Düşler Burada Gerçek Olur: 25 Yaşında, İstanbul’da İki Adam

2017-05-19T10:42:03+00:00 2017-05-22T18:27:53+00:00.

admin69

19/May/17 10:42

Eurohoops.net

Bir şehir, iki Sırp yetenek… Djordjevic’in şutunun üzerinden 25 yıl geçti ve kader sanki ağlarını muhteşem bir hikaye için örüyor.

by Mete Budak @mete_budak / info@eurohoops.net

Bu hafta sonu İstanbul’da öyle bir şeye tanıklık edebiliriz ki Avrupa basketbol tarihinin en muhteşem hikayelerinden bir tanesi bu kutsanmış şehrin topraklarından doğabilir.

Birisi Sırp basketbolunun efsanesi. Diğeri ise efsane olmaya büyük aday. Zaman ve mekan, yaş ve simalar… Her şey hazır. Sadece bu hayale biraz gerçeklik katmaya ihtiyacımız var.

Sene 1992, yer İstanbul. Aleksandar Djordjevic, Zeljko Obradovic‘in koçluğunu yaptığı Partizan’la İstanbul’a Final Four için gelmişti. Partizan, Philips Milan, Estudiantes ve Joventut Badalona dörtlüsünden Partizan’ın şampiyonluğu için o dönem sürpriz kupon yapanlar dışında hiç kimse bahis oynamamıştı.

Sadece 21.7 yaş ortalamasına sahip Partizan o dörtlünün en genç takımı olmasının yanı sıra tüm sezon boyunca savaş nedeniyle evi olan Belgrad’da yalnızca bir maç oynayabilmişti. Belgrad yerine Fuenlabrada’da iç saha maçlarını oynayan Partizan sezon boyunca evinde yalnızca bir maç kaybetmesine rağmen o takımın Avrupa’nın zirvesine çıkabileceğine inanan çok az insan vardı.

Yarı finalde Philips Milan’ı o sezon üçüncü kez mağlup edip finale çıkan Partizan, finalde Joventut Badalona’nın rakibi oldu. Final ise İstanbul’un şanına yakışır bir sonla bitti.

25 yaşına sadece birkaç ay uzaklıkta olan Aleksandar Djordjevic, bitime saniyeler kala Partizan’a ve Sırbistan’a tarihinin ilk ve tek EuroLeague şampiyonluğunu getirdi. O şut, İstanbul’un spor tarihine kazandırdığı ikonik anlarından biri için mükemmel bir fotoğrafı çıkartıyordu.

Djordjevic İstanbul’a gelirken şu sözleri söylemişti:

“İstanbul’u düşlüyorum. Yavaş yavaş kendimi bir rüyaya kaptırıyorum: Belgrad’da uçaktan elimde kupayla iniyorum, Avrupa Şampiyonu’nun kaptanı olarak. Hayatımda bundan daha iyi hissedebileceğim başka bir an olur mu, bilmiyorum.”

Djordjevic İstanbul’u ve EuroLeague kupasını düşlüyordu. Tüm düşlerinin gerçekliğe dönüştüğünü kendi gözleriyle izlerken bile belki de inanamıyordu. O farkındalığa ulaştığında binlerce Partizan taraftarı kendisini havalimanında karşılıyordu.

25 yıl sonra benzer bir adam aynı şeyleri düşlüyor. İsmi Bogdan Bogdanovic ve 25 yaşından sadece birkaç ay uzaklıkta. O da Partizan’ın bir ürünü. Tıpkı Djordjevic gibi, Zeljko Obradovic‘in komutası altında Avrupa’nın en büyüğü olmayı arzuluyor ve bunu İstanbul’da bu hafta sonu gerçekleştirebilir.

Eurohoops’a verdiği özel röportajda“İstanbul’a geldiğimden bu yana Fenerbahçe formasıyla EuroLeague şampiyonluğunu düşlüyorum” demişti Bogdanovic.

Olur ya… Hayal etmek parayla değil. Avrupa basketbolunun genlerinden bahsedecek olursak ilk uğramamız gereken yer Yugoslavya olur. Böyle bir hikaye şayet yazılacaksa o hikaye kökenini Eski Yugoslavya’dan alır, gerçekliğe dönüşmesi ise İstanbul’da olur.

Aynı daha önce olduğu gibi.

“Bunu daha önce hiç düşünmemiştim. Böyle bir tesadüf gerçekten muazzam. Eğer gerçekleşirse de muhteşem olur ama şu an finali düşünmek için erken. Şu an tamamen Real Madrid maçına konsantre olmuş durumdayım. Ama elbette bu harika olurdu” dedi Bogdan Bogdanovic kendisine konu hakkındaki hislerini sorduğumda.

Bogdan Bogdanovic şampiyon olacak mı? Kim bilir? Belki şampiyon “olmakla” da kalmayacak şampiyon “yapacak.”

Hatta, belki şampiyon yapmakla da kalmayacak. Tıpkı 25 yıl önce 25 yaşına basmaya hazırlanan Sasha Djordjevic gibi, onun yaşında, 25 yıl sonra son saniye şutuyla tanık olacağımız en büyük spor hikayelerinden birini yazacak.