By Semih Altınbaş / info@eurohoops.net
Bu yazının tüm hakları Eurohoops Ltd. Şti.’ye aittir ve tamamının veya bir kısmının izinsiz kullanılması kesinlikle yasaktır.
FIBA Basketbol Şampiyonlar Ligi’nde sezonun en heyecanlı kısımlarından birine adım atmak üzereyiz. Takımlar 6 maçlık normal sezon periyodunun ardından mart ayının ilk haftası itibarıyla playoff turuna geçiyor.
Yine 4 takımlı grup usülüyle 6 maçlık playoff turuyla son 16 takım arasından sıyrılacak ekipler belirlenecek.
Igokea, Hapoel Jerusalem ve Limoges gibi ekiplerin bulunduğu G Grubu’ndan 5 galibiyet – 1 mağlubiyetle ayrılıp bu safhaya ulaşma başarısı gösteren ekiplerimizden Türk Telekom ise çok zorlayıcı olması beklenen bir gruba düştü…
J Grubu’nu SIG Strasbourg, AEK Atina ve Nizhny Novgorod ile beraber dolduracak temsilcimizin grubundaki diğer 3 takımın önemli yönlerini Eurohoops Fırın sizler için çıkarıyor.
SIG Strasbourg
Normal Sezondaki Rakipleri: VEF Riga, Peristeri, Rytas Vilnius (E Grubu)
Normal Sezon Derecesi: 4 galibiyet – 2 mağlubiyetle grup lideri
SIG Strasbourg aslında gruptan öyle çok yükseğe tırmanabilecek bir kadro yapısına sahip değil gibi görünüyor ancak çok mücadeleci olabilecek, rekabet tavanı çok yüksek bir takım görüntüsündeler.
Takımda işlerin çevresinde döndüğü beş oyuncu var: Ishmail Wainright, Jaromir Bohacik, DeAndre Lansdowne, Brandon Jefferson ve Bonzie Colson.
Colson, Strasbourg’un en savunulamayan, en önlem alınamayan oyuncusu konumunda. Normal sezonda sergilediği 20.8 sayı – 6.5 ribaund – 1.3 asist ortalamalarıyla ligi kasıp kavuranlardan birisi o idi.
Aslında her şeyi ortalama yapan bir takım olarak bahsedebiliriz Strasbourg’dan. Riga, Peristeri ve Rytas grubu onlar için yemeyip yanında yatılacak bir gruptu. Şimdi içine düştükleri cendere ise çok ama çok farklı.
Böyle net, lige damga vuracak türden bir topla yaratıcıları yok ve bunun bedelini playofflarda ödeyebilirler. Yani, Marcus Foster’ın imzasına dek Telekom da kısa rotasyonunda görece zayıf bir görüntü çiziyordu ancak şu anda Strasbourg’a üstünlük sağlayamamaları için çok bir sebep yok gibi görünüyor.
Atletik oyuncu bütünüyle yola çıkan koç Lassi Tuovi, 6 maçlık periyotta bunun meyvelerini olumlu düzeyde aldı.
Grupta AEK ve Türk Telekom’a göre daha zayıf görüntüdeler ancak ne yapacakları hiç belli olmayan, çok ilgi çekici bir ekip oldukları notunu düşmek lazım.
AEK ATİNA
Normal Sezondaki Rakipleri: Cholet, Hapoel Holon, Tsmoki-Minsk (C Grubu)
Normal Sezon Derecesi: 4 galibiyet – 2 mağlubiyetle grup ikincisi
Yunanistan’ın iddialı temsilcisi AEK Atina, grubun en güçlü halkası diyebileceğimiz de bir takım ancak aynı zamanda diyemeyeceğimiz de bir takım. Telekom’la seviye olarak çok benzer durumlarda olduklarını düşünüyorum.
Zaten ligin kaliteli ekipleri arasında öyle uçurumlarca seviye farkı da yok. Bu da herkesin herkesi her maç farklı farklı şekillerde mağlup edebileceği bir lig ortamı demek.
Atina ekibinin bu sezonki kadrosu Avrupa basketbolunun son 10-15 yıllık tarihi açısından çok değerli bazı isimlere ev sahipliği yapıyor. Ancak bunun 2021 yılı için ne kadar doğru bir yapılanma mühendisliği olduğu da sonuna kadar tartışmaya açık.
Koç Ilias Papatheodorou’nun kadrosunda Nikos Zisis, Jonas Maciulis, Keith Langford, Matt Lojeski ve Marcus Slaughter gibi isimler bulunuyor ki bu oyuncular 5-6 sezon öncesinin Avrupa basketbolunda epey değerli oyunculardı.
Onların dışında isimleri bu yukarıda saydıklarıma göre daha az bilinen ancak takımda büyük yük çeken bazı oyuncular da var. Yanick Moreira ve Nikos Gkikas bu bölümde değerlendirmeye alınabilecek oyuncular.
Özellikle Moreira, atletizmiyle ikili oyunlarda çok büyük fark yaratıyor. Onu izlemek hakikaten harika keyif. 17.0 sayı – 7.3 ribaund – 1.8 asistlik istatistikleriyle de takımın en değerli oyuncusu konumunda kendisi. Angolalı uzun yine playofflarda da Papatheodorou’nun en ama en büyük kozu olacak.
İyi bir ribaund takımı olmayışları Telekom adına bir avantaj doğurabilir. 30.3 ribaund ortalamasıyla 32 takımlık normal sezon turunu 29. sırada kapattılar.
NIZHNY NOVGOROD
Normal Sezondaki Rakipleri: Casademont Zaragoza, Falco Szombathely, Start Lublin (D Grubu)
Normal Sezon Derecesi: 4 galibiyet – 2 mağlubiyetle grup ikincisi
Nizhny Novgorod’un bu gruptaki şansının özellikle rövanşlı grup sisteminde bayağı düşük olduğunu belirtmek gerekse de bu aşamada takımlar hiç beklenmedik anlarda beklenmedik yükselişlere imza atabiliyorlar. Bu şubat-mart-nisan dönemleri öyle dönemler çünkü.
Yine de eldeki imkanlar dahilinde Nizhny’den böyle bir çıkış beklemek çok acımasızca olurdu. Ancak kadroları da gruptaki diğer takımlara göre zayıf gibi görünse dahi hiç de ümit kırıcı bir kadro değil.
Onları D Grubu’ndan Zaragoza’yla beraber çıkaran bu kadronun en değerli oyuncusu konumunda ABDli guard Kasey Shepherd yer alıyor.
Forvet rotasyonundan Luke Petrasek, uzunlardan Alex Gavrilovic, kısa rotasyonunda Evgenii Baburin ve Ivan Strebkov’un katılımıyla aslında fena da bir takım olmuyorlar ancak Shepherd’ın üstüne binen bire bir yükü ya da özgürlüğünün biraz daha kısılması belki onların yararına dahi olabilir.
28 denemede 12 isabet ortalamasıyla yüzde 43.9 gibi bir üçlük isabet oranları mevcut. Bununla birlikte BCL’deki pozisyon adedi göz önüne alınınca fena bir ribaund takımı değiller (35.0), asist-top kaybı oranları ortalamanın iyisi bir seviyede (20.8-14.7).
Bu istatistiklerin geliştiği grupta Falco Szombathely ve Start Lublin vardı ancak şimdi 3 tane çok zorlu rakipleri var. Buna takım halinde nasıl reaksiyon verebilecekleri de merak ediliyor.
Basketbol gündemindeki en son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!
Basketbol Şampiyonlar Ligi’ndeki en son gelişmeler için tıklayın!