Ergin Ataman: “Ülkemde Bazı İnsanlar Beni Kahraman Olarak Görüyor”

by Eurohoops Team / info@eurohoops.net

Eurohoops Türkiye’nin Instagram hesabını takip etmek için tıklayın! 

Panathinaikos’la çok başarılı bir sezonu geride bırakan ve EuroLeague ile Yunanistan Ligi’nde şampiyonluğa ulaşan Ergin Ataman, İspanyol gazetesi AS’a uzun bir röportaj verdi.

Birçok konuda konuşan Ergin Ataman, milli takımla hedeflerine değinirken EuroBasket’te altın madalyayı hayal ettiğini ifade etti.

Ergin Ataman’ın açıklamalarından satır başları şu şekilde.

AS: Milli takıma gelecek olursak… Olimpiyatlar’da olmamak zor olacak. Türkiye için nasıl bir gelecek görüyorsunuz?

Ataman: Son Avrupa Şampiyonası’nda grup aşamasının son maçında İspanya’ya son pozisyonda kaybettik, İspanya sonra şampiyon oldu. Son 16’da ise Fransa’ya karşı çılgınca bir maç kaybettik. Belki de kariyerimin en kötü mağlubiyetiydi. Anlaşılması zor bir yenilgiydi. NBA’de oynayan beş oyuncumuz var: Alperen Şengün, Cedi Osman, Korkmaz… Avrupa Şampiyonası’ndan sonra eğer NBA’deki oyuncularımızı iyi kullanabilirsek EuroBasket’te altın madalya için aday olacağız. Benim hayalim bu. Kariyerimde başarılı olamadığım tek yer orası. Fakat önce turnuvaya kalmamız gerekiyor. Bunu başarır ve NBA’deki oyuncularımızı EuroBasket 2025’e getirirsek Ergin Ataman’ın hedefi şampiyonluğu kazanmak olur. Fakat NBA oyuncularından aynı adanmışlığı görmem lazım. Biliyorsunuz ki bazen sezon bittikten sonra yorgun olabiliyorlar. Kilit nokta bu olacak. İyi oyunculara sahip olmak önemli olsa da onları yönetmek de önemlidir. Pek çok insan Panathinaikos’u 17. sıradan aldıktan sonra neden Yılın Koçu seçilmediğimi sorguladı. Fakat Mateo muhteşem bir iş çıkardı. Bütün yıldızlarını çok iyi yönetti.

AS: 2000 yılında kariyerinde ilk kez Final Four’a kalan Ergin Ataman’a ne söylemek isterdiniz?

Ataman: O ilk deneyimimdi, hayal gibiydi. Asistan koçluk yaptığım zamanlarda hep hayalim buydu. İspanyol ya da İtalyan bir koç için bu normal. Fakat Türk bir koç için değil. Bu sebeple ülkemde bazı insanlar beni kahraman olarak görüyor. Bu yüzden 2000 Final Four’unda olmak bir hayaldi.

AS: Finalde soyunma odasında neler konuştunuz?

Ataman: Maçtan önce, maç sırasında, molalarda hiç sonuca dair konuşmam. Hep momentumu analiz ederim. Özel bir şey söylemem. İlk çeyrekte beş dakikada 22 sayı yedikten sonra uyanmamız için farklı bir konuşma yapmıştım. Sonrasında ise sonuca hiç odaklanmadım. Real Madrid’i yenmek çok zor. Hücumda inanılmaz yetenekli bir takımlar. Bizim için ana olay bazı savunma pozisyonlarını analiz etmekti. Devre arasında takıma ilk çeyrekte iyi olmadığımızı fakat savunmada kimliğimizi yakaladığımızdan beri agresifliğimizin maçın momentumunu tamamen değiştirdiğini söyledim. Böyle devam etmelerini söyledim. İkinci yarıya Nunn’ı kenarda tutarak başladık çünkü üç faulü vardı, onun yerine Sloukas’ı koyduk. Topa baskıyı arttırmayı hedefledik. Gerçekten molaların özel bir yanı falan yok. Olay sadece anı doğru analiz edebilmek. Belki de benim sırrım budur. Oyuncularımın maçı sadece bir maç olarak görmesini sağlıyorum. ‘Normal sezon maçı gibi oynayın’ diyorum. Pek çok insan uyuyamadığını falan söyler. Ben maçlardan önce sorunsuz uyuyabiliyorum. Sorun olmuyor. Lessort normal sezonda ve playofflarda çok serbest atış kaçırdı. Finalde ise atışları soktu. Bu tamamen psikolojik. Real Madrid’in üzerinde daha çok baskı vardı ve biz favori olmamamızı takmadık. Mateo üst üste ikinci kez kazanmak istediğini söylediğinde onun üzerinde biraz baskı oluşturdum. ‘Hayır, böyle bir şeyi yapabilecek tek isim benim’ dedim (gülüyor).

Pek çok insan benim şovu sevdiğimi düşünüyor. Bazıları karakterimden dolayı benden nefret ediyor. Fakat ben buyum. Ergin Ataman bu. Bu işi yapmaktan çok keyif alıyorum ve düşüncelerimi dile getiriyorum. Finalden önceki basın toplantısında şakalar yaptım çünkü öyle konuşmak hoşuma gidiyor. Herkes toplantılarda politik doğruculuk takınıyor. Ben politikacı değilim. ben basketboldan keyif alıyorum ve benim için nüanslar önemli.

Saha dışında çok sakin, rahat bir insanım. Yürüyüş yapmayı, sahile gitmeyi seviyorum. Basit bir adamım. Dışarıdan farklı gözükebilir, farkındayım fakat ben öyle hissetmiyorum. Herkesle sohbet ederim. Lamborghini ya da Ferrari sürmem. İki kızım ve bir oğlum var. Normal bir insanım. Yüzmeyi çok seviyorum. Kışın da haftada bir yüzerim. Sahilleri çok seviyorum. Yüzüyorum, rahatlıyorum, meditasyon yapıyorum. Ben restorana gitme gibi planların adamı değilim.

AS: Peki Giannakopoulos gibi bir başkanla çalışmak nasıl bir deneyim?

Ataman: Birlikte çalışmayı çok seviyorum. Hep onun birlikte çalışması zor bir insan olduğu söylenir fakat biz ilk günden beri çok iyi anlaştık. Ben ona saygı duyuyorum, o bana saygı duyuyor. Çok tutkulu biri. Tutkulu insanları ve yaptıkları işleri severim. Benim için sadece sahada değil, saha dışında da rahat olmak çok önemkidir. Bütün bu detaylar çok önemli ve ben de patronumun desteğini arkamda hissediyorum. Bana hep ‘Endişelenme, ben buradayım. Bu işte beraberiz’ dedi.

AS: Sizce Panathinaikos ile yeni bir hanedanlık kuruluyor olabilir mi?

Ataman: Bilemem. Burada sadece bir yıllık kontratım var. Fakat şu anda çok mutluyum. Bu tarz kulüplerde herkes fazlasını ister. Bir kez daha EuroLeague’i kazanmak isteyecekler. Ben bu konuda tecrübeliyim, başkaları olmayabilir (gülüyor). Benim için en önemli şey burada çok saygı duyulması. Şu anda anın tadını çıkarmak istiyorum.

AS: Transfer dönemi geliyor. Kadroda yine bir devrim mi yoksa daha sakin bir yaz mı?

Ataman: Final Four’dan önce Sani Becirovic geldi ve neler yapabileceğimizi, kimlerle imzalayabileceğimizi sordu. Ben de ona o an transferler hakkında konuşmak istemediğini söyledim. Önce Final Four’a gidip kazanmamız gerekiyordu. Finalden sonra da birkaç gün istedim. Şu anda sakiniz çünkü bir-iki oyuncumuz hariç herkesin kontratı var. Belki bir-iki transfer yaparız çünkü ben yakaladığımız kimyanın bozulmasını istemiyorum.

Basketbol gündemindeki en son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!

EuroLeague gündemindeki son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!

Related Post