By Semih Altınbaş / info@eurohoops.net
FIBA Basketbol Şampiyonlar Ligi’nde 2020-21 sezonunun grup aşamaları oynandı ve Son 16 Turu safhasına geçiş yapılıyor.
Bu bölüme gelinirken 5 temsilcimizden 3’ü sağ salim gruplarından çıktı. Darüşşafaka Tekfen ve Galatasaray gruplarını sonuncu olarak tamamlayıp uluslararası organizasyonlara bu senelik veda ederken Pınar Karşıyaka, Türk Telekom ve TOFAŞ, yoluna TOP 16’de devam edecek.
16 takımı 4 farklı gruba ayıran TOP 16 turu ise önümüzdeki mart ayının başı itibarıyla başlayacak ve ay boyunca her ekip 6 maçlı rövanş sistemiyle gruplarından bir kez daha çıkış yolunu kovalayacak.
Eurohoops Fırın ise önümüzdeki ay çok daha sık bahsedeceğimiz bu Son 16 Turu öncesinde temsilcilerimiz de dahil olmak üzere her ekibin normal sezon aşamasında göze çarpan güçlü yönlerini ele alıyor.
Öncelikle bugünkü bölümde I ve J gruplarına konuk oluyoruz.
I GRUBU
Hapoel Unet-Credit Holon
Normal sezon serisi: 6 maçta 4 galibiyet – 2 mağlubiyetle C Grubu lideri
TOP 16’deki rakipleri: TOFAŞ, Pınar Karşıyaka, Happy Casa Brindisi
EN GÜÇLÜ YÖNÜ: KANAT KATKISI VE TOPA BASKI
Hapoel Holon’un C Grubu’nda aldığı 4 galibiyet onlara liderlik için yetti. OAKA’da 100-96’lık skorla sonuçlanan AEK maçı haricinde fazla sayı yedikleri bir maç yok. Toplamda maç başına 75.8 sayı yedikleri bir ortamdan söz ediyoruz. Burada da topsuz oyun savunmasında zaman zaman sıkıntı yaşayabildikleri için topa baskının değeri artıyor.
Takımın en önemli yaratıcıları olan CJ Harris ve Tyrus McGee’den toplamda 19.5 şut ve 30.2 sayılık katkı alınan ortamda forvetler Isaiah Miles, Chris Johnson, Willy Workman ve Maxime De Zeeuw gibi isimlerin verdiği katkılar inanılmaz değerli.
Çok sizelı bir takım olmadıklarından ötürü hücumda bu kanat katkısını da almıyor olsalar herhalde çöküş içine girerler.
TOFAŞ
Normal sezon serisi: 6 maçta 4 galibiyet – 2 mağlubiyetle B Grubu lideri
TOP 16’deki rakipleri: Hapoel Unet-Credit Holon, Pınar Karşıyaka, Happy Casa Brindisi
EN GÜÇLÜ YÖNÜ: RİBAUNDLAR
TOFAŞ adına DeVaughn Akoon-Purcell’in sezon başlangıcında yapılabilecek en iyi transferlerden birisi olduğu hiçbir şey olmasa sadece istatistiklerden bile anlaşılıyor.
Takımın guardı olarak, takımın pivotu Jeremy Simmons’tan maç başına 1.3 ribaund fazla alıyor. Akoon-Purcell’in ribaund ortalaması 7.3!
Çok delicesine kaliteli bir ekip olmamalarına rağmen Holon’a göre daha planlı ve daha geleneksel bir oyunun izlerini sürüyorlar. Tomislav Zubcic eklemesi takımı çok farklı noktaya taşıdı. Maç başına 88 sayının üzerinde atıp 80 yiyorlar.
TOFAŞ için skor potansiyeliyle ilgili söylenebilecek önemli bir şey varsa o da ikili oyunlar sonrası topu iyi dolaştırdıkları müddetçe dışarıdan da yüzdeli atacak olmalarıdır.
Pınar Karşıyaka
Normal sezon serisi: 6 maçta 4 galibiyet – 2 mağlubiyetle F Grubu ikincisi
TOP 16’deki rakipleri: Hapoel Unet-Credit Holon, TOFAŞ, Happy Casa Brindisi
EN GÜÇLÜ YÖNÜ: ALIŞKANLIKLAR
Pınar Karşıyaka mükemmel bir boyalı alan takımı değil. Geçen sezon Jordan Morgan’a sahipken de değillerdi. Dış oyuncuları atletik ve istikrarlı. Ufuk Sarıca‘nın da geçtiğimiz günlerde bahsettiği gibi istikrarlı bir yapılanma olmaları geçen sezonki başarının devamını hem ligde hem BCL’de sağlıyor.
Raymar Morgan gibi bir MVP adayı kadrolarında mevcut. Bu yıl, 2019-20 sezonuna nazaran çok daha iyi skor üretiyorlar ama yine az yiyorlar. Sarıca‘nın son 2 yıldır takıma oynattığı savunma özellikle iç sahada çok can yakıcı bir potansiyele sahip.
Karşıyaka dar rotasyonlu bir takım ve Raymar Morganlı uzun rotasyonu sayesinde de çok sizelı kalamıyorlar. Fakat karar vericileri çok iyi. Tony Taylor’ın skorer-yönetici karışık profili takımın hücumdaki kilitlerinden.
Amath M’Baye, Sek Henry ve DJ Kennedy gibi isimlerden aldıkları atletizm ve dış şut katkısı da konuşulmaya değer.
Happy Casa Brindisi
Normal sezon serisi: 6 maçta 4 galibiyet – 2 mağlubiyetle H Grubu ikincisi
TOP 16’deki rakipleri: Hapoel Unet-Credit Holon, TOFAŞ, Pınar Karşıyaka
EN GÜÇLÜ YÖNÜ: HÜCUM POTANSİYELİ VE TEMPO
Bana kalırsa grubun Holon ile birlikte zayıf halkası Brindisi. Eski Uşaklı D’Angelo Harrison ve Darius Thompson’ın önderlik ettiği çok ciddi bir skor potansiyeline sahipler. 6 maçta 86.8 sayının üzerinde bir ortalamayla oynadılar ancak anahtarların bu kadar skorerlere teslim olduğu bir ortamda asist-top kaybı oranları da 17.5’e 13.2 şeklinde çok da iyi sayılamayan bir düzeyde gelişti.
Harrison’ın sürükleyiciliği haricinde aslında güvenebilecekleri oyuncuları var ama temponun yüksek olmadığı her maç onlar için çok sıkıntılı ilerleyecektir.
Derek Willis gibi muhtemelen üst seviyede takımlarda oynayabilecek bir forvetleri olması önemli bir avantaj ama attıkları kadar çok sayı yiyorlar. 86.8 atarken 84.7 sayı yediler maç başına.