by Anıl Can Sedef & Yılmazcem Özardıç / info@eurohoops.net
2017’de NBA gündemi ne “Olamaz” diye ne konuşulduysa herhalde gördü. Talihsizlikler, kararsızlıklar, sakatlıklar, şanslar, hatta piyangolar… Yeni yüzler “eski” takımlara gitti, eski isimler yeni limanlara yelken açtı…
Yıl boyu manşetler bazen hafta hafta, bazen gün gün, bazen saat saat değişti. Nefes nefese bir haber ve olay gündemiyle sürekli sansasyon güncellendi, ligin kaderi dakika dakika değişti.
Peki yıl boyunca dünyanın zirve basketbol evreninin kaderini en çok hangi olaylar etkiledi? Eurohoops Fırın, 2017’de NBA’e yön veren en önemli 10 olayı seçti:
1- CP3’nin Rockets‘a Takası
Kimse şu ana kadar NBA’in en iyi birkaç takımından biri olan Houston’ın Chris Paul’ü takasla kadrosuna kattığında bu kadar iyi basketbol oynayacağını ve galibiyet alacağını düşünmüyordu. “Sergen’le Tümer birlikte oynar mı?” sorusunun okyanus karşısındaki karşılığı “Harden ve Paul birlikte oynar mı?” cümlesi Texas’tan İstanbul’a kadar her yerde konuşuluyordu. Harden ve Paul gibi topu elinde isteyen iki kısanın çok sıkı dostluğu, Paul’ü Houston’a getirmekte önemli bir rol oynamıştı. Paul’ü getirmek Morey’e Patrick Beverley, Lou Williams, Sam Dekker, Montrezl Harrell, Darrun Hilliard, DeAndre Liggins, Kyle Wiltjer, bir 1.tur draft hakkı ve nakit paraya mal olmuştu ancak sonunda istediğini başarmıştı.
Paul ile Harden, Sergen ile Tümer’in aksine şu ana kadar gayet iyi oynuyor ve takım yan parçaların da katkısıyla tıkırında işliyor. Yıllardır ligin en iyi orta mesafecilerinden olan Paul’ün yana vurup attığı üçlükleri izlemek keyif veriyor. İşin Clippers tarafında ise 8 gün sonra bedavaya ayrılacak Paul karşılığında alınan birkaç parçanın memnuniyeti var ancak onların beli de bu sene özelinde üst üste gelen sakatlıklarla büküldü.
2- Kyrie Irving’in Celtics‘e Takası
“Yok yok, bir daha bakayım, gerçekten takasını mı istiyor bu manyak?” sorularıyla ılık bir yaz akşamında düşmüştü NBA gündemine Irving’in takasını istediği haberi. Kimse beklemiyordu, neden bekleseydik ki? Son 3 sezonda Finale kalan, 1 şampiyonluk kazanan, halihazırda Dünya’nın en iyi oyuncusuyla birlikte oynanan Irving, ayrılma dilediğini dile getirmişti. Takas isteğinin zamanı da Cleveland’ı zor duruma düşürdü. Serbest oyuncu piyasası durgunlaşmış, takas edilmesi beklenen George-Butler gibi yıldızlar yeni takımlarına gitmiş.. Ölü bir pazar vardı ve haftalarca Suns‘ın en iyi ihtimalle ‘vasat’ denilebilecek paketi masaya yatırıldı ancak anlaşma, son Doğu Finalisti ile yapıldı.
Kyrie Irving karşılığında Isaiah Thomas, Jae Crowder, Ante Zizic ve 2018 Brooklyn 1.tur Draft hakkı dendi önce takas için. Resmi açıklamalar yapıldı, sonrasında sezonu birkaç maç erken kapatan Isaiah Thomas Cavs tarafından muayeneden geçirildi ve “bize sakat adam vermişsiniz” diyen Cavs, birkaç gün daha işi uzattıktan sonra bir 2.tur hakkı daha alınca ikna oldu. Hayward’ın sakatlığı sonrası belirsizlik Celtics‘te çabuk çözüldü ve Kyrie önderliğinde sakatlıktan sonra beklentilerden iyi bir sezon geçiriyorlar. Cavs de Isaiah oynayamamasına rağmen şu ana kadar kötü başladığı sezonu iyi yöne doğrulttu. Bu iki takımın playoff’taki muhtemel bir eşleşmesi büyük eğlence konusu olacaktır,, heyecanla bekliyoruz.
3- George ve Carmelo’nun Thunder‘a Takasları
Bu yaz “Ben Lakers‘a gitmek istiyorum” diyen tek NBA oyuncusu Lonzo Ball değildi. Indiana’nın Güney California doğumlu, evinin her yerinde Kobe posterleri olan yıldız oyuncusu George da kariyerine Lakers‘ta devam etmek istediğini Pacers‘a söylemiş, 1 yıl kalan kontratının ardından muhtemelen ayrılacağını belirtmişti. Durum böyle olunca Pacers pazara çıktı ancak George’un isteğinin medyaya yansıması sonrası piyasa hemen kurudu. Thunder GM’i Sam Presti, Pacers uzun süre alıcı bulamayınca beklentilerin altında kalan Victor Oladipo ve çaylak sezonunu tamamlayan Domantas Sabonis karşılığında George’u takıma kattı.
Carmelo’da da benzer şeyler yaşandı ancak bu sefer ayrılık isteyen Knicks‘ti. Kendisine takası veto maddesi veren ve sonra onu göndermek isteyen Phil Jackson’la savaşından galip çıkan Melo, sadece Houston’a gitmeyi kabul edeceğini söylese de sonradan medya gününe birkaç gün kala Thunder’a gitmeyi de kabul etti. Takasta Enes Kanter, Doug McDermott ve bir 2.tur draft hakkı Knicks‘e gitti.
İki yıldızı da ucuza aldığına düşünen Thunder, şu ana kadar tam olarak istediği oyunu ortaya koyamadı. Pacers ve Knicks’te ise Westbrook’un yanından ayrılan oyuncuların çoğu özgürlüklerine kavuştuktan sonra kariyerlerinin en iyi sezonlarını geçiriyorlar. Özellikle Victor Oladipo, sezonun MIP adayına şimdiden 1 numaralı aday olarak ortaya çıkarken Draft’a yatması beklenen Indiana, şehirdeki yeni havayla birlikte çok iyi bir sezon geçiriyor. Keza New York’ta Porzingis’in ilk yıldız olmasıyla birlikte daha iyi bir basketbol görülüyor. Thunder mı? Hala bir hücum George, bir hücum Melo, üç hücum Westbrook atıyor.
4- Hayward’ın Sakatlığı
Hepimizin canını çok yakan, bazılarının bakmaya bile dayanamadığı bir sakatlık. Gordon Hayward, yeni takımıyla ilk maçında Cavs karşısında savunmacısı şutunu engellemeye çalışınca arkaya kat yapıyor, alley-oop pası için yükseliyor, düşüyor ve bileğini kırıyor… Henüz ilk maçında böyle bir sakatlık yaşayan yıldız oyuncu bu sezonun şu ana kadar en çok hayal kırıklığı yaşayan ismi kuşkusuz. Ancak Hayward son günlerde kendi başına yürümeye başladı ve sağlığını yavaş yavaş geri kazanıyor, bu da mutlu edici bir haber.
Jazz‘den serbest oyuncu olarak Celtics‘e katılan Hayward’ın yokluğunda Jayson Tatum ve Jaylen Brown gibi iki genç oyuncusuna çok daha büyük sorumluluk verdi ve şu ana kadar genel olarak onlardan beklediğinin belki de fazlasını almayı başardı. Çaylak Tatum, Hayward’ın şanssız olayı sonrası kendine gelen şansı çok iyi değerlendirdi ve Yılın Çaylağı ödülü için büyük bir aday. Hayward’ın ise Butler’daki koçu Stevens’la birleşmesi ve onun direktifleriyle bir sezon geçirmesi için biraz daha beklemesi gerekecek maalesef.
5- All-Star Statüsünün Değişmesi
Son yıllarda birçok NBA fanının çok eleştirdiği bir duruma düşmüştü All-Star maçı. Her ne kadar bir gösteri maçı da olsa, ortada olan ‘maçın’ varlığı nedeniyle hafif de olsa bir rekabet göstergesi görmek, laubalilikten kurtulmak istiyordu insanlar ancak olmuyordu. NBA’de bu sorunu gördü ve olaya el atma gereği hissetti. Yeni sisteme göre yine Doğu ve Batı takımlarından 12’şer oyuncu seçilecek ancak Doğu ve Batı’dan en çok oyu alan iki oyuncu kaptan olacak. İki kaptan, sırayla istedikleri oyuncuları takıma alacaklar. Sokakta oynayanların çok iyi bildiği üzere, “aldım verdim” mantığı ile koskoca NBA All-Star’ı düzenlenecek yani.
Temennimiz bu sistemle birlikte olayın biraz daha rekabet üzerinden dönmesi ve oyuncuların önemsediği bir organizasyon yaşanması. Bu da çok zor bir şey değil. Sona kalan oyuncuların, arkadaşları tarafından seçilmeyi bekleyip seçilmeyen oyuncuların nasıl reaksiyon göstereceğini göreceğiz. Westbrook ve LeBron kaptan olsalar, Westbrook Durant’i, LeBron Kyrie’yi seçmek zorunda kalsa, “seni istiyorum” mesajı verse güzel olmaz mı sizce de?
6-Golden State Warriors‘ın Şampiyonluğu
Bunun olmayacağını düşünen var mıydı? Elbette hayır. Herkes Warriors‘ın şampiyon olacağından emindi ama yine de bir şeyin olacağını düşünmek, olmasına tanık olmak ve gerçekleştikten sonraki duruma reaksiyon vermek… Hepsi farklı şeyler. Kevin Durant’in Golden State’e gidişi sonrası şampiyonluğun gelmesi ligin tamamen “Herkes, Warriors’a karşı” mentalitesine geçmesine sebep oldu. Yukarıda sözü edilen takaslar, sözleşmeler, anlaşmalar eğer Warriors bir şekilde tökezlese ve yüzüğü kaçırsa çok daha farklı yollardan, çok daha farklı biçimlerde yaşanırdı.
Ve NBA’in “Yenilmez Armada’sı” bir süre daha ligin kaderini elindeki 12 kişiyle yönetmeye devam edecek.
7- Zaza’nın Kawhi Leonard’ı Sakatlaması
San Antonio Spurs, Golden State Warriors‘ı Batı Konferansı finalinde eleyip birinci madde beşinci maddeye yaşanan domino etkisine sebep olan şampiyonluğu durdurabilir miydi?
Spurs, Warriors‘ı eleyemedi. Gerçek bu. Yukarıdaki sorunun tatmin edici bir yanıtı ise hala yok. Çünkü Zaza Pachulia henüz serinin başında Spurs oyun ve skor olarak Golden State’e karşı çok iyi bir giriş yapmışken Kawhi Leonard’ın ayağının altına ayağını koyarak bileğini sakatladı. NBA gündemini günler, haftalar değil aylarca meşgul eden hareket sezonun en “küçük” dönüm noktalarından biriydi. Hani nasıl derler… Ölüm gibi bir şey oldu ama kimse ölmedi. Kawhi o seride “hayatta olsaydı” neler olurdu? Bu artık sadece bir paralel evren sorusu.
8-Lonzo ve LaVar Ball’un NBA’e Girişi
Aslında bu madde tek bir olay değil, bir olaylar, demeçler, manşetler dizisi. Ama zaten NBA gündemini takip edenler ne demek istediğimizi biliyor. Warriors‘ın şampiyon olduğu ve draft’ın beklendiği süreçte NBA bir süre “LaVar Ball’un Ligi” gibiydi. Ortanca ve küçük oğlunun UCLA’den Avrupa’ya göçü ve büyük oğlu Lonzo’nun Lakers kariyerine sıkıntılı girmesi demeçlerini biraz yavaşlatsa da LaVar’ın 2017 NBA’i için en büyük medya fenomeni olduğu aşikar.
Sadece kendisi için değil, başka oyuncular ve hatta yöneticiler için dahi medyaya konuşma biçimini değiştiren bir adam oldu LaVar. NBA’de “gözümüzün önünde” veli toplantısı misali olaylar yaşanıyor, Öğretmen Walton’dan şikayetleri manşetlere çıkıyor, Başkan Trump’la dişe diş tartışmalara giriyor. Baba Ball basketbol medyasının sansasyona olan bakış açısını tamamen değiştirmiş durumda.