by M. Bahadır Akgün / info@eurohoops.net
Zalgiris Kaunas, Turkish Airlines EuroLeague’in son şampiyonu Fenerbahçe karşısında Belgrad’da düzenlenen Final Four organizasyonunun yarı final maçında mağlup oldu ve 19 yıl sonra yükseldiği Final Four’da finale yükselemedi…
Ancak sezon başından beri yaptıkları işler için “peri masalı” tabirini kullandık ve bu gerçek bir peri masalıydı. O masal bitti mi, yoksa bu yarım kalan bir hikayenin ilk bölümü mü bilinmez. Ancak Zalgiris Kaunas’ın bu sezon yaptığı doğrular, oynadığı güzel basketbol ve daha da önemlisi tüm bunları kaşla göz arasında, birçok aşamada favori bile olmadan yapmış olması hepimizin büyük takdirini kazandı.
Oyunculuğu döneminde Sarunas Jasikevicius’u izlemiş bir bireyin ona hayranlık beslememesi çok güçtü. Ancak Saras, koçluk kariyerinin daha başında efsanevi bir tablo çizeceği mesajlarını verdi bizlere bu sezon. Aslına bakılırsa o mesajları geçen sezon da imalı biçimde vermişti ancak hepimizin bildiği üzere “yalnızca sonuç hatırlanıyor.”
Zalgiris ve Saras’ın öyküsü için bu sezon bittiğinde kitapta EuroLeague şampiyonluğu yazmayacak ama o öykünün sonucu hiç de “şampiyon olmayan takım” diye hatırlanmayacak. Avrupa basketbolunu yazan kitaplarda, bundan yıllar sonra okuyacağımız satırlarda, anlatılacak hikayelerde, belki Litvanya’da bir köşede, belki Belgrad’da bir kuytuda Zalgiris, koç Saras ve öğrencileri öyle güzel anılacak ki…
Çünkü sezonu kim şampiyon tamamlarsa tamamlasın, bu biraz da onların öyküsüydü!
Ne eldeki kısıtlı imkanlara aldırış ettiler, ne karşılarına çıkan devlere. Olympiakos’u Pire’de yenerlerken de Belgrad’a gelirlerken de kendilerine güvenleri, daha da önemlisi yaptıkları işten keyif aldıkları aşikardı.
Sarunas Jasikevicius, henüz 42 yaşında ve üçüncü koçluk yılında (hatta 2,5) ilmek ilmek işlediği, tırnaklarıyla temelini attığı takımına 19 yıl sonra Final Four heyecanı yaşattı. Oyuncularıyla kurduğu bütünleşmiş yapı, onlara verdiği önem… Her maçta, kızdığı her detayda, onları savunduğu her pozisyonda gözlerimizin önündeydi.
Arturas Milaknis’e İstanbul’da attığı üçlüğün ardından kızarken de doğruyu gösteriyordu Saras:
Ya da önceki sezon playoff serisinde çocuğunun doğumu için takımdan ayrılan Augusto Lima’yı savunurken de:
Belki Lima olayının bu sene yazılan peri masalı ile bir ilgisi yok ancak hiçbir hikaye temelsiz biçimde, üç günde yazılmaz.
Zalgiris, Saras’a direksiyonu teslim ettiğinde bu hikayeyi bekliyor muydu? Kim bilir… Hanımlar beyler, Litvanya basketbolu efsanesi bir gün geri dönecek mi bilmiyorum ancak o geri dönüş yakın bir gelecekte yaşanacaksa Sarunas Jasikevicius ve öğrencileri bunda çok büyük bir paya sahip olacak!
Evet, bir Zeljko Obradovic takımını yenmek kolay değil. Evet, Zalgiris burada zoru başaramadı. Ama belki de bu sezon ilk kez zoru başaramadılar…
Pire’den çıkan Zalgiris, peri masalında climax’i, bu masalın vurucu olayını zaten görmüştü ve bu akşam (18 Mayıs 2018 Cuma) da o masala kaybederken bile savaşarak dokunaklı, çiçeklerle dolu bir nokta koydular.
Belki yol o kadar çiçekli değildi ancak en büyük alkışlar Saras ve onun öğrencilerine:
Zalgiris Kaunas’ın öyküsü şimdilik bitti…
Basketbol gündemindeki en son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!