By Semih Altınbaş / info@eurohoops.net
FIBA Basketbol Şampiyonlar Ligi’nde playoff sürecinin tamamlanmasıyla Final 8 organizasyonu için takımlar ev sahibi Nizhny Novgorod’a hareket ettiler.
Bu hareket esnasında kadrolarına Sekizli Final’e katılamayan 24 takımdan bir oyuncu seçerek gitme şansları olsaydı nasıl olurdu?
ING Basketbol Süper Ligi temsilcisi Pınar Karşıyaka’nın da dahil olduğu bu 8 güzide ekibin sorunlarını dinledik, çözüm önerileriyle huzurlarına gelmiş bulunduk.
Eurohoops Fırın, 2020-2021 FIBA Basketbol Şampiyonlar Ligi Sekizli Finali’ne katılım gösterecek takımların derdine derman olacak 8 hayali seçimle karşınızda.
ERA Nymburk: David Kravish (Brose Bamberg)
ERA Nymburk, geçen sezon Yılın Koçu Ödülü’ne layık görülen Oren Amiel’le birlikte çok parlak bir kadro ve birer birer değerlendirecek olursak Hayden Dalton, Vojtech Hruban, Retin Obasohan, Omar Prewitt gibi harika ötesi parçalara sahipler.
Onları Basketbol Şampiyonlar Ligi’nde son 8 takım arasına sokan parçalar da işte koçun iyi işlem uyguladığı bu parçalardı.
Ancak bir eksiklik olarak görülebilecek yönleriyse uzun rotasyonundaki derinlik ve yetenek pakedinin limitli olması olarak görünüyor.
Bu bakımdan ligdeki sayılı uzunlar arasına yazabileceğimiz Brose Bamberg pivotu David Kravish’in Nymburk’u daha rekabetçi ve şampiyonluğa aday ekiplerden birisi yapabileceği açık.
Kravish’in bu sezonki Bamberg performansı 10 maçta 13.5 sayı – 6.5 ribaund – 2.1 asist şeklinde ortalamaya dökülüyor.
Pınar Karşıyaka: Miro Bilan (Dinamo Sassari)
Nymburk’un rakibi Karşıyaka’ya da yine bir 5 numara transferi. Raymar Morgan undersized 5 numara olarak Karşıyaka’ya çok yakıştı ancak bunun ne kadar sürdürülebilir ve başarıya götürebilecek bir plan olduğu tartışmaya çok açık.
Bu yüzden bu Sekizli Final’i hayalimde oynarken Karşıyaka’ya bir 5 numara dahil edip hem rotasyonu genişletmeyi hem de herkesin pozisyonunu doğru seçmeyi öneriyorum.
Dinamo Sassari’den Miro Bilan ise Pınar Karşıyaka taraftarının en sevebileceği adaylardan birisi olarak görünüyor.
Bilan özellikle eski adıyla Cedevita Zagreb yıllarından sonra bir dönem sanki ortalıktan kaybolmuş gibiydi ancak Sassari’de Gianmarco Pozzecco yönetiminde kendini buldu.
Takımın yüzde 31 çerçevelerinde gezinen üçlük isabet oranlarını Bilan önderliğinde biraz daha yükseltip oyunun bağımlılığını uzunlar üzerine daha da fazla yıkarak Karşıyaka’yı başarıya ulaştırabiliriz.
Hırvat uzunun çizginin dışında oynadığı; Morgan’ın sırtı dönük ve orta mesafede fark yarattığı, Amath M’Baye’nin atletizmiyle kanat katkısından mahrum bırakmadığı, Sek Henry’nin skoruyla tamamlayıcı rol oynadığı ve Tony Taylor’ın hükmettiği bir Karşıyaka… Nasıl hayal?
Casademont Zaragoza: Kyle Wiltjer (Türk Telekom)
Kyle Wiltjer’ın Avrupa’da şu an gidip de seviye atlatamayacağı herhangi bir takım yok. Basketball CL özelinde ise iyi basketbol ortaya koyan Casademont Zaragoza’dan bahsediyorsak Wiltjer’la birleşimleri demek Final 8’te çok daha farklı senaryolar anlamına gelirdi.
Zaragoza’nın ihtiyacı olan herhangi bir parça yokmuş gibi gözüküyor ancak mesela şu an koç Sergio Hernandez, 4 numarada Robin Benzing yerine Kyle Wiltjer’la devam etme fikrine can atardı.
Çünkü Wiltjer sahiden sahanın çok farklı alanlarında ligdeki tüm takımlara ayrı ayrı seviye atlatabilecek bir profil olarak karşımızda…
Türk Telekom’un son 2 sezonda gösterdiği iyi sayılabilecek her performansının altında zaten Wiltjer’ın harika oyunu ve insanüstü skor performansları yatıyor.
Zaragoza için de Wiltjer, Hlinason, Wiley, Ennis, Brussino ve Barreiro gibi isimlerin oluşturduğu bir rotasyon Final 8 açısından muhteşem olurdu.
Nizhny Novgorod: Yanick Moreira (AEK Atina)
Of… Kasey Shepherd’ın liderliğindeki Nizhny Novgorod’a Yanick Moreira eklemesi şu Sekizli Final döneminde ne hamle olurdu cidden…
Shepherd şu anda takımın yegâne hakimi konumunda ve Nizhny’yi bu noktada bir denge altına sokacak, bağımlılığını azaltacak bir profile mümkünse uzun rotasyonunda büyük ihtiyaç var gibi duruyor.
AEK’nın Angolalı uzunu Yanick Moreira da Nizhny’nin Final 8 yürüyüşünde çok kritik bir parça olarak görülebilirdi…
2019’da Virtus Bologna’yla BCL şampiyonluğu yaşama başarısını gösteren Moreira, halihazırda Anton Astapkovich, Luke Petrasek, Andrey Vorontsevich gibi oyunculara sahip ev sahibi Nizhny’yi bir hafta sürecek organizasyonda kusursuz bir hücum yapısına kavuşturabilirdi.
AEK onun yokluğundan özellikle çok etkilendi. Bu sezon son 8 takım arasına kalmaları beklense de o başarıyı gösteremediler.
Hereda San Pablo Burgos: Tomislav Zubcic (TOFAŞ)
Burgos da yoluna çok iyi ilerleyen takımlardan birisi. Geçen sezonun şampiyonu olmak belki de baskı bakımından en az onları etkiliyor olsa gerek. Çünkü kaybedecek bir şeyleri yok ve tek maç usulüyle giden turnuvalarda kaybedecek bir şeyiniz olmaması kazanacak çok şeyiniz olduğu manasına gelebilir.
Eğer kaybedecek bir şeyleri olduğuna dair endişe duyuyorlarsa da çok temiz bir önerim var: Tomislav Zubcic’i 3 maçlığına kadrolarına katmaları.
Zubcic, TOFAŞ’a geldiği andan itibaren çok çabuk bir etki ortaya koydu. Takım belki playoff turunda çok kötü performans sergileyerek grup sonuncusu olup elendi ama Zubcic sonuna kadar takımı hep taşıdı. Şimdi lig playoffları için de aynısı geçerli olabilir.
Ancak BCL sezonunu tamamlayabilmek adına Zubcic’i bir kadroya yakıştıracak olsaydım San Pablo Burgos‘a yakıştırırdım.
Jasiel Rivero’nun etrafına dizilen kıta dışı skorer kısaların dilinden iyi anlayabilecek bir Tomislav Zubcic katkısı… Burgos’a üst üste 2. şampiyonluk kapılarını aralayabilirdi.
Hapoel Unet-Credit Holon: Grant Jerrett (Darüşşafaka Tekfen)
Hapoel Holon’a çok ciddi bir iddia yüklememek lazım çünkü o iddia yerini bulmayabilir. Bir sürprize imza atarak son 8 takım arasına kadar kaldılar. Stefanos Dedas önderliğinde iyi basketbol oynuyorlar ve CJ Harris – Tyrus McGee ikilisinin etrafına dizilen kanatlar iyi iş çıkarıyor.
Isaiah Miles hücumda çizginin dışından etkili olurken Maxime De Zeeuw ribaundlarda ve Chris Johnson ise savunmada etkisini gösteriyor.
Ancak bu kadronun uzun rotasyonunda da şu ankinden daha etkili bir booster’a ihtiyacı var. O destek, Darüşşafaka‘nın ABD’li uzunu Grant Jerrett olabilirdi.
İhtiyaçları olan şey boyalı alanda biraz fizikli kalmak ve o bölgede bir sırtı dönük oynama becerisi gibi duruyor. Değerli parçalarıyla iddialı olabilir ve sürprizlere imza atmaya devam edebilirler ancak yüksek ihtimalle hikayeleri burada son bulabilir de…
Jerrett’ın varlığından söz edebiliyor olsaydık durum nasıl değişiklik gösterirdi, o da ayrı bir soru işareti.