By Mustafa Kocatürk / info@eurohoops.net
Geçtiğimiz günlerde İspanya’da Televisio 3 adlı televizyon kanalına röportaj veren Fenerbahçe Doğuş koçu Zeljko Obradovic, geçtiğimiz sezon ki EuroLeague zaferinden önümüzdeki senenin planlamalarına kadar birçok konuda konuştu. İspanyolca yapılan röportajı Eurohoops sizler için çevirdi!
Fenerbahçe‘deki görev tanımı hakkındaki soruya Zeljko Obradovic; “Benim işim her şey. Sabahları yatağımdan kalkar kalmaz hemen çalışma sahasına gidip oyuncularımı ve teknik ekibimi görmek istiyorum. Ancak bu arzuya sahip olmayacağım, bir gün olabileceğini biliyorum.” cevabını verdi.
Tecrübeli koç, gelecek sezon bulundukları her kulvarda şampiyon oldukları için herkesin onları yenmeyi isteyecek olması konusunda ise, “Böyle bir durumun içindeyiz. EuroLeague’i kazanmanın ne demek olduğunu ve EuroLeague ve Basketbol Süper Ligi’ndeki takımların bizi ne kadar yenmek istediklerini biliyorum. Yaz size bir sonraki sezon kullanacağınız takımı oluşturma fırsatı veriyor. Geçtiğimiz sezon takıldığımız yerleri analiz etmeli, onları daha iyi hale getirmeli ve önümüzdeki sezona hazır olmalıyız. Şüphesiz ki Fenerbahçe, hem takım hem kulüp olarak sadece tek bir hedefe sahip: Tüm kupalar için savaşmak” dedi.
Sırp koç, sarı lacivertlilerin geçtiğimiz sezonda yaşadığı sıkıntılardan ders aldığını belirtti ve şunları söyledi: “Geçtiğimiz sezonun son iki ayını hatırlamak kolay. Panathinaikos‘la oynadığımız çeyrek final serisinden sezonun sonuna kadar. Ancak sezonun geri kalan kısmında da neler olduğunu unutmamalıyız. Bir çok sakatlık yaşadık ve bunlar yüzünden yalnızca 7 maç tüm gücümüzle sahaya çıkabildik. EuroLeague’de ve Basketbol Süper Ligi’nde genellikle eksiklerle mücadele ettik.
Sahip olduğumuz kadro geniş çünkü genç oyunculara da sahibiz. Sezon boyunca oldukça başarılı bir gelişim gösterdiler. Umarım önümüzdeki sezon daha da iyi oynarız. Sezon içindeki oyunumuzda bir denge yakalamalıyız. Yaşadığımız şeyler bize bunu öğretti ve önümüzdeki sezonda da bize yardımcı olacak. Eğer sezonun kritik noktalarında tam kadroysanız bu sizi biraz daha şanslı kılıyor. Bunu o anda gördünüz ve takım daha iyi oynamaya başladı. Biz nasıl basketbol oynamamız gerektiğine dair bazı net fikirlere sahibiz“.
Obradovic, takımının EuroLeague’i kazanarak etkileyici bir şeyi başardığının farkında ancak Türkiye Ligi playofflarında gösterilen performans da onu fazlasıyla mutlu etmiş durumda: “Bir Türk takımıyla EuroLeague’i kazanmak etkileyici bir şey. Bunun birçok sebebi var ancak en etkileyici olanı ise bunu başaran ilk Türk takımı olmuş olmak. Final Four’da zafere ulaştıktan yalnızca iki gün sonra Türkiye Ligi’nde play-off’lar başlıyordu. Tecrübelerime dayanarak bunun takımım adına zor bir durum olacağını düşünüyordum. Ancak takımım maçlarda da inanılmaz bir iradeyle oynadı. Tüm serileri süpürmemizin ana nedeni belki de bu iradeydi. Kimse bizden böyle bir şey yapmamızı beklemiyordu ancak oyuncularım sahaya büyük bir irade koydu. Belki de ligi erkenden bitirip çabucak tatile çıkmak istediler“.
Efsanevi koç, kazandıkları EuroLeague kupasını değerlendirirken; “Her kupa özeldir. Her zaman mümkün olduğu kadar ileriye gitmek için çalışırsın. Bu Fenerbahçe takımı, 4 yıl önce, bir şeyler başarması amacıyla kuruldu. Sonunda EuroLeague’i kazandığınız zaman başarılar hakkında konuşmak kolay. Ancak biz geçtiğimiz 3 senenin hepsinde Final Four oynadık. 3 Final Four, 2 final ve bir kupa. Bunu yapan tek ekibiz. Bunu üç yıldır hiçbir takım başaramadı. Şimdi herkes Fenerbahçe’yi Avrupa’nın önemli güçlerinden biri olarak gösterebilir. Ekipteki herkesin arzusu da bu yolda devam etmek” açıklamasını yaptı.
Sırp koç, Avrupa basketbolundaki son problemlerin de farkında. Obradovic, oyuncuların şartlarını iyileştirmek istemeleri ve FIBA-EuroLeague arasında milli takım takvimi dolayısıyla doğan yeni kriz hakkında kendisine yöneltilen sorulara şu yanıtları verdi: “Temel olan oyuncuları düşünmektir. Çünkü çok fazla maç var ve dinlemek için fazla fırsat olmuyor. Bu geri geldiğin günden daha zor. Bu sezon tam 76 tane resmi maça çıktık. Bunun yanında 12 hazırlık maçı vardı ve milli takımlarında olduğu daha fazla maça çıkan oyuncularım da oldu. İşte tam bu yüzden FIBA’ya bir milli takım arası yaratmanın yanlış olduğu düşüncesindeyim. Bunun kimse için iyi olacağını sanmıyorum. Bu soru, oyuncuların istediği şekilde cevaplanmalı.
EuroLeague maçları durdurmak istemiyor ve biz de bu karara uymalı ve EuroLeague’de oynamaya devam etmeliyiz. Bazıları bunu düşünmeli. Neden NBA oyuncuları milli takımlarda oynama yükümlülüğüne sahip değilken EuroLeague oyuncuları böyle bir yükümlülüğe sahip olsun? Oyuncuların maaşlarını kulüpler öder. Diyelim ki bir oyuncu milli takımlar için kulübünden 10 günlüğüne ayrıldı ve burada sakatlandı. Tabii ki böyle bir şeyin olmasını istemiyoruz ancak böyle bir şey olduğu zaman bu oyuncunun maaşını kim ödeyecek? Bu çok ciddi bir soru. Ve bu maçlar oyuncular gittiği ve geldiği için sezonu durduruyor. Bu saçmalık. Bu bir paralog (üst üste binme). Ben bunu EuroLeague’in ortaya koyduğu duruştan önce de söyledim. EuroLeague yöneticileri bir araya gelmeli ve bir oyuncular birliği kurulması gerektiğini anlamalıdır. Ancak böylelikle karar alan konumuna geçebilirler. Bu çok önemli. Oyuncu haklarını her zaman savunacağım. Ben alınan kararların içinde onların da bir şekilde olması gerektiğine inanıyorum. Fenerbahçe olarak ne yapacağımızı biliyoruz ve duruşumuz da bu yönde olacak. Oyuncularımızın sezon devam ederken milli takımlarda oynamasına izin vermeyeceğiz.
İnsanlar onlara hain olduğunu söylecektir. Ancak bir NBA oyuncusu hain olmuyorken neden EuroLeague oyuncuları hain oluyor? Bu anlaması çok kolay bir durum. Dediğim gibi kimse oyuncuların sağlığını ya da basketbolcular için neyin daha iyi olacağını düşünmüyor. Herkes fırsatlardan istifade etmek istiyor. Oyuncular tüm bunların üstünde olmalı.
Ben de yıllar önce takım koçluğundan milli takım için ayrıldım. Bu çok zor, neredeyse imkansız. Ben burada EuroLeague için konuşuyorum. EuroCup gibi diğer organizasyonlar için değil. Sanırım onlar diyaloğa girmek istiyorlar.
Başarılı koç, yeni sponsorları Doğuş Grubu hakkında ise şunları söyledi: “Doğuş… Bu çok güzel bir şey. Doğuş Grubu’nun başkanı büyük bir Fenerbahçe taraftarı olan büyük bir kişilik. Onun Fenerbahçe’ye dair nasıl bir hissi olduğunu biliyorum. Bu işin ekonomik tarafı Fenerbahçe başkanıyla kendisi arasında. Bu konuyla en çok ilgilenenler onlar. Bu ortaklıkla birlikte Avrupa’daki en iyi ekiplerle aynı seviyede olmamızı sağlayacak bir bütçeye sahip olacağız. İspanyol takımları, Yunan takımları, Maccabi Milanı… İstediğimiz bütçe olarak bu seviyede olmak. Fenerbahçe, Avrupa’nın seçkin takımları arasında yer alıyor. Bu bizim çalışma mantığımız. Doğuş Grubu’nun başkanı gibi bir beyefendinin bizimle olduğu için çok mutluyuz. Onunla birlikte büyük bir aile gibiyiz”.
Obradovic, son olarak EuroLeague konusunda da yorumlar yaptı: “Umarım 2017/18 sezonu geçtiğimiz sezon nasıl bittiyse öyle devam eder. Çünkü yeni formatla birlikte Euroleague’in izleyici kitlesi artarken Euroleague’le ilgilenen insan sayısı da artış gösterdi. Büyük bir rekabet içinde yarıştığımıza inanıyorum ve her geçen yıl bu rekabetin dozajı artacak. Tam da bu yüzden bu yüzden daha güçlü ve en üst seviyede kalabilecek takımlara ihtiyacımız var. Yalnızca benim ekibimde değil, tüm Euroleague takımlarında“.
*Zeljko Obradovic röportajının çevirisi Eurohoops tarafından yapılmıştır. İzin alınmadan veya kaynaksız bir şekilde kullanılması kesinlikle yasaktır.