Nigel Hayes-Davis: “Avrupa’da Basketbolunda Neşeye Yer Yok”

2024-11-09T08:07:10+00:00 2024-11-09T08:15:00+00:00.

Meliksah Bayrav

09/Kas/24 08:07

Eurohoops.net

Fenerbahçe Beko’nun yıldızı Nigel Hayes-Davis, Shane Larkin ve Elijah Bryant’ın podcast programına konuk oldu.

by Eurohoops Team / info@eurohoops.net

Eurohoops Türkiye’nin Instagram hesabını takip etmek için tıklayın! 

Anadolu Efes‘in yıldızları Shane Larkin ve Elijah Bryant’ın sunuculuklarını yaptığı Off The RECourt isimli podcast programının üçüncü bölümü yayınlandı. Bu bölümün konuğu ise Fenerbahçe Beko’nun yıldızı Nigel Hayes-Davis oldu.

ABD’li forvet, programın bir kısmında yazın ABD Milli Takımı’nın Olimpiyat kadrosuyla yaşadığı ‘Select Team’ serüveninden bahsetti.

Hayes-Davis, Avrupa’da basketbol oynamanın ‘hiçbir neşesi olmadığını’ söyledi:

“(ABD milli takımında) En inanılmaz anlar, bençte oturduğumuz zamanlardı. O anlarda yaşadıklarımı hep anneme ve arkadaşlarıma mesaj atıyordum. Avrupa’da bençlere hep bir ‘öfke’ duygusu hakim oluyor. Mesala birinin yanında oturuyorsun, o an sahada olan bir şey yüzünden sinirle bağırıyor. Takım sayı atamadığında yine herkes sinirli oluyor. Ya da koç sahada bir oyuncu hata yaptığında ‘Shane’in (örnek olarak) yaptığına bak, onun yerinde sen olsan ne yapardın?’ diye sinirle bağırıyor. Yazın ise bençte KD (Durant) gibi oyuncularla oturuyorduk, herkes gülüyordu. Sahada olup bitenlere bakıp eğleniyorduk. LeBron smaca gittiğinde hepimiz ayaklanıyorduk ve sonra geri oturuyorduk. Her şey çok eğlenceliydi. Basketbolun verdiği eğlence hissini yeniden keşfettim, Avrupa’da uzun zamandır hissetmediğim bir şeydi. Avrupa’da oynamanın hiçbir neşesi yok. Her şey çok yoğun, bazen sahada bir şey olduğunda küçük bir ‘neşe penceresi’ açılır. Avrupa’da hiç böyle bir şey yok, her şey çok stresli ve yoğun. Orada ise maçlarda oturup eğleniyorduk, Steph (Curry) sahada bir şey yaptığında ayağa kalkıp bağırıyorduk.”

Hayes-Davis, çocukluk dönemlerinin nasıl geçtiğini de anlattı:

“Yaptığım ilk spor Amerikan Futbolu’ydu ve bundan nefret ediyordum. Annem ve üvey babam ben çocukken Amerikan Futbolu oynamam için ısrarcı oldular, bense bunu hiç sevmedim. Annem hep sporla ilgilenmemi istedi. Orta sınıf bir aileydik, ihtiyacım olan her şeye sahiptim. Üvey babam istediğim her şeyi alırdı, annem ihtiyacımın olmadığını söylese bile bunu yapardı. Bu yüzden tanıdığım en harika adam üvey babam. Hayatta ne yapmak istediğimi çok sık değiştirdim. Küçükken ilk başta bir ‘yıkım uzmanı’ olmak istiyordum. Sonraysa ‘keskin nişancı’ olmak istedim. Bir belgesel izlemiştim ve ondan sonra ‘keskin nişancı olmak harika olurdu’ diye düşündüm. Yine de sonra insanları öldürmek istemediğimi fark ettim. Sonraysa adli bilimci olmak istedim çünkü ‘Criminal Minds’ izliyordum. Sırları çözmek harika olabilir diye düşündüm. O sırada ders çalışmaya ve basketbol oynamaya devam ediyordum, sonra hayatım bu yönde ilerledi.”

Basketbol gündemindeki en son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!

EuroLeague gündemindeki son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!