by Buğra Uzar / info@eurohoops.net
Fenerbahçe Beko, Turkish Airlines EuroLeague’de üst üste beşinci kez Final Four oynayacak. Bu sezonların dördünde sarı-lacivertli takımın kadrosunda bulunan Kostas Sloukas ise artık gerçek bir Final Four üstadı sayılır.
29 yaşındaki Yunan yıldız, Vitoria-Gasteiz deneyimi öncesi takımının medya gününde Eurohoops’a özel açıklamalarda bulundu.
İşte Kostas Sloukas’ın açıklamaları…
– Final Four için tebrikler ilk olarak. Sezon içerisinde bazı sakatlık sorunlarınız oldu kilit maçlarda. Neler söylemek istersin? Önceki yıllara kıyasla bu sezona dair görüşlerin neler?
– Öncelikle biz mazeretlere sığınmıyoruz. Koçun, kulübün ve takım arkadaşlarımın bakış açısı bu. Her maçta savaşıyoruz. Sakatlıklar da oyunun bir parçası. Oynamaya devam ediyoruz. Bir Final Four’a daha gideceğimiz için mutluyuz. Elbette beklentiler büyük. Mücadele etmek zorundayız çünkü Anadolu Efes gibi çok iyi bir takıma karşı oynayacağız. Tehlikeliler, yetenekliler.
– Yapılan açıklamaya göre Gigi Datome ve Joffrey Lauvergne oynamayacaklar. Nikola Kalinic ve Jan Vesely’nin durumları ise belirsiz. Bu kilit eksikler hakkında ne söylemek istersin? Banvit maçında beş guard ile oynadığınızı gördük. Herhalde bazı ayarlamalar yapılacaktır.
– Dediğim gibi mazeretlere sığınmıyoruz. Her defasında olduğundan daha çok savaşmalıyız. Koçun talimatlarına uymalıyız. Çünkü hâl böyleyken bile nasıl kazanılacağını biliyor. Bu sebeple en önemlisi bu. Ayrıca böyle maçlar için şansa da ihtiyacımız var ve umarım şans yanımızda olur. 40 dakika boyunca savaşmalıyız, bu kadar.
– Sezon içerisinde sen de dahil olmak üzere bazı kilit oyuncular olmadan iç saha, dış saha fark etmeksizin maçlar kazandınız. Sence bu deneyim size Final Four’da da yardımcı olacak mı?
– Bence bu tip maçlarda her şeyi unutuyor, her şeyi arkanızda bırakıyorsunuz. Farklı maçlar oluyor. Bu tip maçlarda deneyimin faydasının olacağını düşünmüyorum. Belki evet, belki hayır. Ama en önemlisi zihninizin temiz olması ve iyi oynamak, takım olarak oynamak ve 40 dakika boyunca maçın temposunu kontrol etmek.
– Harika bir sezon geçirdin ve çok fazla insan seni bu takımın lideri olarak görüyor. Bence buraya da bu sebeple gelmiştin: Takımın lideri olmak ve başarı kazanmak için. Bununla ilgili neler söyleyebilirsin?
– Tam olarak öyle değil. Ben buraya tutkulu biri olduğum için geldim. Başarılı olmak ve çok iyi çalışmak için geldim. En iyi koçla çalışmak için geldim. İyi takım arkadaşları ile, çok iyi ve organize olmuş bir kulüpte oynamaya geldim. Burada geçirdiğim zamandan ötürü de şu ana kadar çok mutluyum. Liderlik konusunda böyle düşünmüyorum. Her oyuncu kendi işini yapıyor, herkesin rolü var. Takım arkadaşlarım ve koçlarımın bana daha fazla güvendiği doğru. Ben de sorumluluk almaya çalışıyorum. Bazen doğru, bazen yanlış şeyler yapıyorum ama en önemlisi herkesin birlikte olması.
– Koç da sana çok güveniyor. Çok sayıda basın toplantısında senin performansından övgüyle söz etti. Zeljko Obradovic gibi efsanevi bir koçtan böyle şeyler duymak nasıl bir his?
– Öncelikle onunla çalışmayı seviyorum. Bazen çok agresif olsa bile çok dürüst ve doğrudan konuşan biri. Bu da onun yolu, bunu biliyorum. Onunla çalışmaktan ve böyle takım arkadaşlarına sahip olmaktan çok mutluyum. Benim açımdan onun benden sahada istediklerini yapmaya çalışıyorum. Bazen doğru şeyler yapıyorum, bazen yapamıyorum ama günün sonunda takım için ve kazanmak için elimden geleni yaptığımı biliyor. Dediğim gibi tutkulu bir oyuncuyum ve her maçta hırslıyım. Bence bu önemli. Buradaki tüm oyuncular ve koç da böyle. Başarımızın sırrı da bu bence şu ana kadar.
– Final Four’da yarı finalde çok iyi tanıdığınız Anadolu Efes ile karşılaşacaksınız. Onlarla ilgili ne söylemek istersin? Geçen sezonu son sırada bitirdikten sonra bu sezon Final Four’a kalmaları sana sürpriz oldu mu?
– Hayır, benim için sürpriz olmadı. Çünkü Efes en başından beri bütün yıl çok iyi basketbol oynadı. Çok yetenekli oyuncuları ve saygıdeğer bir koçları var. Onları yarı finalde yenmek çok zor olacak. Dediğim gibi aha önce olmadığı kadar savaşmak ve tempoyu da kontrol etmek zorundayız. Çünkü çok yetenekliler ve iyi skorerleri var.
– Tempoyu kontrol etmek için oyun kurucuları ile de mücadele etmen gerekecek. Vasilije Micic çok iyi bir sezon geçiriyor. Shane Larkin harika oynuyor. Rodrigue Beaubois, Doğuş Balbay… Çok yetenekli bir arka alanları var. Sizin de öyle. Yarı finalde bu arka alanların çarpışması konusunda ne söylemek istersin?
– Evet. Bizim pozisyonumuz takım için hayati önem taşıyor. Zor bir maça hazır olmalıyız. Onlar da hazır olacaktır. Çok yetenekliler tabii ki. Onlar kendi takımları için, ben ve Bobby de bizim takımımız için işlerimizi yapacağız. 40 dakika boyunca konsantre olmalı ve taraftarlarımızla birlikte savaşmalıyız. Çünkü bu finale gitmek istiyoruz.
– Final Four’dan önce playofflarda Zalgiris’i geçmek zorundaydınız. Sert bir seri oldu. Deplasmanda iki maç kazandınız. Üçüncü maç öncesi seri 1-1’ken 15.000 kişinin önünde oynayacağınız için sorun yaşayacağınızı düşündün mü?
– İlk olarak Zalgiris’i tebrik etmem lazım çünkü üst üste ikinci kez çok iyi bir sezon geçirdiler. Çok iyi ve yetenekli bir takımlar. Burada olmayı hak ediyorlar. Ancak günün sonunda takımıma, takım arkadaşlarıma güveniyordum. Oraya gidip savaşacaktık. Orada kazanacağımız iki maç çok önemliydi ve neticede Final Four’dayız.
– Böyle sert bir takımı sert bir arenada yenmenin size Final Four’da nasıl bir faydası olacak sence?
– Dediğim gibi takım olarak bizim bakış açımız ve karakterimiz bu. Herkes akıllı ve yüreğiyle oynadı. Neticede o maçları kazandık. Bence avantajımız birçok oyuncunun dört yıldır birlikte olması. Bu da bizim için ekstra bir durum. Ancak karakter en önemlisi. Bu takımın geçmişte çok kez savaştığını gördük.
– Siz Final Four’un en deneyimli takımlarından birisiniz. Takımın çekirdeği uzun süredir Final Four’da birlikte oynuyor. Bu deneyim size Final Four’da nasıl yardımcı olacaktır?
– Çok kez dedim ama ilk Final Four’um gibi hissediyorum. Yedinci Final Four’um olsa da ilk gibi hissediyorum. Kendimi gergin ve heyecanlı hissediyorum. Kendimi mümkün olduğunca iyi hazırlamaya ve takıma her durumda yardımcı olmaya çalışıyorum. Takım arkadaşlarım da aynısını yapacaklar ve Cuma günü hazır olacağız bence.
– Yunan basketbolu çok başarılı yılların ardından bazı ekonomik sorunlar yaşadı. Türkiye de şu an benzer bir durum yaşıyor. Sence Türk basketbolu bu sorunları aşmak için ne yapmalı? Çünkü Yunan takımları tekrar geri döndüler gibi gözüküyor.
– Bu benim işim değil. Benim işim sahada olup sahada kararlar almak. Bu başkasının işi. Benim açımdan söyleyebileceğim şey Fenerbahçe ailesi ile çok gururlu olduğum. Çünkü son beş yıldır Final Four oynuyoruz. Demek ki Fenerbahçe büyüyor, geri gitmiyor. Türkiye konusunda bir şey yapamam.
– Fenerbahçe organizasyonunda taraftarlar en önemli parçalardan biri. Sizi de çok iyi destekliyorlar. Ancak bu yıl bazı maçlarda salon boş kaldı ve koç da zaman zaman daha fazla desteğe ihtiyacınız olduğundan söz etti. Ancak Final Four’da farklı olacak diye düşünüyorum. Biletlerin çoğunu Fenerbahçe taraftarı aldı. Final Four öncesi onlara mesajın nedir?
– Öncelikle bu dört yılda taraftarların bu desteğini hak ettik. Birçok mağlubiyette de sonuna kadar savaşıyoruz. En önemlisi de bu. Birçok kez dediğim gibi taraftarlar sahadaki altıncı adamımız oluyor. Finale gitmek için onlara ihtiyacımız var.
– Yunanistan’da Olympiakos ve Panathinaikos arasında bir hakem tartışması söz konusu. Olympiakos maçtan çekildi, hakem yönetiminden şikayet etti. Şimdi de Panathinaikos, Olympiakos’un federasyonu manipüle ettiğini iddia ediyor. Böyle bir tartışma söz konusu. Bu konuda bir fikrin var mı?
– Hayır, bu benim işim değil. Ben sadece Final Four’a ve Fenerbahçe’ye konsantre durumdayım. Diğer takımlar kendi işlerini yapıyorlar. Bu benim işim değil.
Basketbol gündemindeki en son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!