By Eurohoops team/info@eurohoops.net
Yıldız oyuncunun blog yazısının Türkçe çevirisi ise şu şekilde:
“İstanbul’dan merhaba! Burası hak ettiği değeri göremeyen, güzel bir şehir! Buraya ilk ayak bastığınız zaman şehrin ne kadar büyük olduğunu bilmiyorsunuz. Bir Amerikalı olarak, Birleşik Devletler’dekine çok benzer şekilde restaurantlar ve alışveriş merkezleri olduğunu söyleyebilirim. Fenerbahçe’yle imzaladığım zaman sosyal medyada bile Fenerbahçe taraftarının ne kadar ateşli olduğunu görebiliyorsunuz. Bana adeta kollarını açtılar. Havaalanına ilk geldiğimde de durum böyle oldu. Oradaydılar ve EuroLeague şampiyonluğundan bahsediyorlardı. Şehrin her tarafında taraftarlardan büyük bir destek görüyorsunuz. Ayrıca burada gidilmesi gereken birçok tarihi mekan bulunuyor. Zamanınız olduğu zaman, yani maçlar ve antrenmanları olmadığı zaman, burada ailenizle ve arkadaşlarınızla gezebileceğiniz, mükemmel bir yer. Birleşik Devletler’e çok benzediği için burası çok rahat bir yer.
Buraya geldiğim zaman İstanbul’un hem Avrupa’da hem de Asya’da olduğunu bilmiyordum! İki taraf da bir şehir olarak birbirine çok benzer ancak bazı farklılıklar da yok değil. Avrupa yakası biraz daha canlı, daha fazla mağaza, alışveriş merkezi, kulüp ve buna benzer şeyler var. Asya yakası ise daha evcimen ve daha aile odaklı bir yer gibi gözüküyor. Salonumuz Asya yakasında ve çoğu oyuncu da Asya’da yaşıyor. Yaşamak için mükemmel bir yer ve Avrupa yakasına da uzak değil. Burada çok sayıda köprü ve tünel var. Bu yüzden trafik konusunda biraz şanslıyım. İnsanların buradaki trafiği New York ve Los Angeles’takine benzettiğini biliyorum ancak ben de takım arkadaşlarımdan nasıl trafiğe yakalanmayacağımı öğrenmeye çalışıyorum. Farklı zamanlarda araba kullanmam gerekiyor ancak sürmem gerekiyorsa genellikle taksileri ve Uber’i tercih ediyorum.
Geçtiğimiz sezonu Çin’de geçirdikten sonra bu benim EuroLeague’deki ilk sezonum. NBA’de 8 sezon oynadıktan sonra Çin’de yalnızca bir sezon geçirdim. Çin Ligi’nde oynamak NBA’de oynamaktan çok farklıydı. Ben bir takımda -Sacramento Kings- 7 sezon geçirdim ki bu durum bu zamanlarda görülmüş şey değildi. Ardından NBA’de takım değiştirdim ve sonra da lig değiştirmek durumunda kaldım. NBA’den Çin Ligi’ne gitmek kolay bir değişim değildi. Maçları izlemeye gelen kitle arasında ve kurallarda belli başlı farklılıklar vardı. Burada da öyle. Mesela, Türkiye Ligi ve EuroLeague’de farklı toplar kullanılıyor. Oynama stilleri farklı, farklı kurallar ve Amerika’da olmayacak bazı seyahatler var. Ancak profesyonel bir basketbolcu olarak bunlara alışmalısınız. Yine de fark farktır ve alışmak zaman alır.
NBA ve CBA’de rakamlarla ilişkin çok şey var ve istatistiksel olarak takımınız için çok şey yapabilirsiniz. Ancak Avrupa’nın büyük takımlarında baştan aşağı iyi oyuncular var ve bu da sizin şut sayılarınızı ve istatistiklerinizi etkiliyor. Burada 10 sayı – 5 ribaund yaptığınız zaman büyük bir maç oynamış olabiliyorsunuz ancak NBA ya da Çin Ligi’nde bu rakamlar aynı etkiyi yaratmıyor. Eğer bizimki gibi dengeli bir takımdaysanız sayılarınız – ribaundlarınız ya da top çalmalarınız kritik anlardaysa çok şey ifade ediyor.
EuroLeague, basketbolun harika bir hali. Söz konusu oyun seviyesi ise burada NBA’e dair benzerlikler görebilirsiniz. Burada yıllarca NBA’de karşılıklı oynadığım tanıdık yüzler görebiliyorum. Seviye yüksek, taraftarlar içeride ve deplasmanda oldukça tutkulu. Oyuncular maçın tamamında elinden gelen her şeyi sahaya koyuyor çünkü sezona nasıl başladığınızın ne kadar önemli olduğunu biliyorum. Hedef ise play-off’lar ve Final Four.
Biz en üst seviye bir koç olan Zeljko Obradovic’e sahibiz. O şimdiden değerini ispatlamış bir geçmişe sahip. Takımla sözleşme imzaladığımdan beri onunla her konuşmamızda her antrenman ve maçımızda ondan akan bilgileri bir sünger gibi emmeye çalışıyorum. Zeljko bir ansiklopedi gibi. Sert biri olarak tanınıyor ancak başarısının sırrı da buradan geliyor. İnatçı bir koç ancak bu tür antrenörlerle bir bağ kurabilirim. Çünkü böyle koçlar senden en iyisini isterler ve ben de bu sayede kendimi geliştirebilirim. Onun ihtisasıyla birlikte daha iyi olabilirim gibi hissediyorum.
Son olarak, taraftarlarımıza mükemmel desteklerinden ötürü teşekkür etmek istiyorum. Bu benim için büyük bir nimet. Beni açık kollarla karşıladılar. Hazırlık sürecinde, sezon öncesi ve sezon sürecinde hep arkamda oldular. Benim için buradaki her şeyin yeni olduğunu ve daha iyi olacağımı bilerek bana yardımcı oldular. Takıma dair besledikleri tutku için onlara teşekkür etmek istiyorum. Yolda tonlarca sarı-lacivert forma görüyoruz ve bu da bizim güvenle dolmamıza neden oluyor. ”