Nigel Hayes-Davis: “EuroLeague’in En İyisi Kimse Kim, Böyle Tartışmalardan Uzak Duruyorum”

by Eurohoops Team / info@eurohoops.net 

Eurohoops Türkiye’nin Instagram hesabını takip etmek için tıklayın! 

Turkish Airlines EuroLeague’İn 23. hafta müsabakasında temsilcimiz Fenerbahçe Beko, bu akşam (24 Ocak Cuma) zorlu Olympiakos deplasmanında sahne alacak.

Fenerbahçe Beko’nun yıldızı Nigel Hayes-Davis, bu karşılaşmanın öncesinde Yunanistan kaynaklı Amerikanos 24’ün sorularını yanıtladı.

Nigel Hayes-Davis, Fenerbahçe formasıyla yakaladığı çıkıştan bahsetti:

“Her şey zamanlama, ortam ve fırsatlarla alakalıydı. Hayatta zamanlamanın önemi çok büyük, bazen sizin için olabilecek en iyi ortamda olamayabiliyorsunuz. Bu tür anlarda bir şeyler öğrenmek ve olgunlaşmak için çabalamanız gerekiyor. Barcelona’dayken koç Itoudis beni Fenerbahçe’ye çağırdı, kendi basketbolumu oynayabilmem adına gereken öz güveni bana verdi. Bana ‘Nigel, senden şut atmanı istiyorum. Gerekirse savunmayı senin yerine başkası yapar, sen hücum ağırlıklı oyna ve sayılar at’ dedi. Saras geldiğinde ise işler daha da iyi gitti. Itoudis ve Saras, kariyerleri boyunca harika oyunculara koçluk yaptılar. Ayrıca Saras, ben Barcelona’dayken EuroLeague tarihinin en iyi dört numaralarından biri olan Mirotic’e sahipti. O zamanlar ligin MVP’si Mirotic’ti. Dolayısıyla Saras, çok iyi dört numaralara nasıl koçluk yapılacağını iyi biliyor. Dediğim gibi bazen hayatta daha çok öğrenmeniz ve olgunlaşmanız gereken zamanlar olur, sonrasında ise birileri çıkar ve size öğrendiğiniz şeyleri gösterme fırsatını verir.”

Nigel, Sasha Vezenkov’un Bayern karşısındaki 45 sayılık performansı hakkında konuştu:

“Açıkçası Vezenkov’un o gün neler yaptığına dair en ufak bir fikrim yoktu. O gün izinliydik ve muhtemelen bildiğiniz üzere ben izin günlerimi seyahat ederek değerlendiriyorum. O gün Lübnan, Beyrut’taydım ve maç oynanırken bir yerleri geziyordum. Sanırım haberi aldığım sırada bir bakkaldaydım, farklı ülkelere gittiğim zaman bakkalları gezmeyi seviyorum. Arkadaşım Nate grubumuza mesaj attı ve ‘Nigel, maçta olanları gördün mü?’ diye sordu. Ben de ‘elbette görmedim, bugün geziyorum’ diye cevap yazdım. Sonrasında Vezenkov’un yaptıklarını görünce ‘bence rekoru kırmak için uğraşmalıydı’ dedim. Gerçekten kusursuza yakın bir akşam geçirmiş, kariyerinizde bu tür akşamlara çok sık denk gelemiyorsunuz. Yine de performansından dolayı mutlu olduğunu gördüm. Açıkçası ben de rekorun hala bende olmasından dolayı mutluyum.”

ABD’li yıldız, ‘sence EuroLeague’in en iyisi kim?’ sorusuna şu yanıtı verdi:

EuroLeague’in en iyi oyuncusu kimse kim. Açıkçası bu tür tartışmalardan uzak duruyorum çünkü ben şahsen medyada söylenen her şeyi görüyorum. Söylenen şeyleri yer işaretlerine kaydedip aklımda tutuyorum, bu sayede sezon boyunca kendimi motive ediyorum. Dolayısıyla bana ‘EuroLeague’in en iyisi kim?’ sorusu sorulduğunda hiçbir zaman cevap vermedim. Açıkçası birilerinin benim yaptığım gibi sözlerimi bana karşı motivasyon kaynağı olarak kullanmasını istemiyorum. Bu yüzden EuroLeague’in en iyisi kimse kim.”

Nigel, kariyerinin en gurur verici ve en utanç verici anlarını anlattı:

“Kariyerimin en gurur verici anı kesinlikle ALBA Berlin’e karşı attığım 50. sayı. Kesinlikle öyle çünkü bu başarmak istediğim bir şeydi. İnsan olarak hayatta arkanızda bir şeyler bırakmak istersiniz, benim arkamda bırakacağım şeyse basketbol. Dolayısıyla EuroLeague’de 50 sayıya ulaşan ilk oyuncu olarak anılacak olmak… Aradan yıllar geçse bile birileri EuroLeague’deki sayı rekoru hakkında konuştuğu zaman adım hep bir yerlerde anılacak. Bu, başarmak istediğim türden bir şeydi. Dolayısıyla bunu başardığım için çok gururluyum. Kariyerimin utanç verici anı ise iki yıl önce oynadığımız Bologna deplasmanındaydı. Maç benim için çok b*ktan geçiyordu ve bu yüzden top ne zaman bana gelse hemen pas verip kurtulmak istiyordum. Maçın bir anında topu kolayca kaptırdım ve sayı oldu. Sonra ise Nick (Calathes) önümde potaya doğru koşuyordu, pası ona atmak istedim ama başaramadım. Açıkçası o maçı kazanmamız garanti gibiydi ama kaybettik, o günkü performansımdan dolayı büyük hayal kırıklığına uğramıştım. Yine de hayat böyledir. Bazen inişler, bazen de çıkışlar vardır. Dolayısıyla hedefiniz bir şekilde dengeyi sağlamak olmalı.”

Nigel Hayes-Davis, ‘iki yıl önceki Olympiakos serisi, kariyerinin en zor serisi miydi?’ sorusuna ise şu yanıtı verdi:

“Evet, öyle olduğunu söyleyebilirim. Gerçekten her sayı bir final niteliğindeydi. Ne zaman sayı yesek sanki sezon bitmiş gibi hissediyorduk. Her pozisyonun önemi çok büyüktü ve kazanmaya çok yaklaşmıştık… İkinci maçı deplasmanda kazandık, üçüncü maçta ise son topa kadar öndeydik. 30 saniye öncesine kadar lidere karşı 2-1 öne geçmek üzereydik, 30 saniye içerisinde 1-2 geri düştük. Basketbolun güzelliği burada, işte bu yüzden basketbol dünyanın en güzel sporu. Basketbolculuk dünyanın en iyi işi, her gün bu işi yaptığım için mutluyum. Dolayısıyla alabildiğim kadar keyif almak istiyorum.”

Basketbol gündemindeki en son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!
EuroLeague gündemindeki son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!

Related Post