By John Rammas/ irammas@eurohoops.net
Her takımın sonuçlarına, ligdeki dinamiklere, form durumlarına ve oynadıkları maçların önemine baktık, EuroLeague’de normal sezonun bitimine 10 hafta kala Avrupa’nın devlerini zayıftan güçlüye sıraladık.
İşte Avrupa basketbolunun zirvesinde manzara:
16. AX Armani Exchange Olimpia Milan
Önceki sıra: 16 (-)
Galibiyet – Mağlubiyet: 6-14
Evinde: 4-7
Deplasmanda: 2-7
Attığı – Yediği: 81,8-86,6
Milano hücumu konusunda istediği kadar övünebilir ama ligin en iyi üçüncü hücum takımı olmak onları buraya kadar taşıyabiliyor. Ligin en kötü savunmasına sahip olmak bu kadarına izin veriyor. Maccabi FOX Tel Aviv karşısında aldıkları yenilgi de bunu gösterdi. Malaga ve Baskonia karşısındaki galibiyetleriyle son sıradan kurtuldular ama mesele “güç”olduğunda bulundukları nokta bu.
15. Anadolu Efes
Önceki sıra: 14 (-1)
Galibiyet – Mağlubiyet: 5-15
Evinde: 3-7
Deplasmanda: 2-8
Attığı – Yediği: 77,9-84
Ligin en kötü altıncı hücum takımı marifetlerini ligin en kötü ikinci savunmasıyla birleştirince Anadolu Efes‘in şu anki gidişatından farklı bir sonuç çıkması çok zor. CSKA, Fenerbahçe Doğuş ve Real Madrid gibi takımlar karşısındaki üst üst yenilgiler onları son sıraya kıstırdı, geçen sezon playoff’ta Final Four’u tek maçla kaçıran takımın yerinde yeller esiyor. Zoran Dragic’in 17. hafta MVP’si oluşu son zamanlarda başlarına gelen tek iyi şeydi.
14. Brose Bamberg
Önceki sıra: 12 (-2)
Galibiyet – Mağlubiyet: 7-13
Evinde: 5-5
Deplasmanda: 2-8
Attığı – Yediği: 74,3-80,1
Brose sezonun en kötü döneminden geçiyor ve aldıkları sonuç sekiz maçta yedi yenilgi. Zalgiris Kaunas galibiyeti sonrası aldıkları üst üste yenilgiler playoff yarışında iyice geri düşmelerine sebep oldu. Ligin en kötü hücum takımı ve en kötü yedinci savunması için daha iyi bir durum hayal etmek bile zor.
13. Valencia Basket
Önceki sıra: 15 (+2)
Galibiyet – Mağlubiyet: 7-13
Evinde: 5-5
Deplasmanda: 2-8
Attığı – Yediği: 77,1-79,8
Valencia üst üste 10 yenilgisi sonrası altı maçta dört galibiyet aldı ama aldıkları bu kadar hasar sonrası durumlarını düzeltmeye bu küçük yükseliş yetmedi. Son galibiyetlerinde yine ortalamalarının çok üstünde skor buldular ama hücumları hala ligin kötüleri arasında. Dolayısıyla onları ligin üst sıralarına çıkarmaya yetmiyor. Yetmiyormuş gibi Van Rossom’u sakatlıkla kaybettiler.
12. Unicaja Malaga
Önceki sıra: 7 (-5)
Galibiyet – Mağlubiyet: 8-12
Evinde: 5-5
Deplasmanda: 3-7
Attığı – Yediği: 78-81,6
Unicaja için önce galibiyet ve mağlubiyet serileri arka arkaya geliyor, bunun dışında hiçbir konuda istikrar gösteremediler. Real Madrid karşısında aldığı galibiyet onlar için Ocak 2018’deki tek olumlu sonuç. Ve ligin en kötü dördüncü savunmasına sahip oldukları sürece tersi bir sonuç gelmesi de zor gözüküyor.
11. FC Barcelona Lassa
Önceki sıra: 13 (+2)
Galibiyet – Mağlubiyet: 7-13
Evinde: 6-4
Deplasmanda: 1-9
Attığı – Yediği: 80,5-78,7
Barcelona yeni yıla galibiyetle başladı ama sonraki dört maçta üç kez geldi, hepsi deplasmanda gelen bu yenilgiler onlara EuroLeague’in en kötü deplasman karnesini getirdi. Hala istedikleri şeyleri yapabildikleri şeylere dönüştürebilmiş değiller. İlk sekiz hala onlar için uzakta. Hücumları savunmalarından iyi durumda gözüküyor ama galibiyetler gelmediği sürece ne önemi var ki?
10. Kızılyıldız
Önceki sıra: 11 (+1)
Galibiyet – Mağlubiyet: 8-12
Evinde: 5-5
Deplasmanda: 3-7
Attığı – Yediği: 77,7-81,9
Olympiakos’a karşı gelen son galibiyet ilk sekizdeki takımlara karşı dördüncü zaferleri oldu ama playoff mücadelesinden hala uzaktalar. Ligin en kötü dördüncü hücumu ve savunmasına sahipken büyük hedeflere daha yakından bakmaları da zor gözüküyor. Buna karşın James Feldeine’li ve Pero Antic’li dinamik kadroları tüm rakipler için tehlike arz etmeye devam ediyor.
9. Baskonia Vitoria Gasteiz
Önceki sıra: 8 (-1)
Galibiyet – Mağlubiyet: 9-11
Evinde: 5-4
Deplasmanda: 4-7
Attığı – Yediği: 81-80
Baskonia ilk sekize giriş yapacak “diğer takım” olmaya devam edebilen en güçlü tehditler ama son altı haftada dört kez yenilmişken bunu yapmaları zor gözüküyor. Dokuzuncu sıraya sıkışıp kalmış durumdalar. 11. haftadan bu yana playoff potasının iki galibiyet gerisine düştüler. Hücumdaki güçlerini savunmada da gösterebilseler çok daha büyük bir şansları olacaktı.
8. Khimki Moskova
Önceki sıra: 10 (+2)
Galibiyet – Mağlubiyet: 11-9
Evinde: 7-3
Deplasmanda: 4-6
Attığı – Yediği: 77,8-78,3
Khimki sezonun hiçbir noktasında playoff potasından düşmemiş dört takımdan biri ve Kızılyıldız, Olympiakos gibi takımları yenmiş olmalarıyla yukarı çıktılar ama Valencia karşısında aldıklarına benzer yenilgiler yollarını tıkıyor. Alexey Shved’in sayı kralı olması bile hücumlarını toparlamaya yetmiyor ancak en azından EuroLeague’in en iyi dördüncü savunmasına sahipler.
7. Maccabi FOX Tel Aviv
Önceki sıra: 9 (+2)
Galibiyet – Mağlubiyet: 11-9
Evinde: 8-3
Deplasmanda: 3-6
Attığı – Yediği: 81,6-83,3
Olympiakos’a karşı aldıkları yenilgi Maccabi için sezonun en ağır mağlubiyeti oldu ama Kızılyıldız’ı farklı Milano deplasmanını geçmeleriyle olabilecek en iyi reaksiyonu verdiler. Bir süredir ilk sekizdeler bu sürede hem geriden gelenlere yakalanmadılar hem de daha üst sıralar için umutlarını koruyorlar. Savunmalarını geliştirebilseler gerçekçi bir hedef de aslında. Pierre Jackson’ın omuzlarında yükselen hücumları Avrupa’nın en iyi dördüncüsü.
6. Olympiakos
Önceki sıra: 3 (-3)
Galibiyet – Mağlubiyet: 13-7
Evinde: 8-1
Deplasmanda: 5-6
Attığı – Yediği: 75,2-74,3
Olympiakos normal sezonun önemli bir bölümünde ikinci sırada yer almayı başardı, Baskonia karşısında aldıkları yenilgi ağır bir hezimet olsa da sıralamadaki yerlerini fazla etkilemiş sayılmaz.
Fakat Khimki ve Kızılyıldız karşısında üst üste aldıkları yenilgiler onları büyük vurdu, altıncı haftadan bu yana düşmedikleri beşinci sıradalar. Vassilis Spanoulis’in dönüşü hiçbir sorunu çözmedi ve hücumları hala ligin en kötüleri arasında. Ama ligin en kötü hücumunu ancak ligin en iyi ikinci savunması dengeleyebilir zaten.
5. Zalgiris Kaunas
Önceki sıra: 2 (-3)
Galibiyet – Mağlubiyet: 12-8
Evinde: 7-2
Deplasmanda: 5-6
Attığı – Yediği: 81,3-81,2
Kızılyıldız, Bamberg ve Panathinaikos‘a karşı aldıkları üst üste yenilgilerden sonra Zalgiris‘in hedefi vurmaya yakın olduğunu söyleyebiliriz. Ancak hala daha fazlası için zorluyorlar.
Artık gözleri playoff’ta ev sahibi avantajında. Kevin Pangos ligin en iyi beşinci hücumunda tempoyu belirliyor. Savunmada biraz daha kendilerini zorlarlarsa gerçekten daha fazlasını alabilirler. 7-2’lik iç saha karneleri playoff’ta büyük hedeflerin hayal olmadığını gösteriyor.
Bir sonraki beş maçlarından dördü iç sahada. Bu, çok iyi haber.
4. Panathinaikos Superfoods
Önceki sıra: 4 (-)
Galibiyet – Mağlubiyet: 13-7
Evinde: 10-1
Deplasmanda: 3-6
Attığı – Yediği: 78,3-76,1
Fenerbahçe Doğuş, Panathinaikos‘un galibiyet serisine ve bu sezon OAKA’daki kusursuz karnesine ise CSKA Moskova son verdi. Zalgiris bir basket daha dayansa onları ilk dörtten indirecekti.
Nick Calathes’in uzatmanın son saniyesindeki basketi 94-93’lük zaferi getirdi ve Pao hala ev sahibi avantajını almak için avantajlı konumda. Güçlü savunmaları bu başarıda büyük pay sahibi. Deplasman karnelerini düzeltirlerse ilk dörtte kalabilirler.
3. Real Madrid
Önceki sıra: 5 (+2)
Galibiyet – Mağlubiyet: 13-7
Evinde: 8-2
Deplasmanda: 5-5
Attığı – Yediği: 84,7-78,4
Fenerbahçe ve Khimki zaferlerinin de içinde bulunduğu üst üste yedi galibiyetle bu sezonun en uzun galibiyet serisini yakaladılar, sonra Malaga onları dize getirdi. Yine de raydan çıkmış değiller, ilk dörtte 2018’le beraber buldukları yeri korumaya çalışacaklar.
Ama Şubat ayı onlar için zorluklarla dolu olacak. Sakatlıkların yarattığı onca yokluk zaten Doncic ve çetesi için bu sezon işleri hiç kolaylaştırmadı.
Önceki sıra: 6 (+4)
Galibiyet – Mağlubiyet: 14-6
Evinde: 7-3
Deplasmanda: 7-3
Attığı – Yediği: 80,2-74
Şartlar sertleştiğinde, sert olanlar ayakta kalır. Şampiyonlar için sertlik engel değil fırsat demektir. Fenerbahçe Doğuş bu fırsatı iyi değerlendiriyor. 2017’nin sonunda üst üste yenilgiler alıp beşinci sıraya düştüler.
Ama 2018’e üst üste beş galibiyetle başladılar ve ikinci sıraya kadar tırmandılar. Geçtiğimiz iki haftanın MVP’sini çıkaran bir takım için böyle bir yükseliş doğal gözükebilir. Ama takım asıl yükselişi EuroLeague’in en iyi savunma takımı haline gelerek yaptıklarına da dikkat.
1. CSKA Moskova
Önceki sıra: 1 (-)
Galibiyet – Mağlubiyet: 16-4
Evinde: 9-1
Deplasmanda: 7-3
Attığı – Yediği: 89,1-78,3
CSKA, 2018’e yenilgiyle başladı ama onların klasında bir takım için nasıl geldiyse öyle unutacakları bir sonuç oldu bu. Sonraki dört maçta üst üste kazandılar. Panathinaikos‘un evindeki kusursuz karnesini bozan takım oldular. Ocak 2018’deki yükselişlerinin bir göstergesi de ayın MVP’sinin Nando De Colo olmuş olması.
Altıncı haftadan bu yana liderler, istikrarlılar, ligin açık ara en iyi hücum takımı onlar. Zirvede onlardan başka kim olabilir ki?