by Eurohoops Team / info@eurohoops.net
Türkiye Basketbol Federasyonu Başkanı Hidayet Türkoğlu, Fanatik‘ten Gökhan German ile kapsamlı bir röportaj gerçekleştirdi.
A Milli Erkek Basketbol Takımımızın Çin’de düzenlenecek 2019 FIBA Dünya Kupası’ndaki iddiasına, kupa formatına, 12 Dev Adam’ın Olimpiyat hedefine de değinen Türkoğlu’nun röportajından şunlar öne çıktı:
“Dünya Kupası sistemi kötü. Grubu birinci bitirmek varken, ikinci olmanın planlarını yapacağız. Çaprazdan gelen ülkeler de aynı durumda. Bu bizi dezavantajlı kılıyor. Ama turnuvalarda her şey olabilir. Biz kendimizin neyi kontrol edebileceğimizin hebasını yapmamız gerekiyor. Ufuk hoca ve ekibi bunun için hazırlanıyor. Tabii ki hedefimiz Olimpiyatlar’a gidebilmek”.
2020’de Japonya’nın başkenti Tokyo’da düzenlenecek Olimpiyat oyunları ile ilgili Türkoğlu, şunları söyledi:
“Japonya’ya gitme hakkı elde edersek, bizim dönemimizdeki en büyük başarıyı sağlamış oluruz. Oyuncuyken biz bunu başaramamıştık. Ama bu takım yaparsa inanın çok daha mutlu olurum. Samimiyetle söylüyorum, benim için çok daha anlamlı olur. Yöneticiyken Milli Takım’ın Olimpiyatlar’a gitmesi beni dünyanın en mutlu adamı yapar. Bu genç ekip de böyle bir başarıyı hak ediyor bence.”
Yıkıldıktan sonra yeni yapının inşası devam Abdi İpekçi Spor Salonu’nun son durumu ile ilgili ise Türkoğlu şöyle konuştu:
“Sayın Cumhurbaşkanımız ve Sayın Bakanımızla bu konuyu sürekli görüşüyoruz. Yakın zamanda lansmanı yapacağımıza inanıyorum. Bitirdiğimiz takdirde Türk basketboluna gerçek anlamda çok büyük bir eser bırakacağımızı düşünüyoruz. Asıl o zaman elimizdeki imkanlarla gerek oyuncu havuzumuzun büyümesi, gerekse basketbolun gelişmesi anlamında çok büyük şansımız olacak. En büyük amacım Abdi İpekçi Projesini bitirmek. Bu projeyi bitirmeden bırakmak istemiyorum. Tabii ki taktir kulüplerimizin ve delegelerimizin. Bir dönem daha başkanlık yapmak isterim. Bir dönem daha görevde olursak, gerçek anlamda yaptıklarımız ortaya çıkacaktır.”
Kadın Basketbol Milli Takımımız ve geçtiğimiz haftalarda aktif basketbol hayatını sonlandıran Birsel Vardarlı’nın durumu ile ilgili de deneyimli basketbol adamı şu ifadeleri kullandı:
“Ekip olarak kadın basketboluna çok önem veriyoruz. Senin vesilenle de burdan bir duyuru yapmak istiyoruz. Kadın basketboluna çok büyük emek vermiş önemli isimler var. Nevriye ve Esmeral antrenör kadromuzda. Yasemin menacer olarak görev yapıyor. Şimdi de Birsel Vardarlı basketbolu bıraktı. Onu da ekibe dahil etmek istiyoruz. Biz erkek tarafını nasıl çok iyi biliyorsak, bu arkadaşlar da katın tarafını çok iyi biliyorlar. Oyunculuk dönemlerinde ülkemizi erkek takımlarından daha iyi temsil ettikleri süreçler oldu.
“Biz, Nevriye, Esmeral, Yasemin, Birsel ve diğerleriyle beraber hem erkek, hem de kadın basketbolunu en iyi yerlere getirmek istiyoruz. Son Avrupa Şampiyonası’nda istediğimiz sonucu elde edemedik. Ama sporun içinde bunlar var. Bu demek değil ki başarısızlığın nedenlerini araştırmayacağız. Ekip olarak bunun üzerinde çalışacağız.”
Sporda Şiddet Yasası’nın basketbolda da olmasını gerektiğini söyleyen Türkoğlu, “Kulüplerimiz bizi Avrupa’da çok iyi temsil etti. Ama bazı kötü niyetli insanlar var. Rahatsız olduğumuz bir kitle var, onları salonlardan uzaklaştırmak gerekiyor” dedi ve sözlerine şöyle devam etti:
“Kulüplerimiz Avrupa’da ülkemizi en iyi şekilde temsil etti. Ama final serisinde bizi üzen durumlarla karşılaştık. İnanın biz federasyon olarak ligi en adalaletli ve şeffaf bir şekilde yönetmeye çalışıyoruz. Tahkim bireysel bir insiyatif kullandı ama kulüplerle biz karşı karşıya geldik. Basketbolda henüz 6222 sporda şiddet kanunu uygulanmıyor.
Tribünlere gelen bazı kötü niyetli, kötü tezahürat yapan insanlar var. Biz yönetmeliklere göre kulübe ceza veriyoruz. Biz belli bir gruba ceza vermek isteriz ki o insanları salonlardan uzaklaştıralım. Ülker Salonu’nda da, Sinan Erdem’de de basketbolu bilen, basketbol izlemekten keyif alan onbinlerce seyirci vardı. Eminim ki onların da rahatsız olduğu bir kitle var. Biz o kitleleleri salonlardan uzaklaştırmak isteriz.”
Değişen yabancı kuralı ile ilgili ise TBF Başkanı Türkoğlu şunları söyledi:
“Radikal kararlar almamız gerekiyordu. Yabancı kuralını değiştirdik ve birçok arkadaşımız özellikle Türkiye Ligi’nde şans bulmaya başladı. Bu yeteneklerin ortaya çıkmasına vesile olduk diyebiliriz. Bu oyuncular önce kendi kulüplerine fayda sağlıyorlar, doğal olarak da milli takıma davet edilmeyi hak ediyorlar. Çin’deki Dünya Kupası için 17-18 kişilik bir aday kadromuz var. Biraz geleceği düşünerek, biraz da mevcut başarıları devam ettirme adına Ufuk hoca böyle bir kadro seçti. Hepsine şimdiden başarılar diliyorum. Ülkemizi mutlu edecek bir sonuç alacaklarına inanıyorum.”
FIBA – EuroLeague takvimleri ve FIBA Dünya Kupası ile ilgili görüşlerini de aktaran Türkoğlu şunları söyledi:
“Bu saçma süreçte en az zarar gören hatta hiç zarar görmeyen tek federasyon biz olduk. Federasyon olarak ana hedeflerimizden biri Dünya Kupası gibi organizasyonların hepsine katılabilmek. Bunu başardık. Genç bir ekiple Çin’e gidiyoruz. Amerika ile aynı grupta olmamız tabii ki dezavantaj. Ama inanıyoruk ki yaz dönemini iyi geçirip, sakatlık yaşamadan hazırlanacağız ve o maçları en iyi şekilde oynayacağız. Umarım ülkemize yakışan bir başarı elde ederler.”
Yönetimleri süresinde radikal kararlar aldıklarını söyleyen Hidayet Türkoğlu, şu ifadeleri kullandı:
“En çok tesisleşme anlamında Türk basketboluna kalıcı şeyler bırakmak istiyoruz. Birinci hedefimiz bu. Doğal olarak 2.5 senede çok şeyler yaptık. Radikal kararlar aldık. Yabancı kuralı değişikliği, gençler ligi, antrenör kuralları, yaptığımız basketbolu geliştirme seminerleri, eğitim kurulumuzun çalışmaları ile iyi işler yaptığımızı düşünüyorum. Sponsorluk anlamında ilerlemeler kaydettik. Bütün ortaklarımıza çok teşekkür ediyorum. Milli takıma ve lige yüzde 70’lik bir oranda artı katmadeğer sağladık. Liglerde yeni kriterler üzerinde çalışıyoruz. Camiamız tekrar uygun görürse bir dahaki dönem tesisleşme anlamında da istediğimiz noktaya geleceğiz.”
Son olarak Dünya Kupası’na katılım süreci ile ilgili de Türkoğlu şöyle konuştu:
“Dünya Kupası’na katılma başarısında bütün kulüplerin emeği ve katkısı vardı. FIBA ve Euroleague arasındaki kavgadan dolayı çoğu ülke oyuncularını milli takıma çağıramadı. Ama bizim kulüplerle olan diyaloglarımız sayesinde tüm Euroleague oyuncularımız her maça geldi. Onlarla gurur duyduk. Doğuş Balbay, 4 günde 3 maç oynadı. Hepsi Milli Takım için özveride ve fedakarlıkta bulundu. Tüm kulüp yöneticilerine, antrenörlerine ne kadar teşekkür etsek azdır.”
Basketbol gündemindeki en son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!