By Mustafa Kocatürk / info@eurohoops.net
EuroLeague, Avrupa basketbolunun kuşkusuz en üst noktası ve oyuncular kariyerleri boyunca bu seviyede oynayabilmek için mücadele ediyorlar. Peki uzun yolu geçip EuroLeague müziğinin ardından sahaya çıktıktan sonra neler oluyor?
Ya rol oyunculuğu ya hayal kırıklığı ya da yıldızını daha da parlatan performanslar… Kimi zaman şaşaalı giriş yapan oyuncuların sessiz sedasız gidişlerine tanık oluyoruz kimi zaman da eline geçen fırsatı kimse beklemiyorken büyük performanslarla kullanan oyunculara.
Daha önce sizler için EuroLeague’de hayal kırıklığı yaratan 10 ismi derlemiştik.
Bugün bizim konuğumuz, EuroLeague’in 16 büyük takımına mütevazı bir şekilde gelip yıldızına parıltı katan 10 oyuncu olacak!
Vladimir Stimac – Anadolu Efes
İstatistikler: 12.8 sayı – 7.9 ribaund
Stimac’ın hikayesine hepimiz gözlerimizle şahit olduk. Onun için tekrar anlatmak istemiyorum. İki sezon önce EuroLeague’de anca son 16 seviyesi takımların 10 dakikalık rotasyon oyuncusu olabilen Stimac, Beşiktaş’a geldikten sonra bambaşka bir seviyeye çıktı.
Stimac artık sadece ribaundları kontrol edebilen bir uzun değil. O artık bir ribaund canavarı ve potaya yakın topu aldığı zaman durdurulması çok zor bir hücum silahı. Bunu takımının deplasmanda kazandığı maçta da gösteren Stimac, sadece EuroLeague’in değil Avrupa’nın en yıldızını parlatan isimlerinden.
Nikos Pappas – Panathinaikos
İstatistikler: 10.1 sayı – 1.1 ribaund – 1.1 asist
Pappas, genç bir Yunanistan Ligi sayı kralı olarak geldiği Panathinaikos’ta yaşadığı ağır sakatlıklarla kariyerine ket yemiş bir isim. Ancak ne olursa olsun geri dönmeyi başardı ve bu sezon Panathinaikos’ta OAKA büyüsünü yaratan ana isimlerden biri.
Real Madrid ve Fenerbahçe’yi OAKA’da deviren Panathinaikos, bu galibiyetleri Pappas’ın son saniyelerde aldığı sorumlulukla yaptı. Pappas’ın aldığı sorumluluk da pek akıl kârı değildi. Ancak aldı. Pappas’ı Pappas yapan da böyle anlardaki reaksiyonu sayılır.
Pappas, bu inatçılığını devam ettirir ve oyununun skor dışındaki yönleri bir seviye daha yukarı çekebilirse Panathinaikos için yeri doldurulamaz bir parçaya dönüşebilir. Bunun olmaması için de herhangi bir neden yok.
DeShaun Thomas – Maccabi
İstatistikler: 12 sayı – 3.8 ribaund – 1.4 asist
DeShaun Thomas, Nanterre’den kalkıp Barcelona’ya gittiğinden beri EuroLeague seviyesinde bekleneni veremeyen bir oyuncu oldu. Hatta öyle ki Barcelona’daki sezonunda başarısızlığın sembol isimlerinden biriydi.
Bunun üzerine vasat geçen Anadolu Efes sezonu da artık onun EuroLeague seviyesinden düştüğünü düşündürmeye başlamıştı ancak Maccabi Tel-Aviv ona bir şans daha verdi ve Thomas bunu geri tepmedi.
Takımını skor olarak birçok maçta taşıyan Thomas, rotasyonda kendisinden çok şey beklenen Jonah Bolden’in sürelerini kaptı. Maccabi hücumunun önemli isimlerinden biri olan Thomas’ın, Maccabi’nin şu ana kadar ki başarısındaki rolü yadsınamaz.
Matt Janning – Baskonia
İstatistikler: 8 sayı – %38.5 üçlük – 1.6 asist – 1.6 ribaund
Baskonia, Matt Janning’le iki aylık sözleşme imzaladığı zaman bunun McRae’nin sakatlığı için kısa bir çözüm olduğunu bilmeyen yoktu. Anadolu Efes’ten ayrıldığından beri önce Hapoel’e sonra Kuban’a giden Janning o seviyede bile eski Siena günlerindeki kadar etkili olamamıştı.
Ancak Janning, Baskonia’da sadece etkili bir oyun oynamadı. Takımın en kötü zamanlarında takımı ayakta tutan isimlerden biri oldu. Bu sezon kendi çizgisini yakalayan Matt Janning, EuroLeague seviyesine bu performansıyla geri döndü ve kendisinin yerine alınan McRae’yi neredeyse rotasyonun dışında bıraktı.
James Nunnally – Fenerbahçe Doğuş
İstatistikler: 10.7 sayı – %57.1 üçlük – 2.4 ribaund
İki sezon önce İtalya Ligi’nde MVP olduktan sonra James Nunnally, play-off’larda sert bir kayaya çarpmış gibi dağılmıştı. Onun bu performansı onu takip edenleri hayal kırıklığına uğratsa da bu Fenerbahçe’ye transferinin önünü kesmemişti.
Fenerbahçe’deki ilk sezonunda EuroLeague şampiyonluğu yaşayan Nunnally, zaman zaman form tutsa da istikrarsız bir skorer görüntüsü çizmişti ancak bu sezon işler tamamen farklı.
Maç başına kullandığı üçlüklerin %57’sini isabete çeviren James Nunnally, yaz tatilinden içine çok net bir sabit şutör kaçarak dönmüş ve bu da Fenerbahçe’nin oyununda çok büyük bir katma değer yaratıyor.
Nunnally’nin şut yüzdesi sezonun geri kalan kısmında düşebilir ancak bu üç ayda gösterdiği performans, bize James Nunnally’nin tamamen farklı oyuncu kimliklerine bürünebileceğini anlatıyor.
Aaron White – Zalgiris Kaunas
İstatistikler: 8.8 sayı – 4.4 ribaund
EuroCup – EuroLeague arasında dikey çıkış yapan oyunculardan biri de Zenit’ten Zalgiris’e geçen Aaron White’tı. Zenit’teki döneminde Janis Timma, Sergei Karasev ve Ryan Toolson gibi oyuncuların yanında onları tutkallayan White’ın EuroLeague’deki rolü ve uyumu biraz soru işaretiydi.
Ancak Aaron White, tüm bu soru işaretlerini ortadan kaldıran bir performans ortaya koydu ve Zalgiris’teki rolü ilk iki ayında sağlamlaştırdı. Yayın gerisinden etkili olan Aaron White, savunmada da istekli oynayan bir oyuncu. Oyun içinde pozisyon hatalarını da çok nadir yapan White, bu üç yönüyle Jasikevicius’un gözüne erken girmeyi başardı.
Malcolm Thomas – Khimki Moskova
İstatistikler: 6.9 sayı – 5.3 ribaund
Khimki’ye yaz döneminde Çin’den gelen Malcolm Thomas, kadronun kuşkusuz en soru işareti oyuncusuydu. Kariyerinin büyük çoğunluğunu Gelişim Ligi ve Çin Ligi gibi oyun ciddiyeti düşük liglerde geçiren Thomas’ın, Khimki’de alacağı “Shved’i tutkallama” görevi yüksek odaklanma gerektiriyordu.
EuroLeague’de sezonun ilk yarısı geride kalırken söyleyebiliyoruz ki Malcolm Thomas, bu rolün altından kalktı. İyi bir pota altı bitiricisi olan Thomas, fiziğiyle olmasa da kollarıyla savunmada etkili olabiliyor. Thomas Robinson’ın elini kırmasıyla takımdaki rolü de artan Thomas, Khimki’nin başarılı yaz transferlerinin başarılı ögelerinden biri.