By Eurohoops Team / info@eurohoops.net Bu çevirinin tüm hakları Eurohoops Ltd. Şti.’ye aittir ve izinsiz kullanılması kesinlikle yasaktır. Fenerbahçe Doğuş'un tecrübeli koçu Zeljko Obradovic, Maccabi ile deplasmanda oynayacakları karşılaşma öncesi İsrail'de Walla'ya birçok konuda açıklamalar yaptığı bir röportaj verdi. Obradovic'i hepimiz çok iyi tanıyoruz. Kenarda sürekli bağıran, sinirlendiğinde yüzü kırmızıya dönen Avrupa tarihinin en başarılı koçu. Obradovic, ayak bastığı her parkenin yıldızı oluyor. Son zamanlardaki en eğlenceli anısı ise İtalyan oyuncu Nicolo Melli ile olmuş. "Bir maçta oyuncu değiştirmek istedim ve Melli'yi oyuna sokmak için yanıma çağırdım ancak ayağa kalkmadı" diyor Obradovic, "Döndüm ve Melih'le onu birbirlerine bakarken gördüm. Ne dediğimi anlamamışlardı. Ben de bir daha 'Melli' diye bağırdım. Sonrasında güldük ve bana benchin farklı taraflarında oturacaklarına ve böylelikle karışıklık olmayacağına dair söz verdiler." Bu akşam Maccabi'ye geri dönen Obradovic'in özel röportajına hoş geldiniz. Fenerbahçe geçtiğimiz sezon İsrail'e son ziyaretinde kalp kırıcı bir yenilgi alsa da sezon sonunda 9.kez EuroLeague'i kazanan Obradovic olmuştu. İstanbul'da Maccabi'ye bir daha mağlup olduğunda ise Zoc, oyuncularının gereğinden fazla mutlu olduğunu düşünmüş. "Bazen takımımın sahada çok mutlu ve sakin olduğunu gördüğümde bir reaksiyon vermem gerektiğini hissediyorum. Çünkü eğer ilgilenmezseniz küçük bir sıkıntının büyük problemlere yol açabileceğini biliyorum. Antrenmanda olsun, oyuncularla konuşurken olsun... Size bir şeyin garantisini verebilirim: Asla kaybetmek istemem. Dünyada kaybetmek isteyen bir koç olabileceğini de hiç sanmıyorum." Kıtamızda en çok Obradovic'le hatırlanan hareketi yapmayan koç yoktur. Parkedeki bir oyuncu hata yapar, koç yüzünü benche döner ve bağırarak kenardaki oyuncularına hatanın ne olduğunu ve nelerin değişmesi gerektiğini açıklar. "Bunu birinden öğrendim mi yoksa kendim mi yapmaya başladım bilmiyorum. Ancak kenarda oturan oyuncuların her daim hazır olmaları ve her an maça girecekmiş gibi hissetmeleri gerekiyor. Aynı şey benim takımım da geçerli. Bazen sinirleniyorum ve beni dinledikleri zaman daha iyi hale geliyoruz. Birbirimize karşı açık olmamız gerekiyor." "Bazen maç içinde yardımcılarım gelip bana oyunda gördükleri bir şeyleri anlatıyorlar. Hep onlarla aynı fikirde olmuyoruz, bana kızabiliyorlar, ben de onlara kızabiliyorum ancak bizi başarılı yapan etmenlerden birisi de bu. Basketbolun nasıl oynanması gerektiğini biliyoruz ve hangi oyuncunun iyi olduğunu anlayabiliyoruz. Ancak benim için her daim oyuncunun nasıl bir karakteri olduğu da çok önemlidir. Oyuncuma yakın menajerlere, koçlara her daim danışırım." Katash ve Lakovic geçtiğimiz yıl verdikleri röportajlarda tamamen aynı hikayeyi anlattılar. Biri Maccabi'den biri Mano Mesto'dan gelen iki genç yıldız, Obradovic'in koçluğunda Panathinaikos formasıyla ilk aylarında koçlarından gelen bağırmalar, ağır eleştiriler ve yorumlar sonucu kendilerine güvenlerini kaybettiler ancak sonrasında bir gün gelip koçlarını dinlemenin daha iyi olduğunu anladıklarında en çok ona güvenmeye başladılar. Obradovic bu hikayeye gülüyor. "Eğer bir şekilde hepimiz ortak bir paydada buluşmuşsak bir şeyi doğru yapmışım demektir ve onların benim anlatmak istediğim şeyleri anladığına sevindim... Eğer diğerlerinden daha çok şey alabileceğimi düşündüğüm, değer verdiğim oyuncularım varsa bazen evet, onların işini daha zor hale getiririm ancak bunun doğru yol olduğuna inanıyorum. Bu onları önemsediğimin bir kanıtıdır. Birçok oyuncunun elimden geçmesinden ve hepsiyle yakın ilişkilerimi devam ettirebilmemden dolayı mutluyum. Sahada olan sahada kalır, bu bizim işimizdir. Ancak salonu terk ettiğinizde gerçek hayat başlar. Oyuncularımla hiçbir zaman konuşup gülmekte, hatta bazen birlikte bir şeyler içmeye gitmekte sorun görmedim." Oyuncularınızda aradığınız ilk özellik ne? Koç Zeljko Obradovic oyuncu Zeljko Obradovic'le nasıl geçinirdi? Eğer koç Ivkovic (öğretmenim, arkadaşım, çocuklarımın büyükbabası ve Avrupa'nın en iyi koçlarından biri) beni Yugoslavya milli takımına seçmişse muhtemelen oyuncu olarak hiç de fena değilimdir demektir. "Obradovic olmasa bunlar olmazdı" cümlesi birçokları tarafından söyleniyor. Ancak koçun Fenerbahçe'de yönetim alanında birlikte çalıştığı Maurizio Gherardini, kendisine önemli yardımlarda bulunuyor. "Ben her şeyi bildiğimi iddia edenlerden biri değilim. Benim için her gün, her antrenman yeni bir şeyler öğrenmek için bir olanak. Gherardini her daim benden önce orada oluyor, her konuda konuşabiliyoruz, beni çok iyi tanıyor, beni ne zaman sakinleştireceğini, ne zaman kendime getireceğini biliyor. Geçen hafta Obradovic evinde eski oyuncusu Jasikevicius'un koçluğunu yaptığı Zalgiris'e boyun eğdi. İki yıl önce EL Finalinde 13 yıl yardımcılığını yapan Itoudis'e yenilmiş, 3 yıl önce Final Four'da eski oyuncusu Pablo Laso'ya karşı mağlup olmuştu. Panathinaikos'taki son maçında onu yenen ise eski koçu Ivkovic'ti. Peki hangisiyle karşı karşıya gelmek daha ilginç? Oyuncusu mu, yardımcısı mı, koçu mu? "Bakın, uzun süredir bu işteyim... Birkaç yıl önce birisi sonradan koçluğa adım atan oyuncularımın listesini çıkarmıştı ve 50'yi geçiyordu. Sayı muhtemelen atmıştır... Birlikte çalıştığın insanlarla görüşme şansı yakalamak çok özel. Basketbolun en önemli yanı insanları hayatları boyunca arkadaş yapmasıdır. Bence eski dostlarla karşılaşmak işi daha zor hale getirmiyor çünkü çok eğlenceli bir eşleşme oluyor. Her defasında karşındaki koçu şaşırtmak istiyorsun." Obradovic'in basın toplantıları başlı başına ayrı bir dünya. 2009'da bir keresinde Prokom maçından sonra basın mensuplarına "Bazı oyuncularım yeşil formayı giymeyi hak etmiyor. Final Four'a gideceğimizi düşünmek adeta bir şaka" diyen Obradovic o yıl şampiyon olduktan sonra ilk soru şu şekildeydi: Bu yaşananların ne kadarı sizin planladığınız ve hesapladığınız şekilde gelişti? "Bir şeyi iyi anlamanız gerek: Benim yaptığım her şey doğal ve içimden geliyor, benim hislerim... Oyuncularımın kapasitesinin ve potansiyellerinin farkındayım, bazen medya üzerinden onlara mesaj göndermek istiyorum. Ancak bazen de istemiyorum. Asla bir oyuncuma karşı kötü bir söz söylemem ve onları eleştirdiğimde isim verip onlara herkesin önünde bir hedef koymam." Obradovic keyifli yaşamı seven bir koç. EuroLeague'in yeni takvimi onu bu konuda zorluyor. "Dün gece İsrail'deki havalimanından ayrıldığımızda Neven Spahija'yı aradım ve biraz konuştuk. Maccabi'nin Atina'dan iki saat önce geldiğini biliyordum. Eskiden maçtan bir gece önce oturup bir kahve içebiliyordunuz, artık bunun gibi şeyleri yapmak çok zor. Peki koç maçlardan sonra ne yapıyorsunuz? Uyumayı başarabiliyor musunuz, yoksa adrenalin azalmayı reddediyor mu? "Kazansam da kaybetsem de asla eve uyumaya gitmem. Ailemle ve asistanım Vlada Djurovic'in ailesiyle yiyip içmeye çıkarız. Onunla birlikte büyüyüp oynadık, her daim arkadaştık. Masada yaklaşık 20 kişi oluyor o yüzden basketbol konuşup insanları bıktırmak istemiyoruz." Bu takvim nedeniyle zorlandığını söylediniz, bu kadar başarıdan sonra NBA'de şansınızı denemek istiyor musunuz? "Kulübün başkanı Aziz Yıldırım'e 2020'ye kadar Fenerbahçe'de kalacağıma dair söz verdim. Sözümü bozmak istemem, bu yüzden başka bir yerde çalışmayı şu anda aklıma getirmiyorum." Basketbol gündemindeki en son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!