by Eurohoops Team / info@eurohoops.net
Eurohoops Türkiye’nin Instagram hesabını takip etmek için tıklayın!
Turkish Airlines EuroLeague’de Monaco forması giyen yıldız oyuncu Mike James, Off The RECourt’ta Shane Larkin ve Elijah Bryant’ın konuğu oldu. Mike James birçok konuda konuştu.
Baskonia öncesinde Olimpia Milano’ya gitme ihtimaline değinen Mike James, o dönem Milano’nun kendisini EuroLeague için yeterli bulmadığını söyledi ve, “İtalya 3. Ligi’nde geçirdiğim sezonun ardından menajerim Milano’yla konuştu ama Milano beni istemedi. EuroLeague oyuncusu olmadığımı söylediler. Sonra Yunanistan’da üç ay oynayıp Vitoria’ya geçtim. İtalya 3. Ligi’nde Yunanistan’da Kolossos’a imza attım, 3 ay sonra ise Baskonia beni aldı. Yani tam olarak 3 ay içinde 3. Lig’den Baskonia’ya geçtim.” açıklamasını yaptı.
Daha önce Vitoria’nın berbat bir şehir olduğu yönündeki açıklamaları hatırlatılınca Mike James, Shane Larkin’in de görüşlerini almak istedi. Shane Larkin, Vitoria hakkında şunları söyledi:
“Vitoria basketbola odaklanmak için harika bir yer ama şehirde hiçbir şey yok. Üzgünüm. Harika bir deneyimdi, şehre her zaman sevgim olacak.
Oradaki zamanımı sevdim ama yaşam tarzı açısından… 23 yaşında bekar bir adam için olmak isteyeceğiniz bir yer değil. Benim deneyimim böyleydi.”
Larkin’in sözlerinin ardından Mike James, “Neden bu kadar renkli anlattın ki? Direkt konuya gel, kötüydü. (Gülerek) Ben oradayken 23-24 yaşındaydım. Bekar bir adam için berbattı. Her gün evde sıkılıp bira içiyordum. Evde tek başıma sadece video oyunu oynuyordum. O birayı açmak için sabırsızlanıyordum. Kendimi 40 yaşında bir adam gibi hissediyordum.” ifadelerini kullandı.
NBA’de bazı şeylerin yüze söylenmediğini söyleyen James, şu ifadeleri kullandı:
“NBA’de nasıl olduğunu biliyorsunuz. Eğer sevmedikleri bir şey varsa bunu size doğrudan söylemiyorlar. Sadece arkanızdan konuşup siz yavaşça sistemin dışına itiyorlar.
Direkt olarak ‘Mike, bunu yapma, şunu yap’ demek yerine bunu tercih etmiyorlar. Ben de ‘Tamam, sorun değil’ derim ama anlıyor musunuz? Bence NBA’de insanlar birine bir şey söylediklerinde geri dönüş ne olacak diye korkuyorlar ya da gergin oluyorlar. Bu yüzden gerçek konuşmalar yapmak yerine sanki konuyu geçiştiriyorlar.”
Sadece ‘Onu kızdırmak istemiyorum’ diyorlar. Bu yüzden her şeyi öteleyeyim diyorlar. Sonra bir bakıyorsunuz ki ‘Takas edilmek ister misin?’ diye soruyorlar. Siz de ‘Ne? Ne diyorsunuz?’ Ben de ‘Aman tanrım’ diyorum, ‘Bilmiyorum.’ dedim”
New Orleans Pelicans kariyeri hakkında konuşan James, en kötü deneyimi olduğunu ifade etti ve şu açıklamaları yaptı:
“En kötü deneyimimdi. Çok kötüydü. New Orleans berbattı. Bu durum takım arkadaşlarım yüzünden değildi, hepsi çok iyiydi. Ben de onlarla iyi anlaşıyordum. Takımda Drew, Tony Allen, Rondo vardı. Hepsi harika insanlardı. Yakın arkadaşlarım ortamı gerçekten çok eğlenceli hale getiriyordu çünkü benim sahada olmam gerektiğini düşünüyorlardı ama bilmiyorum. Oraya gitmeden önce ‘Oynayacaksın’ dediler. Oraya vardığımda ‘Tamam, her şey yolunda’ dedim. Sonrasında bir şekilde çözeriz diye düşündüm. Uçağa bindim. New York’a uçmam gerekti, takımla orada buluştum. Gece vardım, uyudum, sabah uyandım ve herkese selam verdim. Sonrasında Madison Square Garden’a fiziksel kontrol için gittim. Hızlı bir kontrol yaptılar ve ‘Tamamsın, iyisin’ dediler. Bana hemen oynayacağımı söylediler. Oraya vardığımda GM’in bana telefonda söylediği buydu. Bana farklı bir şey söylemediler. Hiçbir şeyden haberim yoktu. Sahada ısınıyorum ve oynayacağımı düşünüyorum. Tüm maç boyunca benchte oturdum ve Anthony Davis’in gösterisini izledim. Hiçbir şekilde yüzüme bile bakmadılar.
Alvin Gentry’i sevmiyorum. Umarım bunu görür. Tam olarak ne olduğunu anlayamıyordum. Dört maç üst üste oynamadım. Bir maç oynadım ve oyun gayet iyiydi. Belki 5-6 dakika oynadım ama 4 sayı – 5, 6 asist yaptım. Belki 2 sayı, 5-6 asist de olabilir. Her halükarda sahada işimi yapıyordum. Ve sanırım oyunumu bulmaya çalışıyordum çünkü asistan koçlardan biri bana, ‘Oyununu buluyor.’ dedi. Sonra o maçın ardından ‘Sizinle konuşabilir miyim?’ dedim. Sadece oturup bir konuşabilir miyiz? Bir şeyleri anlamaya çalışıyordum. Yani bana ne olduğunu anlatın. Ne olduğunu öğrenmek istedim. O televizyon izliyordu. Bir yandan bana bakıyor, bir yandan televizyona. O sırada kendi kendime düşündüm ‘Bu adam bana saygı duymuyor’ dedim. Beni bir insan olarak ciddiye almıyor. O yüzden o an düşündüm: ‘Acaba ayağa kalkıp adamı mı sarsmam gerekiyor?’ Yani eğer bana saygı duymuyorsan ya da benim iyi bir basketbolcu olmadığımı düşünüyorsan bunu yüzüme söyleyebilirdin.En azından yüzüme bakıp ‘Mike, seni GM getirdi. Ben seni gerçekten istemedim. Oynamaman gerektiğini düşünüyorum.’ ve ben de şöyle derdim: ‘Tamam, sorun değil’ Kalkar, hazırlanır ve maça odaklanırdım. En azından ne olduğunu anlardım. Bundan bir hafta sonra Drew ve Mike G ile oturup yemek yiyorduk. Ve şöyle dedim: ‘Bu yemek benden, ben gidiyorum. Eve gidiyorum, ayrılıyorum. Artık daha fazla yapamam. Emin olun yarın otobüste olmayacağım.’ Sonra yemeği bitirdik. Uçağımı eve ayarladım. Eve gittim, orada üç gün kaldım. Atina’ya geri döndüm.”
Basketbol gündemindeki en son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!