by Eurohoops Team / info@eurohoops.net
Fenerbahçe Beko’nun aralık ayının MVP’si seçilen Çek yıldızı Jan Vesely, Turkish Airlines EuroLeague’in resmi internet sitesine bir röportaj verdi.
Jan Vesely, Fenerbahçe Beko’nun bu sezonki form grafiğinden bu sezonki bireysel performansına, son saniyelerde gelen Real Madrid galibiyetinden Zeljko Obradovic‘e kadar birçok konuda açıklamalarda bulundu.
İşte Jan Vesely’nin EuroLeague’in internet sitesinde verdiği röportaj:
EuroLeague’de aralık ayının en değerli oyuncusu olduğun için tebrikler. Bu ödül sen ve Fenerbahçe Beko için ne anlam ifade ediyor?
“Teşekkürler. Bu, ortaya koyduğumuz çalışmanın ve benim de takıma yardımcı olma şeklimin sonunda gelen bir ödül ancak sezonun uzun olduğunu unutmamalıyız. 30 haftanın yalnızca yarısını geride bıraktık. Uzun bir yolculuk olacak ve önümüzdeki maçlar için daha da fazla konsantre olmalıyız. Son dönemde ortaya koyduğumuz çalışmanın ödüllendirilmesi elbette güzel.”
Fenerbahçe şimdiye kadar 14-1 ile yoluna devam ediyor. Aralık 2017’de ise bu derece 9-6’ydı. Sence takımın çekirdeğinin korunması bunda fark yaratttı mı?
“Elbette. Şu an oynadığımız iyi oynamamızın nedeni bu. Uzun süredir bir aradayız. Birkaç oyuncu değişti ancak gelen oyuncular da iyi katkı verdi. İyi bir arkadaş topluluğuyuz ve birlikte zaman geçirmekten keyif alıyoruz. Soyunma odasına çok samimi bir ortam var ve bu da saha içinde bize yardımcı oluyor. Gerçekten çok keyif alıyorum.”
Aralık ayına Panathinaikos deplasmanında aldığınız önemli galibiyetle başladınız. Senin de o maçta 7 asistin (kariyer rekoru) vardı. Bu senin üzerinde çalıştığın bir şey miydi yoksa az önce bahsettiğin ortam sayesinde mi geldi?
“Bir gün 7 asist yapabilirim… Diğer gün 1 veya belki de hiç… Bu takıma bağlı, savunmaya bağlı ve sahadaki durumlara bağladı. Uzun oyuncu olarak asist üzerine çalışmaya gerek olduğunu düşünmüyorum. Bazen pası atarsınız ve takım arkadaşınız sayıyı bulur. Bazen bulamaz ve asist hanenize +1 eklenmez. Bazen biri boş şutu bulmadan önceki en son pas istasyonu ben oluyorum. Maça bağlı.”
Milano‘ya karşı 85 sayı yiyip kazandınız. Real Madrid‘e karşı ise 65 sayı atarak galip geldiniz. Fenerbahçe farklı maç dinamiklerinde nasıl bu kadar mücadeleci kalabiliyor?
“Her maçın farklı bir hikayesi var. Çok sayı atma potansiyeli olan bir takıma karşı oynadığınızda onlardan daha fazla sayı atmanız gerek. Bu tip takımları durdurmak ve onları düşük skorda tutmak kolay olmuyor. Biz uzun süredir bir arada olan ve çok sayı atabilecek yetenekli oyunculara sahip bir takımız. Sizin de dediğiniz gibi her iki tarzda da oynayabiliyoruz. Tabii savunma her zaman işin anahtarı oluyor. Maçın içinde kalıp şu an yaptıklarımıza devam etmemiz gerekiyor. Bazen 95 sayı bulabiliriz. Bazen de 65 de kalabiliriz.”
CSKA‘ya karşı oynanan maçların her zaman farklı bir havası olmuştur. Fenerbahçe, ikinci yarıda muhteşem bir performans ortaya koydu ve sen de bu sezon bir maçta CSKA‘ya karşı en yüksek verimlilik puanı (33) üreten oyuncu oldun. Bu senin adına sezonun en iyi maçı mıydı?
“İlk yarıda CSKA’ya karşı farklı gerideydik ve berbat bir ilk yarı oynadık. Devrede birbirimizle konuşup farklı ve agresif bir basketbol oynamamız gerektiği konusunda anlaştık. Tam olarak bunu yaptık ve maçın ritmini değiştirdik. Takım olarak konuşmam gerekirse bu sezon oynadığımız en iyi ikinci yarılardan biriydi. Kendi hakkımda konuşacak olursam da takıma en iyi şekilde yardımcı olmaya çalıştım ve bu da bu verimlilik puanına ulaşmamı sağladı.”
Buducnost’a karşı ilk yarı bitiminde skor 40-40’tı. Maçı ise 24 sayı farkla kazandınız. İkinci yarı değişen neydi?
“Çift haftalı maçın ikinci ayağı Buducnost’taydı ve o sahada oynamak asla kolay olmuyor. Küçük bir salonları var. Yarattıkları atmosfer de harika. Kişisel olarak keyif aldım. Bilhassa evlerinde oynadıkları maçlarda iyi bir takımlar, pes etmiyorlar. Taraftarları onları ilk yarıda ateşledi ama Buducnost ikinci yarıda enerjisini kaybetti. Önce haftasonu Adriyatik’te oynadılar, ardından EuroLeague’de çift haftanın ikinci maçını. Bu da onların enerjisini aldı ve bence yoruldular. Bu tarz maçlar için bizim geniş bir rotasyonumuz var. Bu da maçın kırılmasını sağladı.”
Real Madrid’i Gigi Datome‘nin turnikesiyle geçmeyi başardınız. Atmosfer inanılmazdı…
“Taraftarlarımız gerçekten muhteşem atmosfer yaratıyor. Bizi ileriye ittiriyorlar. Evimizde oynadığımız maçlarda herkes keyif alıyor, özellikle bu tarz maçlarda. CSKA ve Madrid maçlarında kapalı gişe oynadık. O atmosfer ve Gigi’nin son saniyelerdeki basketiyle kazanmak inanılmazdı. Bu bize çalışmak için daha fazla enerji veriyor. Hiçbir şeyin kolay olmadığını biliyoruz. Maçın sonuna kadar savaşmalısınız. Gigi de bunu yaptı ve Fenerbahçe taraftarları da elbette çok mutlu oldu.
Fenerbahçe ile 5. sezonunu geçiriyorsun. Hepsi de Obradovic ile birlikteydi. Onunla çalışmanın en güzel tarafı sence ne?
“İnanılmaz bir tutkuya sahip ve basketbolu herkesten daha iyi anlıyor. Gerçekten maçtaki her pozisyonu biliyor. Mesela ben neler yaptığımı ve nasıl sayı attığımı tam hatırlayamazken o her oyuncunun hareketini ve neler yaptığını biliyor. Bu, onun sahip olduğu özel bir yetenek. Onunla her zaman özel bir ilişkiye sahiptim ve NBA’den sonra bana şans tanıdı, burada oynamama ve kendim olmama fırsat sağladı. Benim yapabileceklerimi biliyor ve yapamayacağım bir şey için beni asla zorlamıyor. Kendi oyunumu oynamamı sağlıyor ve birbirimizden neler bekleyeceğimizi biliyoruz.”
Fenerbahçe’ye 4.5 sene önce gelmiştin. Hangi açılardan daha iyi bir oyuncu oldun sence?
“Tabii ki geldikten sonra daha iyi bir oyuncuya dönüştüm. Avrupa’ya dönmek ve her şeye tekrar alışmak durumundaydım. Özgüvenimi tekrar sağlamak ve sadece oyuncu olarak değil insan olarak da daha ileriye gitmem lazımdı. Baba oldum ve birçok şey iyi anlamda değişti.”
Basketbol gündemindeki en son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!