by Eurohoops Team / info@eurohoops.net
Fenerbahçe Beko oyuncusu Nikola Kalinic, EuroLeague resmi sitesine blog yazdı.
Kalinic’in açıklamalarından öne çıkanlar şu şekilde:
“Geçtiğimiz hafta çok iyi bir oyunla evimizde Olympiakos’u devirdik. Olympiakos’un harika bir rakip olduğunu biliyoruz. Son senelerde onlara karşı çok fazla sayıda maç oynadık ve bu tarz bir takımı yenmekten dolayı mutluyuz. Sanıyorum taraftarlar için de izlemesi keyifli ve ilginç bir karşılaşma oldu. Tansiyonun arttığını görebiliyordunuz. Herkes playoff’ların yaklaştığını biliyor ve yakın gelecekte de bu tarz iyi maçları bolca göreceğiz. Taraftarlarımızdan muhteşem bir destek aldık, bu da bize ekstra motivasyon verdi. Puan durumunda da ilk sırada olmamızın nedenlerinden biri de bu, evimizde maç kaybetmememiz. Ülker Spor ve Etkinlik Salonunu bir kale haline getirdik ve bu sezonla ilgili en büyük hedeflerimizden birisi de buydu. Kulüpteki herkes, salonumuzu rakipler için zor bir atmosfer haline getirmek için çok çalışıyor. Eğer burada kazanmak istiyorsanız çok ama çok uğraşmanız gerek.
Taraftarımız basketbolu biliyor, bu çok önemli. Bizi ne zaman öne ittirmeleri gerektiklerini, onlara en çok ne zaman ihtiyacımız olduğunu ve ne zaman sessiz kalmaları gerektiklerini biliyorlar. Bu futboldan farklı. Futbol ve basketbol maçlarına giden taraftarlara büyük bir saygı duyuyorum fakat ikisi arasındaki tezahüratlar daha farklı tarzda. Futbolda birçok insan maç boyunca marş söylüyor, gol olduğunda ise herkes bağırıp golü kutluyor. Fark burada: Basketbol daha aktif, daha yoğun. Bazen rakibi ıslıklıyorsunuz, bazen bunu yapmıyorsunuz. Taraftarlar bizim için büyük anlam ifade ediyor. Herkes kabul edeceği gibi dolu salonlar önünde oynamak, hele bir de Fenerbahçe taraftarı gibi bizi destekliyorlarsa, oyuncu için daha iyidir.
Profesyonel basketbol oyuncuları, olarak dünyadaki en zor işi yaptığımız söylenemez. İyi bir hayat, iyi bir iş ancak diğer insanların düşündüğünden çok daha zor bir iş. Sadece günde 1-2 saat idman veya maç değil. Yapılması gereken çok daha fazla şey var. Bir sonraki maça kendinizi hazırlamak için saatlerinizi veriyorsunuz. Toplantılar, terapiler, buz banyoları… Basketbola olan adanmışlıktan dolayı yıllardır bunları yapıyor. Bizim yaşımızdaki diğer insanların yaptıklarını yapamıyoruz. Seyahat etmek gibi. Her yaz, idmanlar için ayrılmış durumda. Hiçbir zaman unutamayacağımız tarzda bir işimiz olduğunu söyleyebilirim fakat bazen insanlar bu işin farklı ve düşündüklerinden daha zor olduğunu anlamıyor.
Ayrıca evde de çalışmak zorundayız. Fenerbahçe’deki asistan koçlar, scoutlar bizi önümüzdeki rakiplere hazırlasa da herkes kendi üzerine düşeni de yapmak zorunda. Yıllardır oynadığım her maçı izleyip daha iyi yapabileceğim noktaları, neyi doğru neyi yanlış yaptığımı bulmaya çalışırım. Bence birçok oyuncu da bunu yapıyor. Aynı zamanda bir sonraki rakibimizi de izleyip bizim maçımızda neler yapabileceklerini, nasıl reaksiyon verebilecekleri izlemeyi de seviyorum. Yani iş sadece idman ile bitmiyor. Video izleme, taktikler, rakip hazırlığı, terapi, vücuduna iyi bakma.”
Basketbol gündemindeki en son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!