Hapoel U-NET Holon – Beşiktaş Icrypex: Neden Olmasın?

05/Oca/22 12:10 Ocak 5, 2022

admin69

05/Oca/22 12:10

Eurohoops.net

Beşiktaş’ın Hapoel Holon’la Son 16’ya kalmak için oynayacağı seriyi Eurohoops Fırın inceledi.

by Semih Altınbaş / info@eurohoops.net

Bu yazının tüm hakları Eurohoops Ltd. Şti.’ye aittir ve tamamının veya bir kısmının izinsiz kullanılması kesinlikle yasaktır.

Basketbol Şampiyonlar Ligi’nde  Beşiktaş Icrpyex, bu akşam oynanacak Play-In etabı ilk maçında deplasmanda Hapoel U-NET Holon’un konuğu olacak.

22.00’da başlayacak karşılaşma, Tivibu Spor ekranlarından naklen yayımlanacak.

Deplasmanda rakibini mağlup ederek saha avantajını eline geçirmeye çalışacak olan Siyah-Beyazlılar, galip gelmesi durumunda 2 galibiyet alan tarafın Son 16’ya kalacağı seride 1-0’lık avantajı eline geçirmiş olacak.

Basketbol Şampiyonlar Ligi’nde H grubunu 3. sırada noktalayarak Play-In etabında mücadele etmeye hak kazanan Kara Kartal, normal sezonda 6 maç sonunda 3 galibiyet elde ederken 3 kez mağlup oldu.

Hapoel Holon ise bir diğer BSL ekibi Darüşşafaka‘nın da yer aldığı G Grubu’nu 4 galibiyet – 2 mağlubiyet ile 2. sırada tamamladı.

İki takım daha önce 1996 yılında karşılaşırken bu mücadelelerin birinden 77-67’lik Beşiktaş, diğerinden 82-79’luk Hapoel Holon galibiyeti çıkmıştı.

Bu sezon ise takımların istatistiklerine baktığımız zaman Holon’un hücum potansiyelinin kısalarıyla beraber yüksek olduğunu, Beşiktaş’ın ise uzunlarıyla boyalı alanı iyi savunabildiğini görüyoruz.

Play-In Turu’nun en çetin düellolarından birisi olarak gördüğümüz bu mücadelenin ilk ayağında Beşiktaş’ın iyi bir sonuçla dönmesi çok ama çok önemli. Saha avantajı bu formatta yalnızca saha avantajından çok daha fazlası.

İsrail’in İddialı Ekibi Hapoel Holon: Ne Durumdalar?

Hapoel Holon, ligdeki İsrail temsilcileri arasında belki Jerusalem kadar iddialı bir ekip değil ancak en az onlar kadar tehlikeli bir takım olduklarını gösterdiler. Belki Darüşşafaka‘nın da bulunduğu ve bu formatla beraber çıkılması çok da zorlayıcı olmayan bir gruptan geliyorlar ancak durumları iyi görünüyor.

Kadro bakımından belki de ligin en sağlıklı takımlarından birisi değiller ancak tek maçlık performanslarla ön plana çıkabilecek önemli oyuncuları var. Joe Ragland bunlardan birisidir. Tecrübeli bir oyuncudur ve çoğu zaman ondan ne alıp ne alamayacağınızı bilirsiniz. Fakat bazen günü gelir takımını sırtlayacak isim olur, bilemezsiniz.

Holon kadrosunda topa en çok hükmeden isimlerden birisi olan Ragland, ikili oyunları yönetebilen bir oyuncu fakat topların fazlaca elinde patladığını gözlemlemek mümkün. Hâlihazırda Türkiye’de tanıdık bir isim olan Ragland’ın savruk bir oyuncuya evrilebildiğini biliyoruz. Bunu sağlayabilecek kısa savunması açısından Kenan Sipahi‘nin önemini tartışamayacağımız bir seri.

Aksi takdirde Ragland takımının en skorerlerinden birisi ve en çok asist yapan oyuncusu konumunu pekiştirecek bir performans bütününe imza atabilir. Geçen sezon Nahariya’dan transfer ettikleri Niv Misgav fiziksel olarak dezavantajlı bir isim olmasına rağmen sahada olursa ciddi bir skorer katkısı verebilir ve Holon’un yerlileri arasında göze çarpan bir isim.

Frederic Bourdillon da topa hükmedebilen, aynı zamanda topsuz oyunu da oynayabilen ve uzunları besleyebilen bir oyuncu olarak Holon kadrosunda yerini alıyor. Rafael Menco’nun da forvetten toplu/topsuz savunma ve tempoyu yukarı çekme noktasında hareketli bir isim olduğunu unutmamak lazım.

Ragland’ın komutasında işleyebilecek diğer parçalar arasında Steve Zack’ten bahsetmek gerekir. Zack geçen sezon Petkimspor formasıyla izlediğimiz bir oyuncu ve İsrail Ligi’nin eski ribaund kralı olarak tehlikeli bir uzun profili. Belki hücum alanında olağanüstü bir sorun teşkil etmeyecektir ancak ribaundlarda gerçekten muazzam efektif.

Holon ve Beşiktaş rakip olacakları bu seriden önce ribaund rakamlarında kafa kafaya görünüyorlar (MBR: 34.8 – 34.7). Zack’in bu noktada fark yarattığı bir seri izleyecek olursak Siyah-Beyazlılar için sorun yaratacak bir gelişme olur.

Öte yandan Holon için çok da iyi bir gelişme olmayarak Steven Gray grup aşamasının tamamlanmasıyla Peristeri’nin yolunu tuttu. Gray, Holon’un guardları arasında çift yönlü katkısıyla önemli bir profildi ve şimdi onun yokluğu İsrail ekibini mutlak suretle etkileyecektir. Maç başına 30-31 dakika ortalamayla oynayan bir oyuncularını kaybettiler, bu seviyedeki bir ekip için hafif bir şey değil.

Onun boşluğunu doldurmak için transfer ettikleri isimse sezona Merkezefendi Bld. Denizli’de başlayan Adam Smith oldu. Smith sezon başında Merkezefendi seviyesinde bir takım için kabul edilebilir bir oyuncu profili olsa da Ragland gibi hâlihazırda zaman zaman savruklaşabilen bir guardın bulunduğu rotasyonda ne kadar iyi işleyebileceği konusunda net bir fikir öne sürmek zor. Yine de hücum potansiyellerini yukarı çekebilecek ve Beşiktaş‘ın kısa savunmasını zor durumda bırakabilecek bir oyuncu olduğu açık.

Bu noktada yük belki de takımın en istikrarlı oyuncusu olan Chris Johnson’ın üzerine biniyor. Bir düzen içerisinde kalmak istedikleri zaman Johnson’a muhtaç durumda oluyorlar. Koç Maurizio Buscaglia’nın en güvendiği parçalardandır. Bu sezon üstüne binen sorumlulukla performansını yukarı çekti. Topun dolaştığı, ikili oyunların köşelerdeki kurulu oyuncuya pozisyon hazırlanarak değerlendiği anlarda Johnson’ın skorunu ön plana çıkarabileceğini, ribaundlardaysa Zack’ten sonra takımının en ribaundçu oyuncusu olduğunu mutlaka akıllara kazımak lazım.

2021-22 Beşiktaş Icrypex’ten Arda Kalanlar

Beşiktaş Icrypex bu sezon Basketbol Şampiyonlar Ligi’ndeki talihsiz ekiplerden birisiydi çünkü önemli bir oyun kurucu potansiyelini kaybetmek durumunda kaldılar. Jordan Bone’un varlığı onları baştan aşağı harika bir durumda tutmasa da yokluğu çok etkili oldu çünkü Bone karar verme noktasında ne kadar sıkıntı yaşayan bir oyuncu olsa da kumaşı iyiydi ve hevesli, atletik bir oyuncuydu.

Ancak artık Bone yok ve yerine yaptıkları Kenan Sipahi takviyesiyle yollarına devam edip kötü düşünceleri ardlarına bırakmak durumundalar.

Beşiktaş’ın yerli rotasyonu Kenan Sipahi hamlesiyle istenen noktaya biraz daha yaklaştı. Bunu söylemek çok zor değil çünkü Şehmus Hazer ve Alperen Şengün’ü kaybetmelerinin sonucunda bu alan çok zayıfladıkları bir alan olmuştu.

Hele ki üstüne Sadık Emir Kabaca’yı ezeli rakibi ve bir diğer BCL ekibi Galatasaray‘a kaybettiklerini düşünürsek o rotasyon gerçekten zor durumda. Sipahi hamlesi bir ana oyun kurucu eksenli rolünden çok yerli rotasyonunun geleceği açısından önemli. Egehan Arna, Furkan Haltalı ve Ercan Osmani gibi oyuncuların yabancılara açacağı alan önemli.

Yabancı rotasyonu ise daha komplike durumda. Uzunlarda Rondae Hollis-Jefferson ve Dedric Lawson’ın çektiği yükü düşünürsek savunmada çok ciddi bir sorun yaşanması Holon serisi özelinde pek ihtimaller dahilinde görünmüyor. Fakat tüm olasılıkları düşünecek olursak Holon’un ribaundçu uzunu Steve Zack’e çok fırsat tanımamak gerektiğini de öne sürmek lazım.

RHJ-Lawson ikilisinin boyalı alan savunmasında yaşamasını öngörmediğimiz problemler karşılarına kısaların toplu ataklarıyla yaşanabilir. İkili oyunları iyi oynayan bir Holon’a karşı çok dikkat etmeleri gerekecek.

Hücumların kıyasında Beşiktaş şut yüzdeleri bakımından Hapoel Holon’un önünde görünüyor olsa da hücum potansiyellerini karşılaştırınca Holon daha iyi durumda. Bu sebeple RHJ-Lawson ikilisine özellikle büyük iş düşüyor. Beşiktaş’ın kısalar özelinde de bir savunma gücü yok gibiydi, ta ki Kenan Sipahi kadroya katılana kadar.

Maçın kilidini açacak olan faktör bu yüzden topa iyi baskı yapıp savunma yerleşimini iyi ayarlamak olabilir. Bu her maçta böyle olabilir ancak bu maçta daha çok.

Savunma yerleşimi iyi olmadığı takdirde ikili oyunlar üzerinden eşleşme eksilterek bulacakları boşlukları iyi değerlendirecek bir rakip söz konusu. Ahmet Kandemir’in bugünkü en önemli imtihanı bu olacaktır. Beşiktaş zaman zaman odağını kaybedebilen bir takım ancak bunu başarabilirlerse zorlu bir atmosferden iyi bir sonuç çıkarmaları mümkün olabilir.

Hücumda ise onları biraz daha zorlu bir seri bekliyor çünkü başarılı olmaları için fark yaratmaları gereken nokta aslında hücum. Isaiah Whitehead’in çıkıp bir şeyler yapması gereken bir maç çünkü salt Rondae Hollis-Jefferson sırtı dönüğü, Dedric Lawson’ın sırtı dönükleri ve ikili oyunlarda dışa açılmasıyla kurtarabilecekleri bir seri söz konusu değil.

Holon ne kadar ihtişamlı görüntü çizmese de tehlikeli bir takım ve anlık oyundan düşüşleri değerlendirmek isteyeceklerdir.

Beşiktaş’ın bu maç özelinde topu olabildiğince dolaştırıp içeriyi hücumda daha aktif kılması, dışarıda da Trevon Bluiett’e pozisyon hazırlaması gerekecek. Çünkü Bluiett topu yere vuramadığı için “top kullanacak oyuncu” statüsünden çok uzak kalıyor ve Beşiktaş bu noktada daha da zayıflıyor. Ortada Kenan’dan başka bir oyun kurma potansiyeli de olmayınca endişe edilmesi çok doğal.

Kanatta Josh Reaves’in de Chris Johnson’lı kanat rotasyonuyla nasıl baş edebileceği gibi çetin soru işaretleri var. Bu gibi soru işaretleri ışığında Beşiktaş’ın neler yapabileceğini göreceğiz. Gray’in Holon’dan ayrılmış olması belki de bu noktada Siyah-Beyazlılar’a bir avantaj yaratabilir.

Eğer Beşiktaş hücumunun iyi işlediği bir seri olursa savunmada yaşanabilecek ufak tefek zaafiyetler tolere edilebilecek noktaya gelir ancak hücum hiçbir şekilde işlemezse oradan sonrasını iyi savunma da kurtarmaz. Kara Kartallar için tempo şart. İş yarı sahaya ne kadar “baskın” biçimde dökülürse o kadar zararlarına olur.

Hollis-Jefferson’ın sahada olduğu anlarda belki bu bir bakıma zorunluluk olabilir ancak onun dinlendiği anlarda rotasyonu bu şekilde ayarlamak ve tempoyu yüksek tutmak iyi bir seçenek olabilir. İşi yarı sahada tutmak meseleyse biraz daha Ercan’ın Holon uzunlarını dışarı çektiği veya Furkan’ın fiziksel mücadelesiyle işleyen bir ortam oluşması gerekir.

Aslında Holon da açık sahayı iyi oynayabilen, bu potansiyele sahip bir takım ancak yine de çok fazla çıkış yolu görünmüyor gibi.

Son Olarak

Beşiktaş açısından çok zorlu bir seri olacak gibi duruyor. Açıkçası imkânsız değil. Bazı önemli parametrelerin yerini bulması demek Kara Kartallar’ın Son 16 Turu’na kalması demek olabilir. Bu parametrelerden birisi ilk maç performansı.

Çok yakın geçen bir ilk maçı kaybetmek Beşiktaş için psikolojik bakımdan kaldırılamayacak bir durum olabilir. Yakın geçen maçı kazanmak ise serinin kalanı açısından motivasyonu diri tutacaktır ve inançları tazeleyecektir.

Toto Arena’da can sıkıcı bir atmosfer olacaktır. Bununla beraber sahada da işler Beşiktaş’ın istediği gibi gitmeyebilir ancak işe biraz hamasi bir pencereden bakmak gerekirse; mücadelenin açmayacağı kapı yok.

O yüzden, neden olmasın ki?

Basketbol gündemindeki en son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!