Naci Cansun, NBA’in Türkiye’deki gelişiminden memnun olduğunu söylerken, bu ilgiyi arttırmak için çalışmaların tüm hızıyla devam edeceğini söyledi.
-NBA Fan Zone konseptiyle bu sergiyi ilk kez Türkiye’de gösterime sundu. Sergi hakkında neler düşünüyorsunuz, neler söylemek istersiniz?
“Evet doğru, bu konseptle yola ilk olarak Türkiye’den çıktık. Bunun en önemli sebebi de Türk izleyicisinin basketbola çok hakim olması. Örneğin bu sergiyi İngiltere’de yapıyor olsak ilk olarak İngilizlere basketbolun ne olduğunu anlatmamız gerekirdi. Allah’a şükür Türkiye’de böyle bir sıkıntımız yok. Direkt NBA tarihinden başlayabiliyoruz. Yapmaya çalıştığımız şey hem NBA’i çok yakından takip eden insanların buraya girdiğinde heyecanlanabileceği (imzalı formalarla, aktivasyon alanlarıyla, NBA kimliğiyle) bir ortam yaratmak hem de NBA’i çok yakından takip etmeyen insanların bile geldiklerinde eğlenceli şeyler bulabilecekleri bir alan yaratmak istedik. Lokasyonu da bu yüzden İstiklal Caddesi olarak seçtik.”
-Türkiye’de NBA’e günden güne artan ilgi hakkında neler düşünüyorsunuz?
“NBA çok uzun zamandır Türkiye’de varlığı olan bir şey. 1980’lerden beri neredeyse NBA’i takip eden bir pazar ve NBA bunun çok farkında. Şu an bizim en öncelikli hedefimiz NBA içeriğinin Türk halkının anlayacağı, hoşuna gideceği, damak tadına uygun bir hale getirilmesiydi ve bunu başardığımızı düşünüyorum. Haftada normal sezonda 15-16 maçın canlı yayını, NBA’in kendi sitesi olması, uygulaması olması, NBA Store’da Türk Lirası ile alışveriş yapılabiliyor olması… Bunlar bizim için çok önemli adımlardı. Oraya geldik, şimdi artık bunların üzerine daha da ekleme hedefindeyiz.
-NBA Global Games organizasyonunu Türkiye’de kısa zaman içinde yeniden görebilecek miyiz?
“Bu konuda düşünceler ve çalışmalar var ama bununla ilgili bir tarih vermek çok zor. NBA takımlarının gündemleri çok yoğun. Zaten Türkiye’de o anlamda çok önemli bir işe imza attık. Üst üste üç sene geldi. İspanya dışında yapılmış bir şey değil. Bir de Boston, San Antonio ve Oklahoma geldi, üç önemli takım. İnşallah 2018-2019 sezonu için şu anda çalışmalarımız sürüyor. Bakalım, hayırlısı diyelim.
Global Games çok zor bir organizasyon. Bir tenisçiyi alıp getirmek gibi değil. O maçın yapılacağı arena bir NBA arenasına dönüştürülüyor. 200’den fazla insan çalışıyor, üç otele yayılıyor ekip. Dans takımlarından maskotlarına, her yönden muazzam bir operasyon. NBA öyle bir şey yaptığında hakkını vermek zorunda.
-Bu sergi gibi küçük gözüken ama çok önemli adımları daha fazla görecek miyiz?
“Sürekli atıyoruz bu adımları. Özellikle sosyal sorumluluk alanında. Örneğin federasyonla düzenlediğimiz Junior NBA TBF Ligi de bunun bir parçası, Spor A.Ş. ile yaptığımız Kids Challenge organizasyonu da bunun bir parçası. Bunlar çocuklara yönelik olduğu için çok fazla göz önünde olmayabiliyor belki ama yaptığımız bir sürü böyle küçük küçük organizasyonlar var. Türkiye’de çok uzun süredir devam eden partnerliklerimiz var ve bunlar gün geçtikçe artıyor. NBA’in varlığı Türkiye’de gittikçe artacak.”