamlesiyle iyice güçlendiren Real Madrid, yetenek seviyesi bakımından Olympiakos’un çok daha üzerinde bir takım. Ayrıca İspanyol devi, kadrosunda Sergio Llull, Rudy Fernandez, Sergio Rodriguez, Facu Campazzo ve Walter Tavares gibi ‘buraları oynamasını iyi bilen’ birçok oyuncuyu bulunduruyor.
Hal böyle olunca kadro avantajının Real Madrid’de olduğu ortada. Buna karşın Olympiakos, uzun süredir sahaya yansıtmayı başardığı sistemi, oyun alışkanlığı ve sert savunmasıyla her takıma karşı zorluk çıkarabilecek potansiyele sahip.