Paralel Evrende EuroLeague Puan Durumu

By Utkan Şahin & M. Bahadır Akgün /info@eurohoops.net

Hayatın kendisinde olduğu gibi basketbol da anlık hataları acımasızca cezalandırıyor.

Bazen bir takım, 38 dakikayı çok iyi oynasa bile iki dakikalık hatalar zinciri sonrası maçı kaybedebiliyor. Peki ya böyle olmasaydı? Kurallar değişseydi ve maçın galibi 40 dakikanın sonunda skorda kimin daha fazla süre önde olduğuna göre belirlenseydi. Kuşkusuz bu oyunun getirdiği müthiş haz azalırdı fakat diğer yandan daha adil sonuçlar ortaya çıkabilirdi.

Eurohoops İstatistik, şu ana kadar EuroLeague’de 12 haftada oynanan 96 maçı da inceledi ve sizler için bu oyun daha zevksiz ama daha adaletli olsaydı, sonuç ne olurdu cevabını aradı.

İşte karşınızda EuroLeague takımlarının ilk on bir haftaya göre bu şekilde hazırlanan puan durumu:

Hazırlanan yeni puan durumunda, takımların aldıkları sonuçlar oynadıkları maçlarda hangi takımın daha uzun süre önde olduğunu baz alınarak hesaplanmıştır. (Örn: Fenerbahçe Doğuş, tüm maçlarını rakiplerinden daha uzun süre önde götürdüğü için paralel puan durumunda mağlubiyet almıyor.)

Son şampiyon Fenerbahçe Doğuş, normalde aldığı dört yenilgiyle Turkish Airlines EuroLeague’de şu anda üçüncü sırada yer alıyor fakat kaybettiği dört maçı da süre olarak daha önde geçirdi.

Deplasmanda Malaga ve Panathinaikos’a kaybeden Zeljko Obradovic‘in takımı evinde ise Olympiakos’a kaybetti. Fenerbahçe, bu üç maçı kaybetse de Malaga karşısında 24 dakika 53 saniye, Panathinaikos karşısında 36 dakika 41 saniye ve Olympiakos karşısında 21 dakika 44 saniye oyunda skor olarak önde olan taraftı. Son olarak Ataşehir’de Zalgiris Kaunas’a kaybeden Fenerbahçe, o maçta da 23 dakika 30 saniye boyunca galibiyete yakın taraftı. Sarı-lacivertliler kaybettiği maçların yanında kazandığı maçların hepsinde daha fazla süre oyunda öndeydi. Bu yüzden alternatif sıralamada, yenilgisiz lider durumda yer alıyor.

Normalde iki yenilgiyle lider konumda bulunan CSKA Moskova ise bu duruma göre üç yenilgiyi düşüyor.

Olympiakos cephesinde ise çok fazla değişiklik yok. Normalde kaybettiği iki maçta da daha az süre skorda önde olan taraftı. Kazandığı maçlar arasında Fenerbahçe ve Brose maçları dışında hepsinde daha fazla süre skor olarak Sfairopoulos’un öğrencileri öndeydi.

CSKA Moskova için de durum aynı. Onlar da normalde kaybettikleri iki maçta da süre olarak daha az süre öndeydiler. Kazandıkları maçlar arasında da sadece ilk hafta oynadıkları Milano maçında gariplik var. Rus ekibi o maçta sadece 10 dakika öndeydi fakat maçı kazanmayı başardı.

Normal sıralamadaki yerlerini bu listede de koruyan Maccabi Tel Aviv ve Panathinaikos ise kendi içlerinde adaleti yaratmış durumdalar. İsrail ekibi, normalde süre olarak geride olduğu Brose maçını kaybetmeliydi fakat aynı şekilde daha fazla süre önde olduğu Kızılyıldız maçını da kazanmalıydı.

Panathinaikos da normalde kazandığı Fenerbahçe Doğuş ve Real Madrid maçlarında süre olarak daha az süre öndeydi fakat aynı şekilde kaybettiği Zalgiris Kaunas ve Baskonia maçlarında da daha fazla süre önde olmasına rağmen mağlup taraf oldu.

Gerçek dünyada 6 galibiyet alan ancak bizim evrenimizde 7 galibiyet ile beşinci sırada bulunan Real Madrid içinse tek maç olması gerektiği gibi gitmedi. İspanyol ekibi, 32 dakika önde oldukları Panathinaikos maçını kaybetmeyi bir şekilde başardı. Ancak şu ana kadar takımın yıldızı ve mutlak lideri Sergio Llull’dan yoksun oynadıkları ve uzunca bir süre daha böyle devam edecekleri düşünülürse, mevcut tablo başkent ekibi için hayli iyi gözüküyor.

Gelelim Barcelona’ya…

Listede en fazla yeri oynayan takım ise Barcelona Lassa. Katalan ekibi normalde şu anda sadece dört galibiyetle on ikinci sırada fakat aslında daha fazlasını hak ediyorlardı. Sito Alonso’nun takımı kaybettikleri Brose maçında tam 34 dakika, Milano maçında ise 28 dakika önde olan taraftı fakat iki maçta da rakipleri bu üstünlüğün belirleyici olmasına imkan tanımadı.

Baskonia da kendi içinde adaleti bulmuş olan takımlardan. Bask ekibi, normalde kaybetmesi gereken (!) Panathinaikos maçını kazandı, hem de son saniyede. Fakat aynı şekilde normalde kazanması gereken Khimki maçını da kaybetti.

Valencia ise normalde en fazla haksızlığa uğrayan takımlardan biri. Normal puan durumunda sadece üç galibiyeti olan İspanyol ekibi, aslında Milano ve Brose maçlarını kazanmalıydı. Milano maçında 36 dakika, Brose karşısında ise 34 dakika öndeydiler ama basketbol önde götüren takımın değil önde bitiren takımın kazandığı bir spor…

Normalde 7’şer galibiyeti bulunan Khimki Moskova ile Zalgiris ise maç içinde çizdikleri görüntünün üzerinde bir bitiriş performansı ile daha yukarıda yer alıyorlar. Khimki Moskova, kazandığı Baskonia ve Milano maçlarında daha fazla süre skorda önde olan taraf değildi fakat buna rağmen iki maçı da kazanmayı başardı.

Zalgiris içinse istisnai maçlar son iki haftada oynanan Panathinaikos ve Fenerbahçe Doğuş maçları. Litvanya ekibi, normalde Yunan ekibi karşısında daha az süre öndeydi fakat maçı kazanmayı başardı. Temsilcimiz Fenerbahçe Doğuş karşısında ise yalnızca 10 dakika 11 saniye önde olmalarına rağmen galibiyeti hanelerine yazdırmayı başardılar.

Bu sene geri dönüşleriyle meşhur olan Brose, iki maçı bu şekilde kazandı fakat iki maçı da aynen bu şekilde kaybetti. Maccabi ve Milano maçlarında rakiplerinden daha fazla süre önde olan Alman ekibi, aynı şekilde Barcelona ve Valencia maçlarında da rakiplerinden daha az süre maçta önde olan taraftı.

Normalde dört galibiyeti olan Kızılyıldız için ise tek istisnai maç, Maccabi maçı. Sırp ekibi, o maçta tam 27 dakika gerideydi fakat yine de maçı kazanmayı başardı.

Anadolu Efes ise listede hiçbir değişikliği olmayan nadir takımlardan. Temsilcimiz, kazandığı üç maçta da daha fazla süre öndeydi. Aynı şekilde kaybettiği tüm maçlarda da daha az süre önde olan taraftı.

Milano ise bu listenin en ilginç takımlarından biri. İtalyanlar bu sezon şu ana kadar üç maç kazandılar fakat üç maçta da daha az süre önde olan taraftaydılar fakat kaybettikleri iki maçta ise şans onların yüzüne gülmedi. CSKA Moskova ve Khimki Moskova maçlarında süre olarak öndeydiler ama kaybettiler.

Son sırada olan Malaga için ise tek değişiklik Fenerbahçe maçından kaynaklanıyor. O maçta 12 dakika önde olan İspanyol ekibi yine de maçı kazanmayı başardı.

Gelelim takımların genel süre sıralamasına; 

On iki maçta da daha fazla süre rakiplerinden önde olan Fenerbahçe, toplamda 350 dakikayı önde geçti ve geride olduğu süre ise yalnızca 99 dakika. Bunu ortalamaya böldüğümüz zaman ise sarı-lacivertlilerin, on iki maçta ortalama sadece 8,25 dakika geriye düştüğü anlaşılıyor.

Geçtiğimiz sezonun Final Four katılımcıları, bu sene de ligde oyunu domine eden takımlar konumunda bulunuyorlar.

Fenerbahçe ile birlikte 300 dakikayı geçebilen üç takımdan biri olan Olympiakos ise 324 dakikayı önde geçti.

CSKA Moskova, Real Madrid, Maccabi, Barcelona, Panathinaikos ve Baskonia zirvedeki iki takımı takip ederken oynadıkları dakikaların %50’sinden fazlasını önde geçiren diğer takımlar oldular.

Özellikle playoff dışında yer alan Barcelona, maç başına ortalama 19 dakika önde olan taraf olmasına rağmen sadece dört galibiyet alabilmiş olmaları onlar adına sorgulanması gereken bir durum.

Diğer ilginç bir durum ise normalde ilk sekizde yer alan Zalgiris ve Khimki’yi kapsıyor. Her iki takım da EuroLeague’de önemli galibiyetler alsalar da oyun içinde daha fazla süre önde olma konusunda geri kaldılar. Zalgiris 203, Khimki ise 190 dakikada kaldı.

Alt sıralara baktığımız zaman ise en az süre önde olan tarafın Unicaja Malaga olduğunu görüyoruz. Malaga’yı 147 dakika ile Milano izlerken onu da 151 dakikayla Efes takip ediyor.

Ligde beş galibiyeti olan Kızılyıldız ise sadece 161 dakika önde olan taraf olurken bunun sebebini biraz sonra göreceğiniz listeden anlayacaksınız.

Takımların hiç öne geçemediği maç sayısı;

Kızılyıldız – 3 maç
Valencia – 2 maç
Zalgiris – 1 maç
Khimki Moskova – 1 maç
Panathinaikos – 1 maç
Real Madrid – 1 maç
Unicaja Malaga – 1 maç

Kızılyıldız, kaybettiği yedi maçın üçünde hiç öne geçemezken bu listenin başında yer aldı. Toplamda 224 dakika önde olan taraf olan Valencia ise ilginç bir şekilde iki maçı hiç öne geçemeden tamamladı.

Diğer beş takım ise birer kez bu durumu yaşadı.

Takımların 35 dakikayı önde geçirdiği maç sayısı;

Olympiakos – 5
Real Madrid – 4
Valencia – 4
CSKA Moskova – 4
Fenerbahçe Doğuş – 3
Maccabi – 2
Panathinaikos – 2
Barcelona – 2
Baskonia – 2
Kızılyıldız – 2
Khimki Moskova – 1
Brose Bamberg – 1
Anadolu Efes – 1
Unicaja Malaga – 1

Yunanistan temsilcisi Olympiakos, burada da listenin zirvesini kimselere bırakmıyor.

Pire ekibi, kazandığı dokuz maçın beşinde 35 dakikadan daha fazla süre ile maçı önde götürdü. Real Madrid, CSKA Moskova ve Valencia onu dörder maçla takip ederken  Fenerbahçe ise üç maç 35 dakika önde olan taraf oldu.

96 maç sonrası iki takımın birbirine en yakın olduğu maç;

3. Hafta Unicaja Malaga-Brose Bamberg

Brose Bamberg’in önde olduğu süre: 16 dakika 48 saniye
Unicaja Malaga’nın önde olduğu süre: 16 dakika 46 saniye
Berabere geçen süre: 6 dakika 26 saniye

Her şey bir yana, gerçek bir basketbolun oynandığı gerçek bir dünyada yaşıyoruz ve bu dünyada yapılacak bir hata Avrupa’nın en üst seviyedeki basketbol organizasyonunda büyük hasarlara yol açabilir. Eski Kıta’daki en iyi lig olan EuroLeague, büyük sürprizlere hep açık. Aslında… Basketbolu bu kadar çekici yapan ve bizleri büyüleyen şey de bu değil mi?