Bargnani: “Fenerbahçe’ye Karşı Oynamak Büyük Sınav Olacak”

2016-10-19T12:41:28+00:00 2016-10-19T14:30:10+00:00.

Bugra Uzar

19/Eki/16 12:41

Eurohoops.net

Euroleague.net’e konuşan Il Mago kariyerinde adım attığı bu yeni mücadeleye girmek için çok heyecanlı ve hazır.

By Eurohoops team/ info@eurohoops.net

Onun hakkında ne düşünürseniz düşünün, Andrea Bargnani dünya basketbolunun en çok tanınan isimlerinden biri olarak Avrupa’ya dönüş yaptı ve hiçbir şey kanıtlamak zorunda olmadığını söylese de sahada kendini kanıtlama ateşiyle oynuyor.

Euroleague.net‘e konuşan Il Mago kariyerinde adım attığı bu yeni mücadeleye girmek için çok heyecanlı ve hazır. “Buradan o kadar uzun zamandır uzağım ki… Euroleague’de 10 yıldır oynamadım. Her maçı merakla bekliyorum” diyor Bargnani, “Bu kadar uzak kalmamın ardından her bir maç yeni bir tecrübe,  keşfedilmeyi bekleyen yeni bir şehir gibi.”

Merhabalar, Andrea. Takımının bu sezonki galibiyeti için tebrikler. Efes maç boyunca pes etmedi ve son topta maçı kazanma şansı da yakaladı. Efes gibi iyi bir takımı yenmek ne kadar zor oldu?

“Çok çok zordu. Tabii ki her maçın fazlasıyla zorlu olmasını bekliyoruz. Çünkü yeni Euroleague formatıyla turnuvada yalnızca en iyi takımlar kaldı ve her maç gerçek bir savaş gibi geçiyor. Efes çok iyi bir takım ve maça çok iyi hazırlanmışlar. Onları yenmek bu yüzden çok zor oldu, yalnızca bir sayıyla kazanabildik.”

 

10 yıl sonra ilk kez bir Euroleague maçına çıktı. Baskonia‘ya imza attığın zaman Euroleague sezonunun başlaması için ne kadar heyecanlıydn?

“Tabii ki çok büyük heyecanla bekliyordum! Taraftarlarımızın önünde oynamak müthişti. Müthiş bir arenamız ve taraftarlarımız var. Euroleague sezonuna başlamak fazlasıyla heyecan vericiydi.”

Turnuvadan uzak kaldığın bunca yılın ardından Euroleague hakkında en çok özlediğin şey neymiş?

“En üst düzeyde oynayan profesyonel bir oyuncu olarak en çok hoşunuza giden şey rekabet seviyesi, en iyi takımlardaki en iyi oyunculara karşı oynamak. Euroleague harika bir turnuva ve her turnuva çok zorlu. Maçlar ve bu zorluk çok keyifli. Zorlu çünkü kazanmak için elinizden gelenin en iyisini yapmak zorundasınız. NBA ve Euroleague bu anlamda kendilerine özgü, çok özel mücadeleler. İkisinin de iyi ve kötü özellikleri var. Taraftarların eğlenme ve tezahürat yapma biçimleri bile farklı. İkisini de çok seviyorum. Birinden birini tercih etmem. İkisi de çok farklı tecrübeler ve ikisi de muhteşem.”

En son Avrupa’da oynadığında Benetton Treviso’daydın, şimdi de başka bir basketbol şehrindesin. Basketbolla yaşayan bu iki şehri kıyaslayabilir misin?

“Sadece birkaç aydır Vitoria’dayım ve gördüğüm kadarıyla, basketbolu çok sevdikleri doğru ve basketbol hakkında çok bilgililer. Yalnızca bu sporu sevdikleri için salona geliyorlar. Gerçekten basketbol uzmanı gibiler, oyunu baştan aşağı iyi biliyorlar. Maçı izlemekle de kalmayıp bize maç boyu destek veriyorlar. Treviso’daki taraftar kitlesiyle bu açılardan benzediklerini söyleyebilirim.

Vitoria’ya lider oyuncu olarak geldiğin herkesin malumu. Bazıları takımın en önemli oyuncusu olduğunu söylüyor. Bu tanımlamalar hoşuna gidiyor mu, nasıl karşılıyorsun?

“Öncelikle benim ağzımdan kesinlikle takımda en önemli oyuncu olduğuma dair bir söz çıkmadı. Böyle bir şeyi asla söylemediğim gibi bu tür tanımlamalardan hoşlanmam. Çünkü benim için her zaman önce takım gelir. Takımdaki herkes önemlidir, yalnızca ben değil takımdaki birçok oyuncu çok önemli roller oynuyor. Herkesin sorumlulukları var. Önemli bir oyuncuyum, evet ama asla en önemli oyuncuyum demedim. Böyle tanımlanmaktan da hoşlanmıyorum diyebilirim.”

Bu sezon her Euroleague takımı birbiriyle oynayacak. Karşılaşmayı özellikle beklediğin, gitmeyi özellikle istediğin bir şehir var mı?

“Açıkçası hayır. Her takım farklı bir mücadele demek. Kolay maç yok ama geçen sezon final oynayan CSKA ve Fenerbahçe‘yle oynayacak olmak bizim için büyük sınav olacak. Sonuçta onlar geçen sezon Avrupa’daki en iyi iki takımdı. Herkes onların turnuvanın en iyi takımları olacağını düşünüyor ve onlara karşı oynanacak maçlar heyecanla bekleniyor. Fakat örneğin bu hafta Kanus gibi iyi bir takıma karşı zor bir maça çıkacağız. Euroleague’den o kadar uzun zaman uzak kaldım ki her maçı merakla bekliyorum. Her biri benim için yeni bir tecrübe, keşfedilmeyi bekleyen yeni bir şehir gibi.”

Her takımın birbiriyle karşılaştığı format ligi çok daha zorlu hale getirdi. Rekabetçi bir oyuncu olarak şu andan Nisan’a kadar oynanacak her bir galibiyetin karnenize yazılması durumunu nasıl karşılıyorsun?

“Bence çok güzel. İspanya Ligi’nde de böyle. Her maç önemli! Olabildiğince yukarıda olmak için olabildiğince fazla maç kazanmak zorundasınız. Çok hoşuma gidiyor. Bu sayede daha iyi konsantre oluyorum. Rahatlayamazsınız. Her maç çok önemli ve bir maça tam olarak hazır olmamak, bir gün izin yapmak ya da kendinizi yüzde 100 için zorlamamak için şansınız yok. Her maçta yüzde 100’ü vermek zorundasınız.”

Baskonia sonraki dört maçının üçünü deplasmanda oynayacak. Sırayla Kaunas, Madrid ve Belgrad’a gideceksiniz. Sezonun ilk büyük sınavı denebilir mi?

“Evet, kesinlikle. Bu sezon ilk kez zorlu bir deplasman serisine gideceğiz ve zorlu olacak, şüphe yok. Herkes bu maçlar için çok sıkı hazırlanıyor ve her bir maçı iple çekiyorum.”

Efes‘e karşı 26 sayı atıp Euroleague’de kariyer rekorunu kırdın. 30 yaşındasın, önünde daha uzun yıllar var. Senin için yeni bir başlangıç diyebilir miyiz?

“Evet, çok heyecan verici bir mücadelenin içindeyim. Farklı takımların olduğu farklı bir ligde farklı oyuncuların karşısındayım. Çok heyecanlıyım!”

Hangi hedeflere ulaşabilirseniz sen ve Baskonia için başarılı bir sezon geride kaldı dersin?

“Hedefimiz olabildiğince çok maç kazanmak. Açıkçası söylemek zor. Ben, Ekim ayında şunu kazanmak, bunu almak istiyorum diyebilecek bir adam değilim. Bu yalnızca benim üzerimdeki baskıyı artırır. Şu an olabildiğince daha iyi olmaya çalışıyoruz. Sezon yeni başlıyor, antrenman kampını bitirdik. Ritm bulmaya başladık ve takım kimyamızın oturması için çalışmaya devam edeceğiz. Şu an sezonun iyi geçip geçmeyeceğini hesap edebileceğimiz dönemin uzağındayız. Bunları konuşmak için çok erken.