By Antonis Stroggilakis/ info@eurohoops.net
Son 32’de takımların kötü oynamaya, hatta vasat gecelere dahi lüksü yok. Takımların geleceğine 6 maç karar veriyor, kimse boşvermiş performanslarının sonuçlarını karşılayamaz. Her maçı kazanma motivasyonu ve sahaya en iyi performanslarını koymaları yüzünden kaliteli takımlar bize harika performanslar sunuyor. Kaybeden ekipler ise yüzlerine yedikleri tokattan yarar sağlayabilirler… Eğer hatalarından ders çıkarırsalar. Eurocup’ta yoluna sadece 6 takım yenilgisiz devam ediyor. İşte 2. haftada hatırlanacaklar:
MVP:Mike Green
Venezia’nın son 32’deki ilk galibiyetine ulaşmasını sağlayan adam. İtalyanlar ilk yarı sonunda gerideydi fakat Carlo Recalcati’nin öğrencileri üçüncü çeyrekte yakaladığı seriyle büyük bir geri dönüş yaptı. 3. çeyrekte gelen 31 sayının neredeyse tamamı ya Green’in kendi basketlerinden ya da asistlerinden geldi. 24 sayı atıp takım arkadaşlarına ihtiyaç duydukları anda 11 asist yaptı. 7 ile ribauntlara da yardımcı oldu.
En İyi Beş
- Quino Colom: Neden şaşırtmadık? Sezonun en sansasyonel oyun kurucularından, sadece Eurocup’ın değil tüm kıtanın, bir kez daha en iyi bildiği işi yaptı: 23 sayı 10 asist ve 5 top çalmayla oyun kuruculuk dersi verdi. Union Olimpia oyuncularına 13 kez (!) faul aldırdı.
- Marquez Haynes: Sassari’nin sezonun bu bölümüne kadar Sassari’nin en büyük galibiyeti olduğunu söylemek abartı olmaz. 19 sayı 5 asistiyle Haynes, takımının galibiyetinde başrol oynadı..
- Antoine Diot: Her zamankinden daha güçlü gözüken Fransız oyun kurucudan bütünüyle harika bir oyun… Valencia‘nın 108 sayı kaydedip hücum semineri verdiği maçta takımı adına 25 sayı (5/6 iki sayı, 4/6 üç sayı) 8 asistle takımının itici gücüydü.
- Isaac Fotu: Yeni Zelandalı forvet oynadığı oyunla geleneksel haka dansını yaparak Szolnaki Olaj’ı korku içinde bıraktı. 20 sayı (9/11 şut yüzdesi) 5 ribaundu sadece 17 dakikaya sığdırdı ve Zaragoza’nın rahat galibiyetinde takımına yardımcı oldu.
- Sofoklis Schortsanitis: Limoges koçu Jim Bilba maç sonrası yaptığı açıklamada ‘Bizi parçaladı’ dedi. “Big Sofo” Limoges’e bulduğu 19 sayının 12’sini ilk yarıda rakiplerini ezerek kaydetti. Kimse onu durduramadı. 6 faul aldırıp 5 ribaunt çekti. Ve hepsini 17 dakikada yaptı.
En İyi Kaybeden Performans: Blake Schilb
Daha fazla ne yapabilirdi? 23 sayı (7/11 üç sayı) 9 ribaunt ve 7 asistle Galatasaray hücumunu organize etti. Neredeyse triple double yapıyordu ancak bu performans Dinamo Sassari galibiyeti için yetmedi.
Haftanın Koçu: Selçuk Ernak
Çekişmeli maçta Banvit kazanmakla kalmadı, Eurocup’ın muhtemelen en iyi savunmasına 85 sayı kaydetti. Harika oyun planın dışında, oyuncularının boş şutları muhteşem bir yüzdeyle (10/20) değerlendirmesi onun işini kolaylaştırdı. Şapkalar Selçuk Ernak için çıksın! Banvit’ten enfes bir deplasman galibiyeti.
En Kritik Galibiyet: Dinamo Sassari
Euroleague normal sezonunun en kötü takımdan bahsediyoruz. Son İtalyan şampiyonu Avrupa’da 11 maçtır kazanamıyordu. Sassari yine de kupanın en büyük favorilerinden Galatasaray‘ı yenerek Avrupa Basketbolu’nda sesini duyurdu. Sassari oyuncuları zaferlerini kutlarken aynı zamanda kendi kapasitelerini hafife alıp almadıklarını oturup düşünmeliler.
Ses Getiren Takım: Maccabi Electra
Üstünlüğün birçok kez el değiştirdiği muhteşem maçta İsrailliler, maçın son bölümünü daha iyi oynayan taraf oldu ve Nizhny Novgorod maçını kazanarak Rusya’dan galibiyetle ayrıldı. Maçın sonunda Maccabi rakibine coşkuyla cevap verdi ve Devin Smith’in ortaya koyduğu tecrübeyle maçı kazandı. Amerikalı forvet daha önce defalarca yaptığı gibi bir kez daha süpermen kostümünü giydi ve son dakikalarda oyunun her iki tarafında da takımının en iyi oyuncusu oldu.
Hayal Kırıklığı: Aris Thessaloniki
Moda şehri Milano‘da Aris’in giydiği kostüm sadece demode değil, açıkça berbattı. Savunmada üstün azimle oynayan ve büyük bir iradeye sahip takımdan daha fazla şey bekliyorduk. Aris’in 85-54’lük mağlubiyette Armani Milano‘nun elinde adeta ‘oyuncak’ olduğunu söylemek abartı olmayacak.