By Yılmazcem Özardıç/ info@eurohoops.net
Las Vegas Yaz Ligi’nin de sona ermesiyle birlikte Orlando, Utah ve Vegas’tan oluşan macera tam anlamıyla bitmiş oldu. NBA kontratı alma hayaliyle şanslarını deneyen isimler, beklentilerin altında kalmış, kendini herkese kanıtlamaya çalışan oyuncular ve büyük bir merakla beklenen çaylaklar… Her zaman olduğu gibi her telden umudun bir araya geldiği Yaz Ligi, Blazers‘ın nispeten birbirini tamamlayan tecrübeli kadrosuyla Lakers‘ın adeta yarış atı gibi koşuşturan, enerjisi bitmek bilmeyen ekibinin karşılaşmasıyla sona erdi. En ilginç durumlardan birisi ise bu iki takımın 15 ve 16.seribaşı olarak turnuvaya girmiş olmalarıydı!
Öncelikle iki önemli not bırakmak istiyorum.
1- Yaz Ligi’nde oynanan maçlar genelde tamamen karmaşa üzerinden yürüyor. Herkesin kendisini göstermek istediği bir arenaya çıktığı karşılaşmalardan büyük ve kesin çıkarımlar yapmak pek doğru değil.
Ancak ne olursa olsun beşe beş 40 dakika, kurallarla oynanan bir basketbol etkinliğinde yıldız ışığı olan, veya bu seviyenin üstünde oyun kalitesine sahip basketbolcular hemen kendini belli ediyor. Bu yüzden Yaz Ligi’nin bir oyuncuyla alakalı iki durumda açık bir fikir verme durumu var bana göre. İlki, eğer çaylak bir oyuncu maçı “Bunun burada ne işi var” dedirtecek şekilde kontrol altına alıyorsa, ikincisi ise eğer beklentileri karşılayamayan bir ikinci, üçüncü yıl oyuncusu sahada “Bu ne yahu” dedirtecek kadar kötü görünüyorsa. Eğer ekran başında böyle tepkiler veriyorsanız, Yaz Ligi bir oyuncuyu değerlendirme konusunda size yardımcı olabilir.
2- Yaz Ligi’nde mücadele eden kadrolardaki oyuncular ve teknik ekipler, çoğu zaman birbirlerini daha önceden tanımayan, maça çıkmadan beş gün önce tanışıp üç, belki dört antrenmanla maça çıkan topluluklardan ibaret oluyor. Oyunun hücum kısmında sadece birkaç temel prensip üzerinden oyunu kurgulayan ekipler özellikle oyunun hızı nedeniyle pek kötü görünmüyorlar ancak işin savunma kısmı tabii ki çok daha farklı.
Savunma, bir ekip işidir ve temelde iletişim, uyum, alışkanlık, deneyim gibi olgular üzerinden yürür. Oyuncu profili olarak iyi savunmacılara sahip olsanız da bu kadar az antrenman ve çalışma olanağıyla birbirini tamamlayan, birbirinin eksiğini kapatan bir savunma anlayışını genç basketbolculara oturtmak neredeyse imkansız. Buna istinaden bu genç adamları oyunun savunma kısmında Yaz Ligi’ne bakarak değerlendirmek son derece yanlış olacaktır.
Sadece belli başlı savunma yetilerine dair küçük bazı fikirler edinilebilir. (örneğin oyuncu kısa ise bire birde nasıl savunma yapıyor, ayak tekniği nasıl gibisinden, uzunlar için gerektiğinde kısanın üstüne değişip ayaklarını hızlı hareket ettirebiliyor mu vb.) Bu nedenle aşağıdaki oyuncuların savunma kısımlarına pek fazla değinmeyeceğim.
- Furkan Korkmaz, Philadelphia 76ers, Çaylak
5 Maç, 25.6 dakika, 14.2 sayı, 3.4 ribaunt, 1.8 asist, %48.2 saha içi isabeti
Furkan 76ers ile sözleşme imzalar imzalamaz Yaz Ligi takımına katıldı ve doğru düzgün bir idmana çıkamadan kendini maçlarda buldu. İlk maçlarında skor olarak pek istediği performansı ortaya koyamasa da, sonradan açıldı ve ne kadar yetenekli olduğunu herkese göstermeye başladı. İlk dönem oyunun kendisine gelmesini bekleyip, sorumluluk almak için pek agresif bir mentalite sergilemeyen genç yeteneğimiz, takıma ve tempoya alıştıkça kendinden daha emin şekilde özelliklerini sergilemeyi başardı.
Furkan’ın nasıl bir oyuncu olduğunu detaylı şekilde burada yazıp çizmeye pek gerek olduğunu düşünmüyorum. Yine de hafifçe bahsetmek gerekirse Furkan NBA seviyesinde bir atletizme sahip olan, topu gerektiğinde yere vurmayı bilen, oyunu okuma potansiyelli, savunmada güçlendikçe ortalamanın üzerine çıkacak, şut atabilen bir kanat oyuncusu. Bu özelliklerinden topu yere vurup oyunu okuma kabiliyeti ilk dönemlerinde NBA’de pek öne çıkmayacaktır. Ancak şut atabiliyor ve atletizm olarak kimseden aşağı kalır yanı yok. Bu özellikleri dahi Milli oyuncumuzu ilk yılında NBA’de rotasyonun içinde seyretmemiz için yeterli.
Furkan mutlaka güçlenip kalınlaşmalı ki bunu gerçekleştirebilmek için en uygun yere, NBA’e gitti. İlk yıllarında onu diğer yaşıtlarından ayıran özelliklerini hemen ortaya koyamayacaktır ama benim ona güvenim tam. Sixers kadrosu yeterince topu yönlendirebilen oyuncuya sahip (Fultz-Simmons ikilisi başta olmak üzere) ve Furkan, takımın ihtiyacı olan bir pozisyona, ihtiyacı olan şut yeteneğiyle birlikte gidiyor. NBA yayına alışıp ritmini tutturdukça rotasyon içindeki rolünü sezon içinde keskinleştirip artıracağına dair inancım yüksek.
- Ante Zizic, Boston Celtics, Çaylak
Utah: 3 Maç, 22 Dakika, 8 sayı, 6 ribaunt, 1.7 blok, %50 saha içi isabeti
Las Vegas: 4 Maç, 18.3 dakika, 9.3 sayı, 8.5 ribaunt, 2 blok, %60 saha içi isabeti
Zizic de ülkemizden NBA’e giden bir isim ancak onun gidişi Furkan’a göre çok daha planlı oldu. Buna rağmen Zizic Yaz Ligi’nde tam olarak beklenen ve istenen oyunu ortaya koyamadı. Geçtiğimiz yıl Lakers‘a giden Ivica Zubac ile sıkça karşılaştırılan eski Daçka‘lı, Zubac’ın ilk yılındaki performansının üstüne çıkamasa da belli başlı konularda kendini biraz da olsun göstermeyi başardı. Jayson Tatum ve Jaylen Brown gibi iki önemli gelecek vaadeden kanat oyuncusu üzerinden kurgulanan bir hücum sisteminde diğer arkadaşlarını da oynatan bir oyun kurucuya sahip olmayan Celtics kadrosu, Zizic’in hücum kısmındaki verimliliğini düşürdü diye düşünüyorum.
Aynı Furkan gibi Zizic’i de detaylı şekilde burada tanıtmaya gerek yok ancak ana hatlarıyla oldukça fizikli, vücuduna göre ayaklarını hızlı şekilde hareket ettirebilen, hücum kısmında beslendiği zaman içeriden bitirebilen, iki pota altında da ribauntlarda etkili olabilen bir uzun. Hırvat oyuncu sahip olduğu potansiyelle birlikte NBA gözlemcilerinin dikkatini oldukça üzerine almıştı çünkü oyunun her alanında bir şeyler yapabiliyor ve yapabildiği şeyleri geliştirecek yetenek havuzuna sahip bir oyuncu.
Zizic’in bir uzun olarak NBA’e alışma sürecinin Avrupalı bir kısaya göre daha kısa olacağını düşünüyorum. Yaz Ligi’nde pek fazla istediği topları alamasa da NBA’de koç Stevens onu dört şutörle kuşatıp perdelerden sonra içeriye doğru hızlı şekilde devrilmesini isteyecektir. Pivot rotasyonunda son hamlelerden sonra Baynes ile yedek pivot dakikalarının çoğunluğunu almak için bir rekabete girecektir. Baynes’e göre büyük bir potansiyel avantajı var ve Stevens, Hırvat pivottan en yüksek verimi alacaktır.
- Brandon Paul, Dallas Mavericks & Cleveland Cavaliers, Veteran
Orlando: (Mavericks formasıyla) 4 Maç, 29 Dakika, 16.5 sayı, 5.5 ribaunt, 3 asist, %47.2 saha içi isabeti
Las Vegas: (Cavaliers formasıyla) 3 Maç, 25.3 Dakika, 14.3 sayı, 5 ribaunt, 2.3 asist, 2.3 top çalma, %47.1 saha içi isabeti
Paul geçen yıl ülkemizde forma giyip Yaz Ligi’nde oynayan ve NBA’den kontrat alan üçüncü ve son oyuncu. Orlando Yaz Ligi’nde Dallas ile şampiyonluğa ulaşan 26 yaşındaki oyuncu, sonrasında ise Las Vegas’ta Cavaliers için oynarken San Antonio Spurs‘ten iki yıllık bir sözleşme kapmayı başardı. Paul böylece yıllardır aradığı garanti kontratı sonunda Yaz Ligi vasıtası ile imzalamış oldu. Paul, yıllardır Yaz Ligi’nde oynayan artık tecrübeli bir isim olarak skor yapma kabiliyetini yeniden kanıtladı.
Ülkemizden de bildiğimiz üzere Paul dribbling üzerinden şut, perdelerden çıkıp şut, pozisyonuna göre adamını geçip potaya gitme gibi değerli özelliklere sahip. Yaz Ligi’nde kendini biraz zorlayıp akıllı bir şut seçiminin yanına savunmadaki çabasını da ekleyince iki turnuvanın da öne çıkan isimlerinden biri olmayı başardı.
Paul Spurs‘e gidiyor ve NBA’de Cavaliers ile birlikte gönül rahatlığıyla kendini diğer takımlara göre daha fazla gösterebileceğine inandığım ortamı bulmuş olacak. San Antonio ligin rol oyuncularından verim alma konusunda uzun yıllardır en iyi takımı, Paul de bana göre gerçekten koç Pop’un işleyebileceği bir parça. Ondan Danny Green’in bir benzerini yaratmak isteyecek muhtemelen Popovich. Hücumda ceza şutu kesip, sert perdelerle temastan kaçınmayan bir rol adamı, savunmada ise elinden gelen her şeyi yapan, fiziğini iyi kullanmasını öğrenen bir takım oyuncusu. Savunma kısmında Green’in yarısı kadar olsa yeter. Hücumda ise Paul yıllardır yaptığını yapmaya devam edecektir.