by Buğra Uzar / info@eurohoops.net
Fenerbahçe Beko’nun Sırp yıldızı Nikola Kalinic, takımının medya gününde Eurohoops’a özel açıklamalarda bulundu.
Kalinic’in röportajı huzurlarınızda…
– Milli takım konusunda konuşmak ister misin? Zira senin ve Nemanja Nedovic’in milli takıma çağrılmaması konusunda çok sayıda dedikodu çıktı. Neden çağrılmadığını biliyor musun?
– Hayır.
– Peki orada olmak istiyor muydun?
– Elbette orada olmak isterdim ama listede yoktum. Bu kadar.
– Eski takım arkadaşın Bogdan Bogdanovic’in Dünya Kupası’ndaki performansı ile ilgili neler söylemek istersin? İzleme şansın oldu mu?
– Elbette izledim. Muhteşemdi. Olağanüstü bir skorer olduğunu kanıtladı. Muhteşem bir oyuncu zaten de şimdi bir sonraki seviyeye çıkıyor. Muhtemelen böyle bir takımın nasıl lideri olacağını anlamak için biraz daha zamana ihtiyacı var ama inanılmaz bir oyuncu olduğunu gösteriyor. Turnuvanın en iyi beşine seçildi, bilmem kaç sayı ortalama tutturdu… Sırbistan istediği gibi bitiremedi ama yine de beşinci oldu. Yani iyi bir başarı.
– Peki yaz dönemi senin için nasıl geçti? Dinlenip kendini geliştirme şansın oldu mu?
– Evet, aynen öyle. Bu yazı kendimi rahatlatmak için kullandım. Geçen sezon hepimiz için çok yorucuydu. Çok fazla maç oynadık, çok fazla süre aldık. Sakatlıklar yüzünden bazılarımız daha da fazla oynamak zorunda kaldı. Genel olarak dinlendim, vücudumu dinlendirdim. Ailem ve arkadaşlarımla seyahat ettim. Dolayısıyla yaz döneminden keyif aldım, iyi antrenmanlar yaptım. Kendimi toparlamam gerektiği gibi toparladım.
– Fenerbahçe ile hazırlıklar nasıl gidiyor? Bazı yeni oyuncularınız var. Milli takımlar nedeniyle bazı oyuncular hazırlıklara katılamadı ve çok antrenman yapamadınız ama şu ana kadar nasıl gidiyor?
– Evet. Milli takım turnuvalarının muhteşem takvimi yüzünden hep böyle oluyor. Bazı oyuncularımız yoktu. Nihayet artık herkes burada. Bence giderek daha iyi olacak. Buradaki oyuncular gerçekten iyi ve sağlam antrenmanlar yaptılar. Bazı hazırlık maçları da oynadık. Gerçek potansiyelimizi gösteremedik, son üç maçı kaybettik ama bunlar hazırlık maçları. En önemlisi asıl Gaziantep’teki Cumhurbaşkanlığı Kupası’nda iyi başlamak olacak şimdi. Yeni oyuncuların katılımıyla Türkiye Ligi ve EuroLeague’de zirveye dönebileceğimizi göstermeyi umuyoruz.
– Takımdaki yeni isimler ile ilgili neler söylemek istersin? Derrick Williams ve Nando De Colo geçen sezonun en iyi oyuncularından ikisi oldular. Leo Westermann da gerçekten iyi bir EuroLeague oyuncusu. Onlarla ilgili neler söylemek istersin?
– Evet, sen söyledin zaten. Gerçekten harika eklemeler. Bence kulüp bu yıl inanılmaz bir iş çıkardı. Bize harika parçalar kattılar. Dediğin gibi hepimiz Nando De Colo’nun kim olduğunu biliyoruz. Derrick Williams da ne kadar muhteşem bir basketbolcu ve atlet olduğunu gösterdi. Bildiğim kadarıyla aynı zamanda harika insanlar ve basketbolu da harika anlıyorlar, oyun akılları çok yüksek. En kısa sürede iyi oynamaya başlayabilmemiz için İstanbul’daki hayata, salona dair her şeye, Zeljko Obradovic basketboluna en kısa sürede uyum sağlamaları için onlara yardımcı olacağız.
– Yıllarca Nando De Colo’yu savunmaya çalıştıktan sonra onunla birlikte oynayacağın için mutlu musun?
– Evet, tanıştığımızda ben de öyle söyledim. Bence bir oyuncu, karşısında oynamaktan nefret ettiğim kadar iyidir. Ben de Nando De Colo’ya karşı oynamaktan nefret ediyordum. Artık bizim tarafımızda olduğu için mutluyum. Keza Derrick Williams, Leo Westermann ve Berkay Candan için de aynısı geçerli. Bence hepsi kadromuzdaki derinlik için çok yardımcı olacaklar ve iyi bir sezon umabiliriz.
– Geçen yıl sakatlıklar olabilecek en kötü dönemde geldi. Playofflarda senin, Jan Vesely’nin, Gigi Datome’nin, Joffrey Lauvergne’in sakatlık sorunları oldu. Sence geçen yıl şampiyonluk kazanmamanızda sakatlıkların büyük bir etkisi oldu mu?
– Bilmiyorum ki… Neler olabilirdi bilemezsiniz sonuçta ama en iyi görüntümüzü çizemediğimiz kesin. Bunlar Şubat ayında başladı. Şubat-Mart ayına kadar çok iyiydik. Normal sezonda gerçekten çok iyiydik. Sağlam bir takımdık. Sonra sakatlıklar başladı. Hepsi bağlantılı. Lauvergne’in sakatlığı Jan’ı daha fazla oynamaya itti, o sakatlandı. O Gigi Datome’yi normalden fazla oynamaya itti, o sakatlandı. Benim sakatlığım çarpışma sonucu oldu, o çok bağlantılı değil ama diğerlerinin hepsi bağlantılıydı. O yüzden sahip olduğumuz oyuncuların hepsini kullanamadık ve bu yıl öyle olmamasını umuyorum. Yılın sonunda gerçekten çok savaştık. Ben belki hayatım boyunca bu kadar savaşmadım ama yine de yetmedi. Bence yine de sezon sonunda o hâldeyken Efes’in tarihindeki en iyi sezonda onlardan üç maç almamız büyük bir başarıydı. Bu yıl nasıl olacağını göreceğiz. Yeni sezon, yeni savaşlar, aynı hedef.
– Sence geçen yılki durum size bu yıl ekstra motivasyon sağlayacak mı? Çünkü gerçekten çok savaştığınızı da söyledin.
– Evet, gerçekten. Alnım ak. Aynaya baktığım zaman alnım ak, ben hayata böyle bakıyorum. Gerçekten neyim var neyim yoksa verdim. Sezona başladığımız güne oranla bitirdiğimizde 3-4 kilo vermiştim. Bitkindim artık. Sorsanız 20-30 gün basketbolu görmek bile istemiyordum. Basketboldan ve oynayıp savaştığımız her şeyden bıkmıştım. Ama bazen oluyor böyle, yetmiyor yine de. Senin de dediğin gibi motivasyonumuz duruyor. Birazcık şans ve sağlık ile yine orada olacağız bence.
– EuroLeague’de bu sezon tarihin en çekişmeli sezonlarından biri olacak. Bu konuda neler söylemek istersin? Çok sayıda harika takımın yanında iki tane de yeni takım var. Bu da sizin için daha yoğun bir sezon olacağı anlamına geliyor.
– Evet, dediğin gibi bütün takımlar harika eklemeler yaptılar. NBA’den, EuroCup’tan, Çin Ligi’nden harika oyuncular getirdiler. Bence en iyi, en güçlü sezonlarından biri olacak. Ama biz tecrübeliyiz, kaliteliyiz ve bunları gösterebileceğimizi umuyoruz. Takvim zorlu. Bunun farkındayız ama kimsenin dinlemediği laflara nefesimizi harcıyoruz. Ama en azından Oyuncular Birliği ile bir şeyler yaptık. Çift maçlı haftaların sayısını azalttık. Bazı deplasman maçlarını kolaylaştırdık. İki deplasman maçını üst üste yaparsanız bence bu bütün oyuncuların tercih edeceği bir şey. Diğer türlü Tenerife’den İstanbul’a oradan Moskova’ya, oradan da Gaziantep’e gitmek kolay olmuyor. Ama göreceğiz…
– Oyuncular Birliği’ni ne noktada görüyorsun? Birlik her geçen gün güçleniyor, oyuncular için böyle şeyler yapmaya çalışıyor. Birlik hakkında ne söylemek istersin?
– Aynen öyle, dediğin gibi… Güçleniyor, daha iyiye gidiyor. Şimdiden bile oyuncular için bir sürü muhteşem şey yaptılar. Mesela sahadaki yapışkanlar konusu var. Son yıllarda birçok sakatlığa sebep olmuştu o yapışkanlar. Ciddi sakatlıklar olmuşlardı. Oyuncular Birliği bununla savaşıp serbest atış çizgisinin oradaki yapışkanları kaldırttı. Bu tip şeyler. Ne bileyim, artık çift antrenman yok mesela. Seyahatler daha kolay, öncelikli check-in şansımız var. Bu tip şeyler işte. Bence gerçekten iyi şeyler yapıyorlar. Keza ödemeler konusunda da aynı şekilde. Oyuncular kulübü dava etmek isterse hukuki bir ekip yanlarında oluyor. Bence doğrusu bu. Belki de dünyanın en büyük ligi NBA’de bu işlerin nasıl olduğunu görüyoruz. Onların neler yaptıklarını görüyoruz ve o örneği takip etmeye çalışıyoruz.
– NBA’de oyuncular giderek daha da güçleniyor. Şu anda geleceklerine kendileri karar veriyorlar. Takas istiyor, takımları takas yapmaya zorluyorlar. Dediğin gibi bu iyi bir örnek ama sence EuroLeague Oyuncular Birliği de benzer bir güce sahip olacak mı?
– Asla bilemeyiz. Umudumuz, hedefimiz, hayalimiz bu. Başarıp başaramayacağımızı göreceğiz ancak çok sayıda şeyin doğru şekilde yapılması gerekiyor. Bazı farklı programlarımız da var. Milli takımlar var. Eğer bunları çözebilirsek olur. Ancak EuroLeague’in doğru doğrultuda olduğunu görüyoruz. İki yeni kulüp ile piyasası genişleyecek. Birleşik Krallık’tan da bir takım almak istiyorlar sanırım. Güzel bir piyasa olacak. Avrupa’nın NBA gibi harika bir ligi olacak bence ve belki bir gün NBA seviyesinde bile olur, bilemiyorum. Bence harika bir potansiyel var.
– Bu sezon öncesi kişisel hedeflerin var mı? Geçen sezon birçok insan seni yılın savunmacısı ödülü için favori olarak görmüştü. Ancak sezonun sonunda bir başkası kazanmıştı. Bu yıl aklında kişisel hedefler var mı?
– Bilmiyorum ki… Her zamanki hedeflerim var: Oyunumu hücum ve savunmada geliştirmek. İnsanlar hep beni savunmacı olarak görüyor ancak bence basketbolda tek yönlü bir oyun yok. Hepsi bağlantılı. Özellikle de bu dönemde, bu seviyede iki tarafı da oynamalısınız. Bence oyunumu her yıl biraz geliştirdim. Tabii ki Michael Jordan’ı yenemem ama olabileceğim en iyi Nikola Kalinic olmaya çalışıyorum. Her yıl şut yüzdelerimi, toplu oyunumu, oyun görüşümü, savunmamı, vücudumu geliştiriyorum… Hedefler bunlar. Özel bir hedef yok. Asıl hedef EuroLeague’i kazanmak. Eğer onu kazanırsak herkes mutlu olur zaten.
Basketbol gündemindeki en son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!