By Ramona Shelburne / Çeviri: Yılmazcem Özardıç
Bu yazı ilk olarak 16 Kasım 2017 tarihinde ESPN’de yayınlanmıştır.
Bill Bertka 90 yıllık yaşamında neredeyse her şeyi gördü: 80’lerdeki ‘Showtime Lakers‘ döneminin başlangıcından Kobe Bryant’ın efsanevi Draft antrenmanlarındaki performansının dönemin Lakers GM’i Jerry West’i 17 yaşındaki genç adamın geleceğin yıldızı olacağına ikna edişine Pat Riley ve Phil Jackson gibi ikonların en iyi koçluk anılarına kadar neredeyse her şeyi.
Durum böyle olunca Bertka bu baharda Lakers’ın gözlemci toplantılarından birine Pac-12 Turnuvasında izlediği Utah kolejinden genç bir adam hakkında alelacele bahsederek girdiğinde odadaki herkes o ismi not aldı.
“Gözleri fal taşı gibi açıktı” diyor Lakers’ın gözlemci departmanı direktörü Jesse Buss, “Bize bakıp ‘Eğer bu çocuk bir NBA oyuncusu değilse gözlerimin ne s..e yaradığını bilmiyorum’ dedi.”
Bertka’nın dikkatini çeken genç adam, şut yeteneği ve eskilerden kalma post hareketleriyle birçok tahmini draft’ta ikinci turun sonlarından seçilmesi beklenen Kyle Kuzma’ydı.
O anda odadakiler takımın ilk tur draft hakkını elinde tutması durumunda Lonzo Ball, Markelle Fultz, De’Aaron Fox, Josh Jackson ve Jayson Tatum gibi oyuncuların arasından hangisinin süper yıldız olup Lakers’ın çehresini değiştirme potansiyeli olduğunu tartışıyorlardı.
Birçok analiz Kuzma’nın potansiyelini NBA’de şut atabilen dört numara ve ortalama bir oyuncu olarak görüyordu. Ancak şu dönemde 21 yaşındaki oyuncuların potansiyeli pek önemsenmiyor. Pek tabii kolejdeki 3.yılında yayın gerisinden %31.2 ile oynayan ‘şut atabilen’ dört numaralar, yavaştan D-League için çantalarını toplayabiliyorlar.
Ancak Bertka bir oyuncu hakkında bu kadar net konuştuğunda dikkatini oraya yöneltmek önemliydi. Kuzma belki hiçbir zaman Lakers’ın 2.sıra seçimi Lonzo Ball kadar sükse yaratamayacak. Onun LaVar gibi oğlunu durmadan gündemde tutan bir babası yoktu. Ancak Kuzma onun gibi 2.07 boyundaki oyuncularda bulmanın zor olduğu bir çok yönlülüğe sahipti. 27. ve 28.sıra haklarına sahip olan Lakers onu o sıralarda seçmeyi düşünecekti.
“Magic Johnson ve ben bir araya gelip nasıl bir takım kurmak istediğimiz konusunda konuştuğumuzda pozisyonsuz, çok yönlü oyuncuların çekirdeğin bir parçası olmasına karar vermiştik” diyor Lakers GM’i Rob Pelinka, “Draft için Kyle üstünde çalıştığımızda onun bu tanıma uyduğunu fark ettik.”
“Benim en çok dikkatimi çeken kısayla adam değiştiğinde o pozisyonu da savunabilmesi olmuştu” diyor Buss. “Yayı gerisinden şutunun istikrarsızlığı dışında hücum yönünde oyununun pek fazla eksiği olmadığını fark ettik. Ancak sezon içinde daha iyi şut atmaya başladı ve Draft idmanlarında da bu şut istikrarı devam etti. Aktifliğini ve motorunu çok sevmiştim. Sahada olduğu hiçbir anda oyundan kopmuyor ve bir hata yaptığında onda takılıp kalmıyordu.”
Buss Kuzma’yı direkt ya da dolaylı olarak Utah’taki ilk yılından beri izlediğini söylüyor. (Şimdilerde Toronto’da oynayan pivot Jakob Poeltl’ı izliyormuş.) Kuzma’yı 3 yıldır izledikleri için her yıl üstüne koyduğunu görebilmişler. Bu gelişim, Kuzma’nın hala daha yeteneklerine yenilerini eklediğini ve belki de sonradan patlama yapabileceğini düşünmelerine neden olmuş.
“Lisede, AAU’da, hazırlıkta dahi nasıl basketbol oynamam gerektiğini bilmiyordum” diyor Kuzma, “Sanki ‘Haydi başlayalım, basket atalım, sayı bulalım, oynayalım’ diyordum kendi kendime. Üniversiteye başlayana kadar savunma rotasyonlarını, ayak oyunlarını bilmiyordum. Her hücumda steps yapıyordum.”
Yetenekli ancak hamdı. İçindeki cevheri bulmak zordu, onun özelinde Michigan’ın Flint yerleşkesindeki cevheri. Küçükken sokaklarda gördüğü şiddeti anlatmaktan çekinmiyor. Annesi Karri, Flint’te yaşanan su sıkıntısının zamanında cildinde kızarıklık ve dökülmeler olduğunu, hastalığa yakalandığını ve saçlarını kaybettiğini anlatıyor.
Ancak Kuzma’nın koçu Earl Jordan ve içindeki çalışma azmi, onun elindeki en önemli kozlardı.
“Kyle’ı lisede ikinci sınıftayken ilk kez gördüm” diyor Jordan, “O zaman 1.92’lik cılız bir çocuktu. Şut atabiliyordu. Top sürmesini geliştirmesi gerekiyordu ve neler yapması gerektiğine dair bir fikti vardı. Annesinin yanına gittim ve ‘İzin ver onunla çalışayım, Kyle’a yardımcı olabilirim. Buraya getir ve ona yardımcı olayım’ dedim.”
Jordan 40 yıldır Flint’teki genç basketbolcularla çalışıyor. Her yıl 13-17 yaşları arasında yaklaşık 400 yerel çocuğa bedava kamp imkanı sağlıyor. Bu yıl 25 kampını düzenleyecek. Flint’ten çıkmış herhangi bir basketbolcuya bakın (bu arada onlar kendilerine Flintstones diyorlar). Charlie Bell, Mateen Cleaves, Robaire Smith, Harlem’den Lou Dunbar, Carl Banks… Jordan çok büyük ihtimalle onlarla çalışmıştır.
67 yaşında 35 yıllık bir General Motors emeklisi olan Jordan şu anda sadece koçluğa odaklanmış durumda. Daha önce yardımcı olduğu profesyonel oyunculardan tek isteği Flint’e gidip oradaki çocuklarla konuşmaları.
Jordan, Kuzma’yı çalıştırırken bir ücret talep etmese de bu o idmanların hafif ve kolay olduğu anlamına tabii ki gelmiyor.
“Her yaz, her gün aynı hareketler üzerine çalışıyorduk” diyor Kuzma, “Post hareketleri. Her gün, tüm gün aynı post hareketleri. Bir noktadan sonra sıkıcı gelmeye başlıyordu.”
Kuzma bunlar ağzından çıktığı gibi Jordan’ın söylediklerini bir yerlerden duyacağını ve ‘sıkıcı’ idmanları hakkında kendisiyle bir konuşma yapacağını bildiği için gülüyor. Ancak o eski moda post hareketlerinin çaylak sezonunda bu kadar etkileyici bir performans göstermesinde önemli bir yeri olduğunu da biliyor.
Kuzma tüm çaylaklar arasında sayı ve ribaunt alanlarında en üstlerde yer alıyor ve Ball’la birlikte Lakers‘ın dört sezon sonra artık düzlüğe çıkmak için başlamasını umduğu basketbol rönesansının bir üyesi olarak ilk beşte yer alıyor.
Ball pasörlüğü, oyun görüşü ve 2.sıradan seçilmesiyle birlikte babası LaVar Ball’un da etkisiyle takımın yeni yıldızı olması beklense de, Kuzma Lakers‘taki veya dünyadaki herkesi çaylak sezonunda yaptıklarıyla şaşırttı ve beklentileri çoktan aştı. 27 yaşındaki oyuncu, şu anda Draft bir daha yapılsa ilk 5’ten seçilebileceğini düşünüyor.
%38’le üçlük atıyor ve bu Utah’taki son sezonundan yaklaşık %7’lik bir ilerleme olarak görülebilir. Lakers teknik ekibi şut stiline güveniyor ve ne zaman boş kalırsa şutunu atmasını istiyor.
“Kolejden sonra kullandığım her bir şuta baktım. Son 2 yılımdaki her şuttaki stilimi dikkatlice izledim” diyor Kuzma, “Yayın gerisinden attığım şutlara dikkat ettim ve disiplinsiz bir şutör olduğumu anladım. Denge, bilek hareketi. Her seferinde aynı şekilde yapmanız gerekiyor ve ben yapmıyordum. Okuldan ayrıldıktan sonra dengemi mükemmel hale getirmeye, topu kaldırış şeklimi ve attıktan sonra elimi havada tutmayı istikrarlı hale getirmeye çalıştım. Bunlara çok konsantre oldum.”
Her ne kadar şutundaki gelişim etkileyici olsa da Kuzma’yı öne çıkaran Jordan’ın o uzun ve sıkıcı Flint’teki post hareketi idmanları.
Jordan’ı gururlandıracak kadar iyi dribbling üstünden hook’u, up and under’ları, her iki eliyle yapabildiği pota çevresindeki bitirişleri bulunuyor. Kuzma Kareem’le özdeşleşen skyhook atışını da yapabildiğini iddia ediyor ancak henüz bir maçta bunu denemedi.