By Mustafa Kocatürk&Semih Tuna /info@eurohoops.net
Artık sezonun açılmasına günler kalmış vaziyette.
Eurohoops olarak Tahincioğlu Basketbol Süper Ligi’nden sonra Turkish Airlines Euroleague için de bu sezon patlama yapmasını beklediğimiz 10 oyuncuyu sıraladık.
Listedeki tüm isimler, sahip olduğu potansiyellerle Euroleague’i izlemek için bir neden. Bu listeyi yazarken doğrusunu söylemek gerekirse heyecanlandık.
10 ismin hepsi kariyerlerinin belli dönemlerinde kendilerini ispatlamış isimler ama bu sezon ‘lider’ sıfatını da almaya yakın oyuncular.
Türkiye’de aktif olarak oynayan 1 oyuncunun yanı sıra 2 isim de geçtiğimiz yıl bu topraklarda, Tahincioğlu Basketbol Süper Ligi’nde yer alıyordu.
Fazla uzatmayalım ve geri sayıma başlayalım.
Jordan Theodore – EA7 Milano
Yaşı: 27
Pozisyonu: Oyun kurucu
Kariyeri: Antalya BŞB, Mersin BŞB, Bresse, Fraport Skyliners, Banvit
İstatistikleri: 48 maç – 17.5 sayı – 7.3 asist – 3.7 ribaund
Geçtiğimiz yıl kariyerinin en iyi sezonunu ülkemizde izlediğimiz Jordan Theodore, artık nihayet istediği seviyeye çıkıyor. Buraya gelmeyi de kesinlikle hak etti.
Yetenek tavanı bu kadar düşen Avrupa’da, son iki sezondaki çıkışıyla kendini benimseten Theodore, geçtiğimiz sezon Şampiyonlar Ligi’nde MVP olmadan dahi EuroLeague takımlarının ilgisine mahzar olmuştu. Geçtiğimiz sezon Banvit’e Türkiye Kupası’nı kazandıran ve Şampiyonlar Ligi’nde de takıma final oynatan Theodore, EuroLeague kariyerine istim üzerinde başlayacak.
Theodore’un en büyük sıkıntısı ise hücumunun sezon ilerledikçe tahmin edilebilir bir hal alması ve kendine duyduğu inanılmaz güven. İlk kısım Milano gibi her noktasında skorerler bulunan bir takımda sorun yaratmayabilir ancak ikinci kısım Theodore’ın kariyerinin önündeki en büyük engellerden de biri.
Önümüzdeki sezon Milano kadrosunun EuroLeague’de yapacakları konusunda ümitli olan insan sayısının çok olacağını sanmıyorum. Ancak o kadronun illa özel geceleri olacak. Jordan Theodore da o özel geceleri, unutulmaz kılan adamlardan biri olabilir.
Mathias Lessort – Kızılyıldız
Yaşı: 22
Pozisyonu: Pivot
Kariyeri: Elan Chalon, Nanterre
İstatistikleri: 58 maç, 10.1 sayı, 6.9 ribaund, 1.12 blok
Kızılyıldız bu sene bir kere kadrosunda küçülmeye gitti. Bu seneki mütevazi kadrolarının en heyecan verici parçası ise Mathias Lessort.
Peki neden? Mathias Lessort Avrupa seviyesinde atlet bir pivottan isteyebileceğiniz her şeye neredeyse sahip. Açmak gerekirse, kendisi çok iyi bir pick&roll oyuncusu. 205 boyuna rağmen sahip olduğu 115 kilo ve büyük çerçevesi onun perdesini kullanan kısa için oldukça yeterli bir alan açıyor. Perde yaptıktan sonra o kalıptan beklenmeyecek seviyede çabuk ve yaşına göre de doğru açılarla hareket ediyor. Savunmacısı yakaladığı temaslardan asla çekinmiyor. Kariyeri boyunca PER40’ta maç başına 6’dan fazla kez çizgiye gitmeyi başardı ve sert temaslara rağmen de oldukça iyi bir bitirici olduğunu söylemek gerek. Saha içi isabet oranı %61. Bunlarda da tabii çift ayakla zıplamayı öğrenmiş olması önemli bir etken ve bir pick&roll uzunu için önemli bir fundamental yeteneği.
Lessort pick&roll hücumunun yanında çok da iyi bir kulvar koşucusu. Bir pivot olmasına karşın maç başına 1.3 sayıyı geçiş hücumunda buluyor
Mathias Lessort’un oyununun savunma tarafı da bu pick&roll hücumundan geri kalır değil. Bu sene PER40’ta maç başına 2.2 blok ortalamasıyla oynuyor. Bu atlet özellikleriyle sivrilen bir pivot için çok etkileyici gözükmese de yine PER40’ta çaldığı 1.7 top bence oldukça doyurucu. Pick&roll savunmasında oldukça iyi. Rakip kısayı show-up’la karşılaması gerektiği zaman çabuk ayakları onu kısanın yanından çok çabuk şekilde eşleşmesinin yanına götürüyor. Yine ters eşleşmede kaldığı zaman kalıbı ve atletizmiyle rakip kısa için kolay kolay kullanılabilecek bir rakip değil. Bunların yanında rakibi post-up oynadığı zaman temas yaratmaktan çekinmeyen oyuncu, 215 civarındaki kanat açıklığıyla da oldukça tehlikeli bir blokçu.
Jonah Bolden – Maccabi Tel-Aviv
Yaşı: 21
Pozisyonu: Pivot/Forvet
Kariyeri: UCLA, FMP
İstatistikleri: 40 maç, 12.6 sayı, 7.3 ribaund, 1.4 asist
Elinizde 2.08 boyunda, uzun kollu, fena da atlet olmayan bir oyuncu var. Bu oyuncu gerçekten iyi bir şutör. Orta mesafede çok iyi, yayın gerisinden de her geçen gün kendini geliştiriyor. Dip çizgiden topla potaya gidebiliyor, orta mesafede dribling üzerinden şut atabiliyor ve topu yere vurarak dibine giren savunmacıları eksiltebiliyor. Savunmada da yavaş ayaklı sayılmaz ve pozisyonuna göre iyi bir pota koruyucusu. Ve 1996 doğumlu. Kulağa kesinlikle yatırım yapmaya değer geliyor değil mi? İşte Bolden böyle bir oyuncu
İşin hücum tarafında Jonah Bolden oldukça keskin bir skorer. UCLA’de oynadığı dönemde Erwin Dudley gibi orta mesafede keskin bir oyuncuydu ancak yayın gerisinden bir o kadar da isabetsizdi. Bu sene Sırbistan’da FMP forması altında bu yönünü oldukça geliştirdi. Deneme sayılarını 1.2’den
4 seviyesine çeken Avustralyalı uzun, isabet oranını da %25’ten %39’a yükseltmeyi başardı. Şut konusunda kendini en rahat hissettiği nokta sol dip olsa da forvetten de fena bir bitirici değil ve orta mesafenin her yerinden potayı görmek konusunda zorlanmıyor. Az önce yukarıda da belirttiğim gibi skorlarını topa yere vurarak da üretebiliyor. Zaten iyi şutör olan oyuncunun, onun şutuna karşı önlem alan savunmalar için de bir panzehiri olması ve bunu da henüz 21 yaşındayken geliştirmiş olması gerçekten etkileyici.
İşin savunma tarafında en önemli malzemeleri uzun kolları ve oyuna olan sadakati. Maç başına yakaladığı 1 blok ortalamasıyla pozisyonu için iyi bir rim-protector olan oyuncu, uzun kolları ile bloklayamadığı pozisyonları bozabiliyor ve içeri girmeye çalışan rakip kısalar için mental bir duvar örüyor. Re-bound konusunda da uzun kolları ve oyunun içinde kalmasıyla aktif olmayı başaran isim özellikle hücum ribaundlarında oldukça etkili. Maç başına 27 dakika süre almasına karşılık 2.7 hücum re-bound’u ortalaması yakalayan oyuncunun toplam ribaund ortalaması ise 7.3. Yakaladığı %21’lik savunma re-bound’u oranı da ne kadar etkileyici bir ribauntçı olduğuna ayrı bir kanıt.
Vincent Poirier – Baskonia
Yaşı: 23
Pozisyonu: Pivot
Kariyeri: Paris Levallois
İstatistikleri: 41 maç, 10.7 sayı, 7.5 ribaund, 0.78 blok
Baskonia‘nın transferdeki başarısı malumunuz. Uzun zamandır alt seviyeden potansiyelli gençleri bünyesine katan Baskonia’nın bu sezon bu kapsamda yaptığı transfer ise Vincent Poirier.
EuroBasket 2017’de Fransa Milli Takımı formasıyla da izlediğimiz Vincent Poirier, belli bir mesafeden Joeffrey Lauvergne’i andırsa da oyun olarak farklı meziyetlere sahip olan bir oyuncu. 2.13’lük boyu ve gerekli hareketliliği ile beş numara pozisyonunu tamamen kapayabiliyor.
Oyuncunun bir diğer özelliği de çok iyi bir ribauntçı olması. Özellikle bu seneki Baskonia kadrosu gibi açık alan ve yüksek tempoya ihtiyaç duyan kadroda bu onun için çok önemli bir artı.
Ancak Poirier kalabalık bir rotasyona dahil olacak. Hali hazırda Diop ve Voigtmann gibi ne vereceği belli oyunculardan kurulu rotasyona girmek konusunda Poirier ilk zamanlar sıkıntı yaşayabilir ve bunu da sezonun tamamına yayarsa EuroLeague kariyerinden umduğunu bulamayıp bir alt seviyeye geri dönebilir.
Anthony Gill – Khimki
Yaşı: 24
Pozisyonu: Forvet
Kariyeri: Yeşilgiresun Belediye
İstatistikleri: 30 maç, 14.4 sayı, 6.9 ribaund, 0.5 blok
Geçtiğimiz sezon Yeşilgiresun projesi takımda çok yetenekli iki değer barındırıyordu. Okben Ulubay ve Ricky Ledo. Ancak onların arkasındaki pis işleri de müthiş yapan ve bunu yaparken de hakkını veren bir isim vardı: Anthony Gill.
Anthony Gill, yaşı itibariyle gelişmeye açık olsa da hali hazırda bile çok değerli bir uzun. Atletizmi ve oyuna sadakati ile takımın birçok noksanını tutkallayabilecek olan Anthony Gill’in alamet-i farikası da zaten artık bulmakta zorlandığımız oyuncu tiplemesinden olan “tutkal oyuncu” tanımına uyuyor olması.
Oyununun eksikleri yok mu? Tabii ki var. En önemlisi de şut sınırı. Geçtiğimiz sezon yüzde olarak 46.5 gibi çok iyi bir rakam yakalamış olabilir ancak maç başına sadece 0.6 isabetle oynuyor ki bu bir kanat oyuncunuzdan beklediğinizden daha alt bir seviye.
Ancak önümüzdeki sezon kağıt üzerinde skor elleri ve onları destekleyecek oyuncuların belli olduğu bir düzende ve böyle oyuncuları kullanmayı iyi bilen Bartzokas gibi bir koçun olduğu düzende Gill’in iyi performans vermesi aksi ihtimalden daha olası gözüküyor.