By Eurohoops team / info@eurohoops.net
Armani Milan’ın yıldız oyun kurucusu Jordan Theodore, hayatında önemli bir yer tutan ve profesyonel kariyerini başlatıp en yukarı seviyesine çıkardığı yer olan Türkiye hakkında EuroLeague’in resmi sitesine birçok açıklama yaptı.
İlk olarak Antalya BŞB forması giyen Theodore, “İlk ayım hayatımın en zor dönemiydi. Ailemden ayrı, 7 saat ileride, telefonum çalışmıyor halde yaşamayı deniyordum. Kimse ingilizce konuşmuyordu. Her şey çok değişik ve çılgıncaydı” sözleriyle anlatıyor o dönemi. Sonrasında Porto Riko ve Dominik Cumhuriyeti’ne giden guard, iki yıl boyunca hiç durmamış ve bir daha ülkemize, Mersin’e dönmüş.
O dönemde Theodore’a en çok yardımcı olan kişiler ise takımdaki tecrübeli Amerikalılarmış. “Ron Lewis bana çok yardımcı oldu, her konuda yardımcıydı. İlk olarak geldiğimde yemek yapabilen bir adam değildi. Ron yapabiliyordu. Ron ve ailesi akşamları beni yemeğe davet ederdi” diyor Theodore ve adaptasyonunu anlatıyor, “İlk ayımdan sonra evde oturmak yerine dışarı çıkmayı tercih ettim. Dışarı çıkıp insanlarla muhabbet ettim. İnsanlar zaten basketbol oynadığım için beni seviyordu.”
Theodore, ülkemizde bir üçüncü sezon daha oynamayı reddedip sakatlığını saklamasını, “Vücudumun dinlenmesi gerekiyordu ama ben 2 yıl boyunca hiç durmadan oynamıştım. Durum böyle olunca yazın idmanda sakatlandım. Bu beni kendime getiren bir sakatlık oldu. Türkiye’deki üçüncü takımıma gitmedim çünkü sakatlığımı kimsenin bilmesini istemiyordum” sözleriyle ifade ediyor.
Geçtiğimiz yıl Banvit’le bir daha Türkiye’de oynayan Theodore, saha içinde başarısının yanı sıra saha dışında da Türk basketbolcu Tuğba Taşçı ile tanışıp aşk yaşamaya başlamıştı. Theodore, Taşçı’yı daha önce gördüğünü söylüyor.
“Ben o zamanlar Akdeniz’e yakındım. O Beşiktaş’taydı ve tanışmıştık. Onu bir gün gördüm ve bakmayı kesemedim. Ama ben onun dikkatini hiç çekememiştim. Kendimi tanıttım, ancak o zamanlar sanırım bir ilişkideydi bu yüzden bana ilgi göstermedi, bu da normaldi. Zaten bir çaylaktım o zamanlar kız arkadaş aramıyordum. Geçen sezon Türkiye’ye döndüğümde ona, ‘Seninle ilk tanıştığımda çok hoşlanmıştım ve hayatımın, ‘zamanı geldi’ dediğim dönemindeyim’ dedim.”
Tüm güzel hikayelerde olduğu gibi şu sıralar Theodore İstanbul’un ikinci evi olduğunu düşünüyor.
“Ailesi inanılmaz, benim ailem de onu çok seviyor. Bu yaz büyük buluşma gerçekleşecek, ailelerimiz tanışacak. Çok iyi bir his, gülüyorum çünkü daha önce hiç bu kadar aşık olmadım! Basketbol dışında hayatım boyunca bu kadar önemsediğim başka biri veya bir şey olmamıştı” sözleriyle tamamlıyor sözlerini Theodore.
Basketbol gündemindeki en son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!