Şampiyona Özel Uzun: Jason Thompson

30/Tem/17 12:29 Temmuz 30, 2017

Utkan Sahin

30/Tem/17 12:29

Eurohoops.net
Apr 8, 2015; Salt Lake City, UT, USA; Sacramento Kings forward Jason Thompson (34) dunks the ball during the first quarter against the Utah Jazz at EnergySolutions Arena. Mandatory Credit: Chris Nicoll-USA TODAY Sports

Fenerbahçe Doğuş, Amerikalı pivot Jason Thompson’ı kadrosuna katarken taraftarın aklındaki soru yeni transferin Ekpe Udoh’un boşluğunu doldurup dolduramayacağı!

By Utkan Şahin / info@eurohoops.net

Geçtiğimiz sezon büyük bir başarı öyküsü yazan Fenerbahçe, İstanbul’da düzenlenen Final Four’da tarihin en baskın performanslarından birini sergileyerek şampiyonluğa ulaştı.

Şampiyonluğun birçok kahramanı olsa da Ekpe Udoh iki maçta da ortaya koyduğu performansla herkesten farklı bir noktaya ulaştı. Real Madrid karşısında sadece iki asistle triple-double’ı kaçıran yıldız uzun, Olympiakos maçında ise tam beş blok yaparak çemberi rakiplerine kapattı ve Final Four’un MVP’si oldu.

Özellikle geçtiğimiz sezon Fenerbahçe‘nin oynadığı Real Madrid serisinden itibaren eski kıtanın en önemli oyuncularından biri olacağını gösteren Ekpe, karakteri ve gelişimiyle bir yıl içerisinde bunu gerçeğe dönüştürdü. Hem çemberi koruyan korkusuz bir uzun hem de hücumda pas noktası olan harika bir pasörünüz olması her zaman karşınıza elinizde olacak bir fırsat değildir.

Udoh’un sarı lacivertlilerle olan kontratında 15 Temmuz’a kadar NBA çıkışı mevcuttu ve kendisini zor bir karar bekliyordu. Yıldız oyuncu, bir kez daha NBA’de şansını denemek istedi ve EuroLeague şampiyonundan ayrıldı. Avrupa’nın en iyi uzununu kaybetmek Fenerbahçe taraftarını şoka uğratırken teknik kadro ise hemen kolları sıvadı ve Amerika’da yapılan görüşmeler sonrası Jason Thompson ile anlaşmaya vardı.

Jason Thompson‘ın Ekpe Udoh’un yerine gelmiş olması doğal olarak kıyaslamaları da beraberinde getirecek ancak bu tip kıyaslamalar Thompson için haksızlık olacaktır çünkü yıldız oyuncunun özellikleri selefinden oldukça farklı.

Basketbol evrensel bir oyun ancak kültürel farklılıkları olduğu da büyük bir gerçek. Yetenek, fiziksel ve atletizm olarak Amerikalı oyuncuların önemli bir avantajları olduğu kesin ancak eski kıtanın basketbol geleneklerine uyum göstermeleri her zaman beklenen seviyede olmuyor.

Ekpe Udoh bunun tam ters bir örneğiydi. Altıncı sıradan draft edilecek kadar önemli bir potansiyel olsa da sakatlıkların da etkisiyle beklenen gelişimi gösteremeyen Ekpe’nin buraya geldiğinde neler verebileceği büyük bir tartışmaydı. Bu noktada bile Jason Thompson ile aralarında farklılık var. Thomspon’ın aksine Ekpe’nin ilk geldiği zaman karşılaşması gereken büyük beklentiler yoktu. Daha çok Vesely‘e iyi bir partner olması bekleniyordu ancak Udoh beklentilerin üstüne çıktı ve özellikle Ocak ayından sonra Avrupa basketboluna neredeyse tamamen uyum sağlayarak performansını yükseltti.

Ancak Ekpe’nin yaptığı her zaman gördüğümüz bir şey değil, bu yüzden iki ay içerisinde Thompson’dan aynısını beklemek şu aşamada biraz hayalcilik. Thomspon ilk aylarında buranın oyununa adapte olmaya çalışacak ve bunu yaparken Avrupa basketbolunda basit kaçacak bazı hatalar yapacak.

Her transfer uyumsal açıdan bir risktir. Amerikalı oyuncunun buraya ne kadar uyum sağlayabileceğini tahmin etmek çok zor ancak Thompson’ın oyun bakışı üstünden biraz değerlendirme yapmak gerekirse risk oranı olarak kesinlikle bir Anthony Bennett değil. Thompson’ın başarılı olduğu NBA kariyerini en iyi betimleyecek kelime “savaşçı” olması. Bennett’in aksine Thompson’ın bu oyunu seviyor ve bu oyunu için her şeyini ortaya koymaktan çekinmiyor. Zeljko Obradovic‘in oyuncuların gelişimi açısından başardıklarını düşündükçe Thompson bu isteğini koruması halinde adaptasyonunun daha kolay olması bir gerçek.

Ancak uyum sadece istekten ibaret değil. Thompson, 31 yaşında ve 9 yıllık profesyonel kariyeri boyunca elde ettiği bazı alışkanları kırması gerekecek. Basketbolunun en temel konularından biri alışkanlıktır. Bu yüzden bu alışkanlıkları kırmak düşünüldüğü kadar kolay bir durum değil. Bunun yanında Thompson’ın bu aralar Avrupa basketbolunda çok tartışılan antrenman temposu gibi birçok küçük gözüken ancak onun alışkın olmadığı konularda mücadele etmesi gerekecek. Bu konularda da neler yapabileceğini şimdiden kestirmek çok zor.