Alperen Şengün: “Eskiden ‘Baby Jokic’ Benzetmelerini Severdim, Artık Kendi Tarzım Var”

by Eurohoops Team / info@eurohoops.net 

Eurohoops Türkiye’nin Instagram hesabını takip etmek için tıklayın! 

NBA’de bu sezon son yıllara kıyasla çok daha etkili gözüken Houston Rockets, şu sıralar Batı Konferansı’nın 2. sırasında yer alıyor. Milli yıldızımız Alperen Şengün ise elbette bu tablonun ortaya çıkmasındaki en büyük pay sahiplerinden biri.

Takımıyla başarılı performanslarını sürdüren milli yıldız, The Athletic’ten Sam Amick’in sorularını yanıtladı. Alperen, burada küçüklüğünden basketboldaki ilk yıllarına kadar birçok konu hakkında konuştu.

Alperen Şengün, nasıl bir çocuk olduğunu şu cümlelerle anlattı:

“Ben sokaklarda büyüdüm. Etrafımda sürekli kavgalar oluyordu ve ben de bunlara tanıklık ediyordum. Sabah evden dışarı çıkıp akşamları 8-9 gibi geri dönüyordum. Sokaklarda büyüdüm ve hayatın ne kadar zor olduğunu erkenden anladım. Ben parayla büyümedim, bu yüzden bir şeyi istiyorsam onu elde etmek zorundaydım. Ben kötü bir çocuktum ama arkadaşlarım çok daha kötülerdi. Paramız yoktu. Arkadaşlarım sigara içip kötü şeyler yapıyorlardı, tabii o zamanlar ben de sürekli onlarla beraberdim. Yanlarında kalmış olsaydım muhtemelen ben de onlar gibi olurdum. Açıkçası onların yanında ‘iyi çocuk’ gibi kalıyordum ama yine de kötüydüm. Basketbol ve futbol maçlarına gidip kavga çıkarıyorduk. Avrupa’da taraftarlar çok çılgın, sürekli kavgalar oluyor. Dolayısıyla benim de birçok kavga anım var. Özellikle kollarımda birçok yara izi var. Sürekli eski evlere ve yüksek yerlere tırmanıyorduk…”

Alperen, ‘peki bunu neden yapıyordunuz?’ sorusuna ise şu yanıtı verdi:

“Çünkü aptaldık.”

Alperen Şengün, yaşadığı en kötü sakatlığı ise beş yaşındayken yaşadığını söyledi:

“Beş yaşındayken kolumdan ciddi bir ameliyat geçirdim. Küçükken sürekli bir yerlere zıplıyorduk, bir keresinde zıpladım ve boşluğa bastım. O sırada bir yere tırmanmaya çalışıyordum ve gerçekten yüksek bir mesafeden düştüm. Dolayısıyla kolum kırıldı ve ameliyat olmak zorunda kaldım. Kolum kırıldı, dizim yaralandı… Her yaz bana bir şeyler oluyordu. Ailem sürekli başıma bir şey gelecek diye endişeleniyordu.”

Alperen, Banvit döneminde yaşadıkları hakkında da konuştu:

“Bandırma gibi yerlerde yaşı büyük olan çocuklar kabadayılık taslamayı çok seviyorlar. Sürekli ‘şunu yap, bunu yap’ diye emir veriyorlar. O zamanlar bu tür saçma sapan şeylerle uğraşmayan tek çocuk bendim. Biri gelip bana kabadayılık tasladığı zaman ‘hayır, dediğini yapmayacağım ve senin bu konu hakkında yapabileceğin hiçbir şey yok. Ya seninle kavga ederim ya da koç gelip g*tüne tekmeyi basar’ diyordum.

(Ahmet) Gürgen (Banvit’teki koçu) gerçekten çok sert bir koçtu. Aslında Türkiye’deki çoğu koç çok sert, gerçekten çok sertler. Küfür ediyorlar, dayak atıyorlar… Yine de bu durum benim için bir sorun değildi, yaşadığım hiçbir şeyi kişisel algılamadım. Şimdiyse geriye dönüp baktığımda ‘iyi ki bunları yaşamışım, bu yaşadıklarım beni adam etti’ diyorum. Başıma gelenler beni olgun biri haline getirdi. Alt yaş gruplarındayken çok dominanttım, bu yüzden sürekli yaşı benden büyük olan çocuklarla oynuyordum. Okuldan öğlen birde dönüyorduk ve akşam altıya kadar idman yapıyorduk. Hiç durmadan idman yapıyorduk. Koşuyorduk, ağırlık kaldırıyorduk… Buna rağmen sürekli sahada olmaya devam ediyorduk.”

Alperen, artık ‘Baby Jokic’ benzetmelerinden pek hoşlanmadığını ifade etti:

“Evet, bir zamanlar seviyordum. Ancak durum değişti, artık tamamen kendime has bir stilim var. Jokic’in yaptığı bazı hareketleri yapıyordum, Nowitzki’nin yaptığı bazı hareketleri de yapıyorum. İnsanları izliyorum ve neler yapabileceğime bakıyorum. Eskiden ‘Baby Jokic’ benzetmelerini severdim, artık kendi tarzım var. Elbette insanlar bana ‘Baby Jokic’ demeye devam edebilirler, bu beni rahatsız etmiyor.”

Basketbol gündemindeki en son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!
NBA gündemindeki son gelişmeleri kaçırmamak için tıklayın!

Related Post