by Semih Tuna / info@eurohoops.net
Turkish Airlilnes EuroLeague, organizasyonun içindeki oyuncular resmi internet sitesi üzerinden bir blog yayınlama fırsatı tanıyor ve bu hafta yazma sırası Fenerbahçe‘nin Sırp oyuncusu Nikola Kalinic‘teydi.
Kalinic, yazısında takımın sezona yaptığı girişten Tyler Ennis’in sakatlığına, takımdaki Kızılyıldız-Partizan sohbetlerinden bu sezonki Final Four hedefine kadar birçok konuya değindi.
İşte Nikola Kalinic’in EuroLeague’deki resmi blogu için yazdığı yazı:
“Anadolu Efes maçındaki mağlubiyet hariç rağmen sezona iyi başladık. Takımdaki çoğu oyuncu iyi bir basketbol oynuyor ve çok çalışıyor. Bizi bu sezon iki kez yenen Anadolu Efes’i bu hafta Türkiye Ligi’nde mağlup etmeyi başardık. Eğer Fenerbahçe’de oynuyorsanız, sizi daha önce yenen bir takıma karşı –ki bu takım yerel ligde bir de en büyük rakiplerinizden biriyse- galip gelmek için çabalarsınız. Yaz döneminde Milli Takım maçlarının olmaması da sezona iyi ve diri bir şekilde başlamamızı sağladı. Bu sayede sakatlıkları olan oyuncuların dinlenme zamanı oldu ve oyunumuz üzerinde bireysel çalışmalar yapabildik.”
Tyler Ennis’in sakatlığı dışında şu an her şey yolunda gidiyor. Bir oyuncunun bu şekilde sakatlandığını görmek çok kötü. Hepimizin bu işin bir parçasının da bu olabileceğini biliyor. Vakit kaybetmeden doktorlarımızla konuştum. Onlar bu sakatlığın, bu açı ve bu temasla kemikte bu tarz bir hasar yaratmasının milyonda bir gerçekleşebilecek bir senaryo olduğunu anlattılar. Biz ne yapabiliriz? Yapabileceğimiz tek şey elimizden geldiğinde ona yardımcı olmak. Bugün idmana da geldi ve yürümeye başladı. Bacağına bir şey takmışlar. Onun için zor bir periyot olacak ama o optimist bir kişilik ve onun için her şeyin yoluna gireceğini düşünüyorum.
Kulüp bu sakatlık sonra Erick Green’i transfer ederek iyi bir reaksiyon gösterdi. Şimdiden Zeljko Obradovic’in ne istediğini biliyor. Sistemimize uyum sağlaması biraz zaman alacaktır ama o muhteşem bir oyuncu. Ona karşı defalarca oynadık ve her yerden skor üretebilecek yetenekse bir isim. Bize çok yardımı dokunacak.
Son hafta Bayern Münih’e karşı galip geldik ve maçta çok sayıda Sırp oyuncu vardı. Jovic, Dangubic ve Lucic Bayern’de, biz de ise Guduric ve ben. İki koç da Sırp’tı. Hatta Vesely ve Lauvergne de geçmişte Partizan forması giymişti. ‘Adriyatik Ligi maçı mı seyrediyoruz?’ şeklinde telefonuma bolca mesaj geldi. Partizan ve Kızılyıldız formaları giymiş bu kadar oyuncuyu maçta görmek gerçekten ilginçti. Sırp Milli Takımı son yıllarda harika işler yaptı ve ülkemden bir çok oyuncu bu sezon EuroLeague ve hatta NBA’de (Bogdanovic, Marjanovic, Teodosic, Jokic) oynuyor. Eminim ki Sırp taraftarlar da bunu takdir ediyordur. Biz de bunun avantajını kullanıp çocuklara basketbolu öğreterek onların daha da iyi basketbol oynamalarını sağlamalıyız.
Bir ara sahada 7 Sırp oyuncu vardı ve 2 Sırp koç takımlarını yönetiyordu. Çok eğlenceliydi. Aynı zamanda çok çetin bir maçtı, meydan muharebesi gibiydi. Bence Bayern bu sezon EuroLeague’in sürpriz takımlarından biri olacak. Biz de onlara karşı işleri yoluna koymayı başardık ve 1 maç aradan sonra tekrar galip geldik. Maç sonrası eğer kaybeden taraf olursanız, hiçbir yere gidecek haliniz olmuyor. Bu yüzden biz de maçtan önce, maç günü, idmanlar arası konuştuk. Hepimiz iyi arkadaşlarız. Yan yana ve karşılıklı defalarca maça çıktı.
Guduric ve ben Kızılyıldız’ı destekliyoruz. Zeljko, Vesely ve Lauvergne ise Partizan’ı, çünkü orada oynamışlardı. Futbol veya basketbolda derbi olduğunda aramızda bazı şakalar elbette dönüyor ancak hiçbirimizin ‘çılgın taraftar’ statüsünde olduğunu düşünmüyorum. Amacımız sadece eğlence. Kızılyıldız son yıllarda daha iyi olan taraf fakat birbirimize takılıp keyif alıyoruz. Bu tip sataşma konularında uzman olan Pero Antic’i arıyoruz. Takımda muhtemelen Kızılyıldız’ı en çok destekleyen oydu. Önemli olan ise hepimiz Fenerbahçe’ye odaklanmış durumdayız.
Vitoria’da Baskonia’ya karşı başlayacak 6 maçlık seride 5 maçı dışarda oynayacağız. Bu konuda her zaman iki ayrı fikir vardır: Bazıları şimdiden iyi takımlara karşı deplasmanda oynamanın daha iyi olduğunu söyler. Bazıları ise takımın tam potansiyeline ulaştığı sezonun sonraki bölümünde oynamanın… Sezon sonuna doğru playoff’a kalma ihtimali olmayan bazı takımlar, hedefi olan takımlara nazaran daha az sert oynarlar. Benim düşüncem ise her maçın farklı ve zor olduğu yönünde. Sezon başında 3 maçı evimizde oynadık ve Kasım ayında daha fazlasını deplasmanda oynayacağız. Ne yapabiliriz? Kaunas’ta da gösterdiğimiz gibi hazırız. Zalgiris sert bir takım ve geçtiğimiz sezon Final Four’da bize karşı kaybettikleri için daha da motive bir durumdaydı.
Önümüzde Baskonia maçı var ve kendimizi buna hazırlamalıyız. Son dönemde, gerek 2016 Final Four yarı finalinde gerekse de 2017 playofflarında onlara karşı mücadele etmiştik… Bu yüzden orada oynamak da ilginç olacak. Hepimiz sert bir maç olacağını biliyoruz ve bu maçı dört gözle bekliyoruz. 2019 yılında Final Four orada düzenlenecek, bu da bu maçı daha özel kılıyor. Umarım bunu başarabiliriz. Eğer başarırsak Fenerbahçe’nin üst üste 5., benim ise 4. Final Four’um olacak. Biraz şansa, doğru anlarda motivasyona ve sakatlıklardan uzak kalmaya ihtiyacımız var. Aslında her şeyden biraz… Orada olmak için çok çalışmaya ihtiyacımız var ve bunu başarırsak, her şeyimizi sahaya koymalıyız. Şu ana kadar 3 final oynayıp 1’ini kazandım ve ortaya çıkan bu yüzde beni tatmin etmedi. %50 başarı oranı beni çok daha fazla mutlu edecek.
Yapılacak tek zekice şey, maç maç düşünüp ona göre ilerlemek. Bu uzun EuroLeague sezonunda henüz sadece 5 maç oynadık. Geçtiğimiz yılki EuroLeague finalini düşünmediğimizi söyleyerek size yalan söylemeyeceğim. Aklımızın bir köşesinde o maç var ve tekrar orada olmak istiyoruz. Fakat oraya her maç sert oynayarak gelebilirsiniz ve biz de sahada her şeyimizi vererek bunu yapmaya çalışacağız.”
Basketbol gündemindeki en son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!