by Mete Budak & Murat Köse / info@eurohoops.net
Galatasaray‚ın bu yaz kadrosuna kattığı yabancılardan Deon Thompson, Euroleague Medya Günü’nde Eurohoops’un sorularını yanıtladı. Geçtiğimiz sezon sarı kırmızılı temsilcimize rakip olup performansıyla Ergin Ataman’ın dikkatini çeken Amerikalı oyuncu, Galatasaray‚a transferinden takım arkadaşlarına, yeni sezon hedeflerinden oyun tarzına birçok konuya değindi.
İsrail Ligi’nde şampiyonluk yaşadın ve sonra ikinci bir Bayern Münih maceran oldu. Şimdi de Galatasaray’a geldin. Sarı-Kırmızılı formayı tercih etmenin en önemli sebebi neydi?
Bunun birkaç sebebi var. Tabii ki Euroleague’de oynamak benim için çok önemli, olabilecek en üst seviyede yer almak. Ayrıca Avrupa’da basketbolu, geleneği, taraftarları düşününce aklınıza Galatasaray geliyor. Hem Türkiye’de hem de Avrupa’da büyük bir taraftar kitlesi var. Buraya gelip oynama şansını es geçmek mantıksız olurdu.
Geçen sezon burada o taraftarlara karşı oynadın. Onlar hakkında ne düşünüyorsun?
Harika bir atmosfer vardı. Çok keyif almıştım. Özellikle bu kadar fazla öneme sahip olan bir maçta, evimizde 10 sayıyla kazanmıştık ama burada 12 sayıyla kaybettik, onlara karşı oynamak çok keyifliydi. Tekrar hatırlayınca, gerçekten çılgınca bir ortam vardı. Bu kez onların benim arkamda olacağını bilmek keyif veriyor. Onlarla buluşmak için sabırsızlanıyorum.
Koç Ergin Ataman istikrarlı ve sert bir uzun olduğunu söyledi. NCAA’de oldukça skorer ve aynı zamanda ribaundçu da bir uzundun. Senior yılında 4.6 blok ortalaman da vardı. Bu takıma nasıl bir katkı yapacağını düşünüyorsun?
Bence en önemli nokta istikrar olacak. Uzun rotasyonunda çok fazla yetenekli oyuncuya sahibiz. Austin, Tibor, Alex – hem dört numarada hem beş numarada oynayabiliyor – gibi. Benim görevim daha çok bench’ten gelip takımın en üst seviyede oynamaya devam etmesini sağlamak olacak. İyi takımlara baktığınızda bazı oyuncuların sürelerinde ve oyunlarında çeşitli fedakarlıklar yaparak bench’ten gelmeye razı olduğunu görürsünüz. Bu, iyi bir takım oyuncusu olmak için gereklidir. Bence bu da benim bu takımda sahip olacağım ve en iyi şekilde uygulamaya çalışacağım şey olmalı.
Euroleague seviyesinde daha önce oynamış bir uzun olarak sert ve iyi bir savunmanın anahtarı sence nedir? Özellikle ilk etapta son sekiz arasına girebilmek için savunma sertliği şart değil mi?
Bence de bu en önemli şey. Savunma yeteneklerden bağımsız bir olgu. Bence daha çok içindeki savunma yapma isteğiyle ve rakibi durdurmaktan aldığın haz ve gururla ilgili. Tabii ki tüm takımlar çeşitli taktiklere sahip ve bu da önemli ama yine de daha çok savunma yapmaktan ne kadar keyif aldığın ve gururlandığınla alakalı.
Austin Daye ve sen özel bir “Cali bağı”na sahipsiniz…
Evet. Birbirimizi 13 yaşından beri tanıyoruz ve küçükken hep beraber oynayıp aynı takımda yer aldık. Beraber seyahat ettik.
NCAA’de Tar Heels (Thompson’ın koleji) ile Gonzaga’yı (Austin’in koleji) saf dışı bırakmıştınız değil mi?
Onu tamamen unutmuştum bak –gülüyor-. Sweet 16 zamanıydı ve Gonzaga’yı elemiştik evet. İyi hissettirmişti!
Bu sezon Final Four’un İstanbul’da düzenleneceğine dair ciddi dedikodular var. Bu seni bir oyuncu olarak motive ediyor mu?
Kesinlikle. Zaten Euroleague Final Four’da daha önce hiç oynamamış olmanın bana getirdiği bir motivasyon da var. O seviyeye çıkabilmek zaten harika olur ama bunu kendi ev sahibi olduğun şehirde yapabilmek çok daha özel olur. Ve bence bunu Galatasaray kulübü ve taraftarlarından daha çok hak eden kimse de yok.
Son sorum herkesin merak ettiği bir konu hakkında. Birçok kişi geçtiğimiz sezonlarda daha “büyük ve kalıplı” olduğunu ancak şimdi kilo verdiğini söylüyor. Bu senden Bayern’de koç Pesic’in istediği bir şey miydi?
Evet bu onun benden talep ettiği bir şeydi. Bana, benim daha az kiloyla daha çabuk şekilde hareket ettiğimde daha iyi bir basketbol oynayabileceğimi hissettiğini söylemişti. Sahayı daha çabuk gidip gelebileceğimi ve bunun benim için daha iyi olacağını iletmişti. Ben de sanırım bu konuya geçen sezonun sonlarına doğru odaklanmaya başladım. Bu da yaz dönemine yansıdı ve şu ana kadar devam etti.
Not: Bu röportaj Eurohoops’un özel içeriğidir. Röportajın bir kısmının veya tamamının izinsiz kullanılması kesinlikle yasaktır.