by Eurohoops Team / info@eurohoops.net
Fenerbahçe, kuşkusuz EuroLeague tarihindeki en iyi playoff serisi başlangıcını yaptı ve üst üste iki deplasman galibiyetiyle kendi şehrinde oynanacak Final Four’a sadece bir galibiyet uzaklıkta bulunuyor.
Fenerbahçe‘nin bu sezonki ilerleyişinde önemli bir paya sahip olan Ekpe Udoh hala 7.5 ribaunt ve 2.18 blok ortalamalarıyla ligin lideri. Aynı zamanda ABD’li pivot ligin pivotları arasında en yüksek verimlilik puanı ortalamasına (19.9) sahip oyuncu.
Panathinaikos‘a karşı ilk iki playoff maçında da verimlilik puanını 23.5’a, skor ortalamasını da 12.1’den 15’e çekti. İkinci maçta 22 sayı, 9 ribaunt ve 34 verimlilik puanıyla çok önemli rol oynadı.
Yıldız oyuncu playoff serisinin üçüncü maçının öncesinde EuroLeague.net’e bir röportaj verdi.
Merhaba Ekpe. Sekiz yıldır beş maç üzerinden oynanan playoff serilerinde ilk kez bir takım deplasmanda 2-0 öne geçti. Bu ihtimali düşünüyor muydunuz, Atina’da iki maçı da kazanmayı?
“Kesinlikle. Sağlıklı olduğumuzda gerçek bir problem olduğumuzu biliyoruz. Şu anda da sağlıklı durumdayız. İlk beşimize ve rotasyon oyuncularımızın hepsine sahibiz. İyi basketbol oynuyoruz, özellikle de son iki maçtır. Koç bizi burada oynamaya hazırladı. Kendi salonumuzda oldukça fazla ses çıkaran hoparlörlerin önünde antrenman yaptık ve hazırdık. Hedefimiz belli ve bu yolda adımlar atıyoruz.”
EuroLeague’de birçok zorlu salon gördünüz fakat artık playoff’tayız ve bu en zorlusu. Bu tarz bir atmosferde neler yapmanız gerektiği konusunda başka bir şeyler söyledi mi?
“Sonuna kadar birlikte kalıp savaşmamızı söyledi. Bu zorlu bir maçtı fakat savaştık ve birlikte kalarak iki galibiyet aldık.”
Senin de söylediğin gibi çoğu insan bu kez sağlıklı olduğunuzu ve bunun tehlikeli olacağını düşündü fakat siz Atina’da şov yaptınız. Bu şekilde olmasını bekliyor muydunuz?
“Sağlıklı olduğumuzda nasıl oynayacağımızı biliyoruz ve riske girmek zorundayız, özellikle de şu anda. Buraya çıkarken artık risk alma zamanının geldiğini biliyorduk. Salı günü bir galibiyet daha almak zorundayız ve taraftarımızın buna hazır olacağını biliyorum.”
1. maçtan konuşacak olursak Panathinaikos evinde 15 maçta 14 galibiyet almıştı ve ikinci yarının başında siz de derin bir kuyuya düşmüştünüz. Nasıl toparlandınız?
“Sadece savunmayla. Geçen yıldan bu yana gerçekten iyi bir savunma takımıyız. Vesely ile birlikte rakipleri değiştirebiliyoruz ve planlarımız işliyor. Övgüleri koçlarımıza göndermelisiniz. Bizi hazırlarken çok iyi iş çıkarttılar ve biz de buraya gelip her şeyimizi verdik.”
İkinci maçta uzun bir süre peşinizdeydiler, bazen biraz geriden gelip bazen biraz öne geçtiler. 16 sayıdan geri gelmek mi yoksa bu mu daha zordu?
“Hayır… fakat bana göre bu büyüklüğünüzü gösteriyor. Diğer birkaç röportajımda da bunu söyledim: bizim hikayemiz bu. Geçen yıl da hikayemizi yazdık ve insanlar bu takım hakkında çok konuştu. Fakat kazansak da kaybetsek de bizim tarihimizi kendi ellerimizle yazdığımızı anladılar. Bence bu bizim için işe yaradı.”
Şu anda İstanbul’a birçok ev ödevinizi yapmış olarak gidiyorsunuz. Bu seride fazla özgüvene sahip olmamanın ne kadar kritik bir önemi var?
“Bu önemli fakat biz tecrübeli bir takımız. Orada daha önce de bulunduk ve taraftarlarımız da yanımızda olacak. Bu maçta da gerekli riskleri alacağımızı biliyorum. Sezonun en önemli maçı. Bu seride her maça böyle yaklaştık, sezonun en önemli maçı olarak…”
Sakatlık durumuna tekrar dönecek olursak, bunun gerçekleşmesini bekliyor muydunuz ve bu sayede mi oynayabildiniz?
“Hayır, böyle bir şartla beklemiyorduk. Sağlıklı olmadığımızda da bunu çözmeye çalışıyoruz. Hala iyi basketbol oynayabilecek vücutlara sahibiz ve bunu gerçekten yapmıyorduk. Bununla sorun yaşıyorduk. Fakat hepimiz sağlıklı olduğumuzda bu takımın geçen yıl sahada olan takımla aynı olduğunu biliyoruz. Bir kez sağlıklı olduğumuzda iyi olacağımızı biliyoruz fakat takım olarak oynayabildiğimiz kadar iyi oynamaya çalışmak zorundayız. Yılın sonuna doğru düşüşteydim çünkü son dört maçımızdan üçünü ve ev sahibi avantajımızı kaybettik. Fakat sağlığımızı kazandık ve antrenman açısından iyi bir hafta geçirdik. Sonunda hazırdık. Salı günü buna devam etmek zorundayız çünkü onlar sahaya sahip oldukları her şeyi koyacaklar. Elenmek istemeyecekler.”
Savunmayı bir arada tutmaktan ne kadar keyif alıyorsun, yaptığın bloklar gibi? Birinci maçta Bogdan Bogdanovic’ten yardım aldın…
“Çok harika hissediyorum ve savunma yapmayı seviyorum. Benim kariyerim böyle geçti. Eğer savunmacılarını gerçerlerse benimle karşılaşacaklarını biliyorlar. Bu harika. Koç bana çok güveniyor, özellikle de adam değiştirmelerde. Bu pozisyonda olmaktan çok memnunum.”
Final Four’un İstanbul’da olacağını bilmek sizde bir baskı oluşturuyor mu ya da daha çok bir motivasyon mu yaratıyor?
“Bir baskı olduğunu düşünmüyorum. Sakatlıkların bize çok zarar verdiğini ve bu yüzden iyi basketbol oynayamayadığımızı düşünüyorum. Final Four, nerede olduğundan bağımsız olarak Final Four. Yılın sonunda Final Four’da olmak istiyorsunuz ve biz çok yaklaştık. Bir maç uzaklıktayız.”
Geçen yıl şampiyonluğu bir ribaunt ile kaçırdınız. Bütün bu sezon aldığınız yol boyunca bunu bir motivasyon aracı olarak düşündünüz mü?
“Bunun hakkında düşünmemeye çalışıyorum. Hala maçı izlemedim. Ne olduğunu biliyorum. İnsanlar sebebin o ribaunt olduğunu düşünüyor fakat üçüncü çeyrekte ölümcül bir hücuma sahip rakip karşısında 21 sayı gerideydik. Geri dönüş için savaştık, yorulduk, orada bir ribaunt vardı, her neyse. Hazırız. Bu hedefe ulaşmaya çalışıyoruz.”
İstanbul’da kazanmak geçen yılı unutturur mu? Aynı zamanda ilk Türk şampiyon olmak?
“Bu büyük bir şey. Taraftarlarımız şimdiden biletlerin %59’unu satın aldı ki zaman içerisinde bu sayı artacak. İnsanlar karaborsadan bilet alıyor. Fakat bu kadar çok Türk taraftara sahip olmak her Türk takımı için özel olur, özellikle İstanbul’da olması. Ancak biz başardığımız takdirde evimizi oraya getireceğimizi biliyoruz. Aynı zamanda sahada kazanmalıyız. Söylediğim gibi bu fırsat için minnettarım. Forma şansı bulamadığım Los Angeles Clippers‘taki belirsiz bir gelecekten bu spordaki gelmiş geçmiş en iyi koçlardan biri olan Obradovic‘le çalışıyor olmak… Gerçekten çok minnettarım. Sonunda EuroLeague’i kazanarak özel bir şeyi başarmak istiyoruz. Geçen yıl, CSKA sevindi, fakat keyfi gördünüz. Çok keyifliydi ve İstanbul’da kazanmak… Daha önce yapılmamış bir şeyi başaracağız. Ve tabii ki Türkiye’de!”