By Antonis Stroggylakis/ info@eurohoops.net
Igor Kokoskov bir NBA takımının başına geçen ilk Avrupa doğumlu koç olarak Phoenix Suns’ta tarihi bir göreve başlıyor.
Göreve getirilişi hem Avrupalı koçlar hem de lig için tarihi bir nitelik taşıyor. Ancak Kokoskov kendisini öncelikle bir NBA koçu olarak görüyor.
Suns’ın patronu olarak ilk basın toplantısında Kokoskov kendisine bakışını şöyle anlattı:
“Kendimi Avrupalı bir koç olarak görmüyorum. Ben bir NBA koçuyum.”
“Sürekli olarak zayıf yanlarımı güçlendirmeye, güçlü yanlarım haline getirmeye çalışıyorum. Gerçekten acayip: Amerika’da bana yabancı koç diyorlar. Avrupa’da da “NBA’de özünü unutuyor, Amerikan vatandaşı da olmuş. Artık onlardan sayılır” diyorlar. Artık kimse beni istemiyor anlayacağınız.”
“Bir profesyonel ligde oyuncular galibiyetler üzerinden değerlendirilir. Amerikalı ya da uluslararası bir koç olmanın bir önemi yok. Önemli olan işini yapabilmeniz, koçluğunuz. Artık üzerimde daha çok sorumluluk var. Bir öncü olmak, NBA’deki ilk Amerikalı olmayan yardımcı koç olmak, kolej basketbolunda yine böyle olmak, sonra da NBA’de koç olmak bir sorumluluk getiriyor. Başarısız olursam buradaki medya “Avrupalılar koçluk yapamıyor, bizimkilerle devam edelim” diyecek.”
“Yabancı ya da Avrupalı olmak burada mesele değil. Burası benim evim. Phoenix benim yuvam ve çalıştığım yer. Burada rahat hissediyorum. Kendimi bir Avrupalı koç olarak değil, NBA koçu olarak görüyoruö.”
Luka Doncic sorulduğunda Kokoskov, Suns’ın Hırvat uzunu Dragan Bender’den bahsetmeyi tercih etti:
“Geçen yaz karşı karşıya geldik. Bender şut becerisi olan yetenekli bir çocuk. Bir uzun için özel bir becerisi var. Gidecek daha çok yolu var, bu bir sır değil. Daha iyi olabileceği pek çok alan var. Çok genç ama çalışkan, daha iyi olmak istiyor. Elimizden geleni yapacağız, takıma maç kazandırmak için ona doğru rolü bulmak adına elimden geleni yapacağım.”